Yine İhya-Der yine komplo!

Hasan SABAZ

Adı sürekli skandallarla beraber anılan Adana polisi yeni bir olaya daha adını yazdırdı.

İslami ve insani faaliyetler yürüten sivil toplum kuruluşlarına yönelik çok sayıda hukuksuz yönteme başvuran ve bu tip faaliyetler için oluşturulduğundan şüphelenilen ekip, bu kez Müslümanların ismini uyuşturucu ticareti ile yan yana getirme çabasına girişti.

Adana İhya Der Başkanı Ekrem Ertaş’a karşı planlanan ve hayata geçirilen komplodan söz ediyorum.

Olay kısaca şöyle:

Hedefteki dernek başkanı, dernek için kiralık bir bina ararken tanıdığı bir emlakçı, yardımcı olacağını söyler. Ekrem Ertaş, emlakçının evine gider. Beraber gidip kiralamayı düşündükleri yere bakacaklardır. O sırada polis evi basar. Evde bir (1) gram esrar ve bir silah bulunur.

Polis sorguda, Ertaş’a “Senin bu eve 150 kilo esrar götürdüğün şeklinde ihbar aldık” der.

Sağlık kontrolü için götürülürken basın çağrılmış, narkotik ve fuhuş operasyonu izlenimi verilmek istenmiştir.

Yani tam bir komplo…

Daha önce Elazığ İhya Der’e yapılan baskında da sadece polisin elinde bulunan CD’lerden biri derneğe bırakılmış, dernek üye ve yöneticileri suçlanmıştı.

Yazılı bir doküman bulunduğu iddia edilmiş ve bulunduğu iddia edilen dokümanın içeriği İstanbul’da gözaltına alınanların dosyasına eklenmişti.

Aslında olay Elazığ ile de sınırlı değildi. İşin bir de Malatya ayağı vardı, ama oradaki komplo başarısızlığa uğramıştı.  Komplo Elazığ’da işlemiş ve polis yargı paslaşması sonucunda mazlum insanlara ağır cezalar verilmişti.

İhya Der operasyonun yürüten polislerden bir kısmı Ergenekon soruşturması kapsamında cezaevine girince bazıları bu türden operasyonların artık yapılmayacağını düşündü.

Ama hiç de öyle değil!

Bir yapı tasfiye olmuş, ama yerine yeni bir yapı oluşturulmuştu.

Bu bir “Yeni Ergenekon” bu bir “yeni derin devlet” yapılanmasıdır.

28 Şubat sürecinde de böyle bir yapılanma vardı.

Her türlü kirli işe bulaşmaktan   çekinmezlerdi.

Bakanları bile (Ağar ve Tantan) işkenceci olunca kimden çekineceklerdi ki?

Kalkancılar, Fadimeler birer tezgâhtı.

O ekip gitti, yeni bir ekip geldi.

Müslüm Gündüz’ün evini gazetecilerle basan ekiple Adana’da Müslüman insanların ismini esrarla yan yana getirmek isteyenler aynı karakterde kimselerdir.

İki olayda da basın olay yerine çağrılmış ve her şey önceden planlanmıştı.

Müslüman insanlar böyle iftiralarla karalanacak, hayırlı çalışmalar engellenmeye çalışılacaktı.

Bu, planlı, programlı bir komplodur.

Bu, UTSAM raporu sonrası devreye konan komplolardan biridir.

Komplocuların ağababalarını merak ediyoruz.

İhsan Bal ve ekibinden sonra Kütahya milletvekili İdris Bal ve ekibine raporlar hazırlatan karanlık güçleri merak ediyoruz.

Ne yaptıklarını sanıyor bu komplocular?

Hiç mi Allah’tan korkmazlar?

Ahireti hiç mi düşünmezler?

Kur’an’daki apaçık ifadelerden biridir: “Allah zalimleri sevmez”(Al-i İmran:32)

“Zalimlere meyletmeyin, sonra size ateş dokunur” (Hud:113) diye buyurur Rabbimiz.

Ve Buruc Sûresinin ayetleri…

1 - Burçlar sahibi gökyüzüne, 2 - Vaad olunan o güne, 3 - Şahitlik edene ve edilene andolsun ki, 4 - Kahroldu o hendeğin sahipleri,  5 - O çıralı ateşin,  6 - Hani o ateşin başına oturmuşlar, 7 - Müminlere yaptıklarını seyrediyorlardı. 8 - Müminlere kızmalarının sebebi de, onların yalnız çok güçlü ve övgüye lâyık olan Allah’a iman etmeleri idi. 9 - O Allah ki, göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur ve Allah her şeye şahittir. 10 - İnanan erkek ve kadınlara işkence yapıp sonra da tevbe etmeyenlere cehennem azabı vardır.

Pentagon’un, Telaviv’in hesapları Allah’ın izniyle tepetaklak olacaktır.

Rabbim, komplocuların komplolarını başlarına geçirip onları hem dünyada hem de ahirette rezil etsin!

Doğruhaber Gazetesi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.