YÖK`ten Başörtülü Öğretim Üyelerine Çağrı

YÖK Başkanı Çetinsaya, geçmişte başörtüsü nedeniyle üniversitelerden ayrılmak zorunda kalan öğretim üyelerinin tekrar kürsülerine dönebileceklerini söyledi.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, “Uluslar arası Balkan Konferansı”na katılmak üzere geldiği Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da,  “demokratikleşme paketi” ve “öğretim üyelerinin özlük haklarıyla” ilgili sorularını yanıtladı.

Prof. Dr. Çetinsaya, şöyle konuştu:

“İnsanların, kendi kimliklerini rahatça ifade edebildiği, tek tipleştirme yerine çok kültürlülüğün, demokratikleşmenin, insan haklarının başat olduğu bir dönemdeyiz. O bakımdan, demokratikleşme paketinin, ülkemizin yarınları için önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye’nin büyük bir ayıbı olan, bu başörtüsü meselesinin de artık bir daha tartışılmayacak şekilde çözüme kavuşturulmasını memnuniyetle ve mutlulukla karşılıyorum."

“Başörtülü bölüm başkanı, dekan ya da rektör olarak görülebilecek mi?”

“Demokratikleşme paketi kapsamında kamuda başörtüsü yasağının kalkmasıyla birlikte üniversitelerde başörtülü bölüm başkanı, dekan ya da rektör görülebilecek mi?” yönündeki soru üzerine Prof. Dr. Çetinsaya, “Tabiki görülebilecek. Yalnız burada bir noktanın altını çizmek isterim. Zaten öğrenciler açısından bakıldığında, yani öğrenim hürriyeti, eğitim hürriyeti anlamında bakıldığında, başörtüsü sorunu çözülmüştü. Öğrencilerimiz, son 4-5 yıllık dönemde, rahatlıkla bu kılık kıyafet hürriyetinden faydalanıyorlardı. Son demokratikleşme paketi ile dikkat ederseniz, öğretim üyeleri bakımından, kamuda çalışan memurlar bakımından bir adım atıldı. Bunu da takdirle karşılıyorum” dedi.

Prof. Dr. Çetinsaya, “kamuda başörtüsü serbestliğinin getirilmesiyle birlikte başörtülü öğretim üyelerinin üniversitede çalışmaya başlayıp başlamadığına” dair soruyu “Benim elimde şu anda somut bir bilgi yok. Zaten birçok vakıf üniversitesinde kılık kıyafet hürriyeti var. Aynı şekilde, bu paket sonrasında, kamu kurumlarında da ki devlet üniversitesitelerimiz de kamu kurumudur, bu manada aynı şekilde bu serbestlik başlayacaktır” şeklinde yanıtladı.

“Başörtüsü nedeniyle üniversitelerden ayrılmak zorunda kalan öğretim üyelerine çağrı”

Prof. Dr. Çetinsaya, ”Başörtüsü yasağı nedeniyle üniversitelerinden ayrılmak ve Türkiye dışındaki üniversitelerde çalışmak zorunda kalan öğretim üyelerine bir çağrıda bulunacak mısınız?” sorusunu ise şöyle cevapladı:

“Zaten, öğrenciler bakımından bu normalleşme yaşandığında, bir dizi af çıkarılmış ve bu kardeşlerimizin öğrenimlerine devam etmeleri temin edilmişti. Hala bunlardan gelen dilekçeler olduğunda, bizler onları da eğitim-öğretim hayatına katmak için gerekli çalışmaları yapıyoruz. Öğretim üyesi, öğretim elemanı olarak da geçmişte bu mağduriyeti yaşamış olanlar, tabiki en temel haklarıdır. Şayet ilmi çalışmalarını devam ettirmek arzusundaysalar ve üniversitelerin gerekli kriterlerini yerine getirebiliyorlarsa, çok rahatlıkla tekrar kürsülerine dönmek haklarıdır. Bu konuda başvuru yapmak, en temel haklarıdır. Son yıllarda birkaç defa af çıkarıldı. Aynı şekilde, mağdur olan insanların tekrar üniversitelere başlayabilmeleri için birtakım çalışmalar yapıldı. Ama bundan sonra yapılacak bütün çalışmalarda tabiki katkıda bulunuruz.”

