Hak ve Özgürlükler Partisi (Hak-Par) Genel Başkanı Fehmi Demir, parti yetkilileri ile birlikte Kızıltepe ilçe teşkilatını ziyaret etti.
Genel Başkan Demir, Hak-Par İl Başkanı Vahap Demir tarafından karşıladı. Parti binasında gazetecilere açıklamada bulunan Demir, Türkiye’nin temel ve asıl sorununun Kürt sorunu olduğunu ve Kürt sorunu çözülmeden Türkiye’nin diğer sorunlarını çözmenin mümkün olmadığına dikkat çekti.
Demir, Diyarbakır'da DBP'li Yenişehir Belediyesi Kadın Politikalar Müdürlüğü tarafından şehir merkezindeki billboardlara asılan Peygambere hakaret içerikli billboardlar ile ilgili ilgili kendisine yöneltilen soruya, yöneticilerin halkın inancına saygılı olmak zorunda olduğunu ve bütün inanç gruplarının inançlarına saygılı davranmanın gerektiğine vurgu yaptı.
Demir,“ Bize göre Kürt sorunu da palyatif geçici tedbirlerle toplumu kandırarak çözülecek bir sorun değil. Kürt sorunu Türkiye Cumhuriyeti tarihinden önce var olan bir sorun, ancak köklü tedbirlerin alınmasıyla çözülebilir. Bize göre çağdaş dünyada tüm ulusal sorunlarda tüm çok kültürlü, çok dilli çok milletli devletlerin sınırları içinde bu tür sorunlar nasıl çözüldüyse, Türkiye’de de bu böyle çözülür. Bize göre Türkiye’de Kürt sorunu iki halkın eşitliğine dayanan federal bir sistemle ancak çözülür. Böylesine köklü adım atmazsanız, sorunları çözemez şiddeti sona erdiremez, toplumsal barışı sağlayamazsınız. Bu gün ne yazık ki parlamentoda bulunan 4 parti, bu sorunun çözümü konusunda gerekli basiret ve beceriyi gösterebilecek iradeye programa sahip değildirler. Halkımızın bu seçimde oy kullanırken, bunu dikkate alması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Diyarbakır'da DBP'li belediyenin Peygambere hakaret içerikli billboardlar üzerine kendisine yöneltilen soruya ise Demir, “Halkın inancına saygılı olmak, bütün inançlara saygılı davranmak durumundayız. İnançlarla alay etmek, biz yöneticilerin işi olmamalı. Tam bilgi sahibi değilim ama, bir yanlış yapıldıysa, o yanlışın doğru olmadığını, halkın inançlarına saygılı olması kanaatindeyim. Devlet de öyle olmalı. Devlette ne bir inancın Devleti ne bir inancın karşıtı olmalıdır. Her mezhep, her din inanç özgürlüğünü istediği gibi yaşamalı bizim felsefemiz budur.” Diye konuştu. (Mehmet Aslan-İLKHA)