'Yasin Börü davasında tahrik ve azmettirme var’

6-7 Ekim olaylarında Yasin Börü ve arkadaşlarının katledilmesinde tahrik ve azmettirmenin olduğunu belirten Avukat Emin Güneş, Türkiye’deki yargının konjonktüre göre davrandığını, davada azmettiricilerin de yargılanması gerekirken yargılanmadığını belirtt

Diyarbakır'da geçen yıl 6-7 Ekim olaylarında Yasin Börü, Hüseyin Dakak, Cumali Güneş ve Hasan Gökguz'un katledilmesine ilişkin 21'i tutuklu 34 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması Ankara Adliyesinde görülüyor.

Konuyla ilgili İlke Haber Ajansı’na (İLKHA) konuşan Avukat Emin Güneş, Yasin Börü davasında tahrik ve azmettiricilerin olduğunu söyleyerek, “Azgınca ayaklanın, yakın, yıkın ve burayı Kobani’ye çevirin” diyenlerin yargılanması gerektiğini belirtti.

Adli mekanizmanın siyasetin ilke alanının dışına çıkmadığını belirten Güneş,  “Biz hâlâ o adalet terazisini elinde tutan hanımefendinin gözlerini kapatamadık. Gözleri açık adımına göre, zamanına göre ve konjonktürüne göre davranıyor. Özellikle mağdurların ve şehitlerin aileleri dediler ki bizim çocuklarımızın katilleri mahallemizin çocuklarını sokaklara salanlardır. Bizi öldürenler komşularımızdır. Aynı şehrin insanlarıyız. ‘Azgınca ayaklanın, yakın, yıkın ve burayı Kobani’ye çevirin’ diyenleri niye yargılamıyorsunuz.” dedi.

“Kanunda azmettirici fail gibi ceza görür”

6-8 Ekim olaylarında tahrik ve azmettirme olduğunu belirten Güneş, “Kanunda azmettirici fail gibi ceza görür. Buna rağmen azmettiricilerin nasıl ki aile meclisleri toplanır namus davasında kapalı bir yerde gizli konuşurlar ve siz faili görürsünüz. Azmettiren belki çok zor bir soruşturmanın sonucunda ortaya çıkar. Fakat bunun azmettiricileri dünya televizyonunun önünde konuştular. Bununla ilgili uzun süre azmettirenlerin esamesi okunmadı. Neymiş efendim barış süreci var. Süreç bozulunca savcılarımızın aklına azmettiriciler geldi. Şimdi böyle olunca hukuk insana güven vermiyor. Yarın bir anlaşma olduğu zaman belki azmettirenler de belki bu olayın failleri de bir şekilde bu dosyayı kapatın talimatıyla hepsi beraat edecek. Tıpkı JİTEM’cilerin Temiz Özün beraat etmesi gibi. Adamlar bir de tazminat davası açacaklar ‘bizi bu kadar içerde tuttunuz’ diye. Bu güveni henüz tesis edemedik.” diye konuştu.

Yargının konjonktüre uygun davrandığını söyleyen Güneş, “Geçmişte yargı lehine olanlar arkasında durdular. Dediler ki yargıya saygılı olacaksınız mahkeme kararıdır, hâkim kararıdır. Bunu diyenler bir müddet sonra bu mahkemelerin mağduriyetine maruz kalınca Türkiye’de hukuk yok mahkeme yok adliye yok demeye başladılar. Böyle sırası gelen yargının yanında duruyor. Öteki taraf ise yargının aleyhine herkesin sahipleneceği bir yargının olacağı günleri umut ediyoruz inşallah.” şeklinde konuştu.

“Hedef dindar bir kitledir”

Yasin Börü ve arkadaşlarının davasını sonuna kadar sahipleneceklerini sözlerine ekleyen Güneş, şöyle konuştu:

“Yasal Türk Ceza Kanununda yeni bir düzenleme oldu insanlık suçu. Bununla ilgili henüz verilmiş bir karar yok. Biz müdahil avukatlar olarak ve şehitlerin ailelerinin avukatları olarak şunu diyoruz. Burada bir insanlık suçu işlenmiş. Yani orada hedef Yasin, Hasan ya da Hüseyin değil orada hedef dindar bir kitledir. Hedef olarak sakallı ve çarşaflı yani toplumun belli bir kesimini seçmişlerdi. Dolayısıyla eğer toplumun belli bir kesimi belli bir kesimini hedef alıyorsa ve ona yönelik saldırı yapıyorsa bunun adı insanlık suçudur. İnsanlığın belli bir kesimini yok etme faaliyetidir. O gün önüne gelen sakallı ve çarşaflıları öldürmeye kalkıştılar. Yeter ki onun bir işareti görülsün. Oradaki bazı derneklere giren çıkanlar kimliklerine bakılmaksızın, sırf inançlı olduğu için öldürüldüler. Dolayısıyla burada dört dörtlük bir insanlık suçu var. Biz mahkemeye bunu kabul ettirmeye çalışıyoruz. Ancak mahkeme bundan çok uzak duruyor. Onu da bekleyeceğiz. Bir gün bir yerde bir işaret gelirse ve bu bir insanlık suçudur denirse mahkeme de doğru ya bu bir insanlık suçuymuş diyecektir.” (Ramazan Casuk-İLKHA)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Şanlıurfa Haberleri

Avukat Karadaş: "Kanun yapma sürecinde halkın manevi değerleri dikkate alınmalı"
Soluk borusuna süt kaçan bebek kurtarılamadı
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kırhan: "Hareketsiz yaşam diyabete ne oluyor"
Balıklıgöl’ün duvar ve su kanalı çöktü
Yapılan zamların ardından halk fakirleşiyor