“Türkiye’nin, Türk siyasi hayatının, Türk toplumsal hayatının en karanlık sayfalarından biri olarak görüyorum bu başörtüsü zulmünü” diyen Prof. Dr. Çetinsaya, “Bugün artık, hem tüm kamu personeli hem de öğretim üyeleri, devlet memuriyeti itibarıyla söylüyorum, öğretim elemanlığı açısından da bu sorun çözüldü. O bakımdan, bir daha hiç hatırlamamacasına, bu konuyu maziye gömebiliriz” ifadelerini kullandı.

“Roman Dil ve Kültür Enstitüsü”

Prof. Dr. Çetinsaya, demokratikleşme paketinde açıklanan “Roman Dil ve Kültür Enstitüsü” ile ilgili görüşlerini, “Şu anda bu yeni gündeme gelmiş bir konu ve çalışmalarımız devam ediyor “ şeklinde açıkladı.

“Öğretim elemanlarının özlük haklarıyla ilgili değişiklik olacak mı?”

“Üniversitelerde görev yapan öğretim elemanlarının özlük haklarıyla ilgili değişiklik olup olmayacağı” yönündeki soru üzerine,

Prof. Dr. Çetinsaya devamında;

“Geçen günlerde sayın Başbakanımızla gerçekleştirdiğimiz bir toplantıda da bu konu tekrar gündeme geldi. Biz kendisiyle, Türkiye’nin 2023 hedeflerini tutturabilmesi için yapılması gerekenler konusundaki düşünce ve raporumuzu paylaşırken, tabiki Türkiye’nin nitelikli öğretim üyesi yetiştirme meselesi, nitelikli doktora elamanı sayısını arttırma konusu gündeme geldi. Bu konunun ne kadar önemli olduğunu, bir kere daha görüşme imkanımız oldu. Bu toplantının sonunda da sayın Başbakanımız, çalışma yapılması için ilgililere talimat verdiler. Bu, bizim için çok sevindirici bir gelişme. Umuyorum ki önümüzdeki haftalarda, önümüzdeki aylar içerisinde bu konuda, bütün öğretim elemanlarımızı, yüksek öğretim camiasını sevindirecek, Türkiye’nin yarınları için önemli bir merhale kat edecek bir gelişme yaşanacaktır.”

Türkiye’de, son 10 yılda üniversitelerin fiziki imkanlarının olağanüstü bir şekilde arttığını ve geliştiğini vurgulayan Prof. Dr. Çetinsaya, “Artık mesele, o üniversiteler içerisindeki öğretim üyelerinin en nitelikli, en kabiliyetli ve bilimsel olarak en başarılı insanlar olmasını temin etmektir. Özlük hakları meselesini tartışırken, şu kişi bu kişi ya da şu kategori bu kategori diye değil, bir sistem olarak, bir bütün olarak çalışmak lazım. Kimseyi isimlendirmek ya da ayırmak taraftarı değilim. Düzenlemenin, herkesi memnun etmesini bütün kalbimle bekliyor ve umuyorum” ifadelerini kullandı.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ankara Haberleri

TUSAŞ saldırısında 3 kişi hayatını kaybetti 14 kişi yaralandı
İşgal rejiminin BM üyeliği iptal edilmeli
Ankara'da Ağrı firmasına ait yolcu otobüsü üst geçide çarptı: 9 ölü, 26 yaralı
​Ankara’da Sezai Karakoç için gıyabi cenaze namazı kılındı
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'tan yetişkinlere "camide Kur'an" çağrısı