Yediklerimizin içinde ne var?

Hangi birimiz aldığımız paketli bir yiyecek veya içeceğin içindekiler kısmını okuyoruz? Okuyanlarımızın kaçı okuduklarını anlıyor?

Hangi birimiz aldığımız paketli bir yiyecek veya içeceğin içindekiler kısmını okuyoruz?  Okuyanlarımızın kaçı okuduklarını anlıyor? Peki anlayanlar bu anladıklarının kaçını hayatlarına aktarıyorlar. Günümüzde maalesef bir gıda çöplüğü içinde yaşıyoruz. Yediklerimiz zamanla vücudumuza etki ediyor, davranışlarımız değişmeye başlıyor. Bu değişim geri dönüşü mümkün olmayan tahribatlar meydana getiriyor. Bu yazı dizimizde piyasada çokça tüketilen ürünlerde bulunan katkı maddelerine yer vererek siz değerli okurlarımıza bundan sonraki yaşamda etiket okuma alışkanlığını edindirmektir.

1- Yumuşak Şekerlemeler

Su, glikoz, toz şeker karışımına; süt, aroma, jelatin, yağ, sitrik asit eklenerek üretilmektedir. Bu çeşit şekerlemeleri yerli yabancı çeşitli markalarla üreten firmalar var. Maalesef hepsi de aynı jelatin maddesini ithal ederek ürünlerini üretmektedirler.

Bu şekerlemelerde ayrıca çeşitli renklerde ve aromalarda ürün yapmak için boya maddeleri, tat vericiler ve tatlılık sağlamak için aspartam gibi sentetik tatlandırıcılar kullanılmakta, bunlar da çocuklarda alerjik ve beyinsel hastalıklara sebep olmaktadır.

Bu sebeplerden dolayı sentetik tatlandırıcı, sentetik renklendirici ve şüpheli jelatin içeren ürünlere sertifika verilmemeli. Yumuşak şekerleme gerekli helallik ve tayyiblik şartlarını sağladıktan sonra sertifika alabilir. Siz siz olun bir anlık zevk için bu tehlikeli ve zararlı ürünleri tüketmeyin. Çünkü Allah'ın size emaneten verdiği vücudunuzun maddi ve manevi sağlığından siz sorumlusunuz.

2- Patates ve Mısır Cipsleri

Çerez grubunda yer alan cipslerde kullanılan patates ve mısırın GDO’lu olma riskinden başlamak üzere kızartmada kullanılan yağların kanser riski, akrilamid oluşma riski ve çeşni maddeleri arasında kullanılan Mono sodyum glutomat (MSG) riskini dikkate almak zorundayız. MSG katkı maddesi alındıktan sonra, beyin aşırı duyarlı hâle gelmekte ve az baharat tadını daha çok gibi hissetmektedir. Bu madde üzerinde yapılan nörokimyasal çalışmalar sonucunda MSG, düşük seviyeli bir nörotoksin olarak tanımlanmıştır.

Verdiği zararlardan bazıları şunlardır. Sinir hücrelerine zarar veriyor.  Merkezi sinir sistemi tahribatı ve buna bağlı olarak Alzheimer, Parkinson, Huntington hastalığı, epilepsi, retinal dejenerasyon, yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk gibi rahatsızlıkları tetikliyor.

Çin ABD gibi ülkelerde yapılan araştırmalarda MSG kullanan insan ve fare deneklerinde MSG kullanmayanlara nazaran 3 kat daha fazla obezite görülmüştür. Büyüme hormonu baskılanması, pankreas hasarı, insülinde artış ve buna bağlı diyabet, böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar tespit edilmiştir.

3-Renkli Renksiz Gazozlar, Kolalar, Toz ve Enerji İçecekleri

İçecekler adı altında toplanan bu maddeler genellikle su, lezzet verici, renk verici, koruyucu, özelliğine göre sentetik tatlandırıcılardan oluşturulan tamamen yapay ürünlerdir. Tamamı materyalist, sömürücü, kapitalist Batı kültürünün reklam ve sermaye gücü ile insanlara empoze ettiği ürünlerdir.

