2015-2016 Eğitim ve Öğretim yılının sonuna yaklaştığımız bugünlerde Türkiye’deki eğitim sistemini değerlendiren Şuurlu Öğretmenler Derneği(ÖĞ-DER) Genel Başkanı Hamdi Sürücü, önemli konulara değindi.
Türkiye’de eğitimin temel düşünce yapısının batının sömürgeci zihniyetine dayandığı için yetiştirdiği insanların da doğru yetişmesinin mümkün olmadığını belirten Hamdi Sürücü, bunun üstesinden ancak insanların inancının, ahlaki ve temel kültür değerlerinin önemsendiği bir eğitim sistemiyle gelinebileceğini söyledi.
Özellikle okullarda yılsonu programlarının bir etkinlikten çok fecaat olduğunu ifade eden Sürücü, yöneticilerin gençlerin ahlakını bozan bu etkenliklere müdahale etmesi gerektiğini dile getirdi.
Sürücü, “Bunlar gençlerimizin ahlakını, geleceğe bakışını bozan kötülükten başka bir şey değildir. Bu tür faaliyetleri öğretmenlerimiz tarafından denetlenmesi ve böyle ahlaktan yoksun etkinlikler konusunda yöneticilere görevlerinin hatırlatılması gerekir. Gençlerimizin ahlakını bozan bu etkinliklere müdahale edilmelidir. Eğer buna müdahale edilmezse televizyon dizileriyle birlikte gençlerimiz daha da bozulacaktır. Bizler, yılsonu etkinliklerini ahlaka uygun bir seviyeye getirmemiz gerekiyor.”
Eğitimin sadece insana bilgi yüklemek değil bilakis insanın kötüden iyiye, yanlıştan doğruya yönlendirilmesi olduğunu belirten Sürücü, ‘Ağaç yaş iken eğilir’ atasözünü hatırlatarak insanlara güzel alışkanlıkların küçüklükten itibaren kazandırılması gerektiğini söyledi.
Günümüz eğitim sisteminin gençliğin iyiye yönlendirilmesi noktasında eksik kaldığını belirten Sürücü, “Eğitimin başarılı olabilmesi için öncelikle eğitimin temel düşünce yapısının doğru olması gerekir. Bugün Türkiye’de eğitimin temel düşünce yapısı batının sömürgeci zihniyete dayandığı için yetiştirdiği insanların da doğru yetişmesi ya da doğru bir bakış açısına sahip olması mümkün değildir. Türkiye’deki eğitim sisteminde insanlar iyi insan olarak yetişmesinden çok sadece bilgi yüklenerek yetişiyor. Şuurlu Öğretmenler Derneği olarak insanların iyi birer insan olarak yetişmesi için insanların inancının, ahlaki ve temel kültür değerlerinin önemsendiği bir eğitim sistemini istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“Türkiye’de uygulanan mevcut müfredat halkın temel düşünce ve değerleriyle uyuşmuyor”
Yetişen yeni neslin yozlaşmasının sebeplerine değinen Sürücü, sözlerine şöyle devam etti: “Birincisi, eğitim müfredatımızın batıcı ve sömürgeci bir zihniyete sahip olmasıdır. İkincisi; hazırlanan batıcı zihniyetin ürünü olan kitapların hazırlanmasında yapılan yanlışlar. Bugün sadece okullar değil eğitim bir bütündür. Hem aile hem sokak hem okul hem çevre hem de televizyon, hepsi bunun bir parçasıdır. Günümüzde gençliğin bozulmasının en büyük nedenlerinden birisi internet ve televizyondur. Özellikle televizyonlarda ahlaki seviyesi düşük diziler, gençlerin ahlakının bozulmanın en büyük sebeplerinden birisidir.”
Türkiye’de uygulanan mevcut müfredatın halkın temel düşünce ve değerleriyle uyuşmadığını belirten Sürücü, bu müfredatla geleceğin inşa edilemeyeceğini bu yüzden de müfredatın değişmesi gerektiğini söyledi. (Osman Gülebak - İLKHA)