Yılbaşı kutlamalarının İslam kültüründe yeri olmadığının altını çizen Arvas, “Bir Hristiyan adeti olan yılbaşını kutlamak, bir araya gelmek, dinimizin yasaklığı içki kumar ve uygunsuz eğlencelerle bu geceyi kutlamak kesinlikle haramdır. Üstelik Covid-19 gibi bulaşıcı bir hastalık riskine rağmen bunu yapmak hem günah hem de büyük bir vebaldir” dedi.
Bütün kısıtlamalara rağmen bazı insanların hala özel villaları yılbaşı için kiraladığı ve yılbaşı partisi hazırlıkları içinde oldukları yönünde medyada haberlerin yer aldığını belirten Arvas “Bizim kültürümüzde yeri olmayan yılbaşı yıllarca reklamlarla, görsel şölenlerle halkımıza empoze edildi. Oysa yılbaşı ya da Noel olarak ifade edilen günün İslam kültüründe hiçbir yeri yoktur. Hristiyan ülkelerde bile pandemi nedeniyle kutlamalar yapılmazken bizim ülkemizde salgın hastalık riskini bile umursamadan yılbaşı kutlamaktan vazgeçmeyen insanların olması oldukça üzücü bir durumdur” ifadelerine yer verdi.
Arvas, yılbaşı kutlamalarının doğaya da zarar verdiğine dikkat çekerek, “Yılbaşı bahanesiyle her yıl binlerce çam ağacı kesiliyor. Yapılan ışıklandırmalarla israfın boyutu daha da artırılıyor. Düzenlenen eğlencelerle yılbaşı kutlamaları cazip hale getirilmeye çalışılıyor. Bu süslü tuzaklara karşı halkımızın dikkatli olması gerekir. Hele ki pandemi devam ederken bu tür kutlamalara katılarak salgın hastalığın yayılmasını hızlandırmak çok büyük bir vebaldir” şeklinde konuştu.