Dünya Sağlık örgütleri, insan beslenmesine hiçbir katkı sağlamadığı, bilhassa çocuk ve gençlerin sağlıklarına zararlı oldukları, tüketim zamanı ve miktarı arttıkça hastalık yapıcı oldukları raporlarında belirtilmiş ürünlerdir. Tamamen zevk alma hastalığı olan Hedonizmi esas alan bir tüketim ürünüdür. Ayrıca bütün kodekslerde ister dışarıdan girsin, ister kimyasal reaksiyon olarak içeride oluşsun %0.3’e kadar etil alkole izin verilmektedir. İslam dini ise, Müslümanların maddi ve manevi hayatlarında maslahatını esas alır. Dinine, sağlığına zarar verecek her türlü maddeye ve eyleme izin vermez.

Bu sektörde üretilen ürünlerde kullanılabilen kritik katkı maddelerinden bazıları şunlardır.

Fosforik asit, Kafein, Karmin, Karamel, Tartrazin, Yapay tatlandırıcılar Aspartam, Asesulfam, Sakkarindir.

Hangi Hastalıklara Kapı Açarlar?

1-Şişmanlığa sebep olur.
2-Karaciğere zararlıdır.
3-Dişlerde çürümeye neden olmaktadır.
4-Kronik böbrek hastalıklarına ve böbreklerde taş oluşumuna neden olmaktadır.
5-Diyabet (Şeker) hastalığını tetiklemektedir.
6-İçindeki asit mide ekşimesine ve reflü oluşmasına sebep olur.
7-Yine içinde bulunan fosforik asit kemiklerin zayıflamasına, kemik kınlganlığının artmasına (osteoporoz) neden olur.
8-Yüksek tansiyona sebep olur.
9-Kalp hastalıklarını tetikler.
10-Allerjik hastalıklara sebep olur.
11-Demir emilimini engelledikleri için Demir yetersizliğine sebep olur.
12-Kansere sebep olur.
13-Özellikle aç karnına içilen kolalı ve gazoz içecekler ülsere yakalanma riskini arttırır.

Bu ürünlerde kullanılan katkıların ve üretim proseslerinin tüketiciyi hem helallik hem sağlık açısından riske sokabildiğinden dolayı “Alkolsüz İçecekler” adı altında üretilen her çeşit kolaya, renkli renksiz gazoz türü içeceklere, enerji ve toz içeceklerine sertifika verilmemelidir.

Bu içecekler yerine alternatif olarak neler yapabiliriz?

En sağlıklı içeceklerimiz su, süt, ayran, taze hazırlanmış şerbetlerimiz, taze sıkılmış limonata ve meyve sularımız, sade maden suyu yeter de artar bile.

Piyasada GİMDES’ten sertifika alamayanlar veya almayı göze alamayanlar kefalet hukukuna riayet etmeyen yerlerden aldıkları belgelerle haksız kazançları uğruna kardeşlerimizi aldatabiliyorlar. Lütfen araştırın sorgulayın, maddi ve manevi hayatınızın sizin sorumluluğunuzda olduğunu unutmayın. Bilgilerin derlenmesine katkı sağlayan GİMDES Gönüllü Ekibine şükranlarımızı sunuyoruz. Özellikle piyasada çokça bulunan ve insanların sağlığını olumsuz etkileyen yiyecek ve içecekler ile ilgili 2. Yazı dizimizde görüşmek dileğiyle Allah’a emanet olun.

Muhammed Zeki Aygur | Veteriner Hekim

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yaşam Sağlık Haberleri

Teknoloji bağımlılığı çocuk ve gençlerin sağlığını tehdit ediyor!
Obezite çocuklarda hipertansiyon riskini artırıyor!
Kuruyemişler kalp ve damar sağlığını koruyor
Kasıktan dize doğru yayılan ağrıya dikkat!
Dr. Ceylan: Doğru zaman, doz ve süreyle antibiyotik kullanımı gerekmektedir