28 Şubat süreci ve FETÖ yargısı mağdurlarının özgürlüğe kavuşması için bir araya gelen MAZLUMDER Adana Şubesi ile 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileler İnisiyatifi birlikte basın açıklaması düzenledi. Yapılan açıklamada, uzun yıllardır zindanda olan Yusufilerin serbest bırakılması istendi.
Adana Adliyesi yanında bulunan İnönü Parkı’nda Cuma namazını müteakip gerçekleşen basın açıklamasına; HÜDA PAR Adana İl Teşkilatının yanı sıra birçok STK da destek verdi. Meydanda toplanan kalabalığın ellerindeki; "28 Şubat Son Bulsun, Af Değil Yeniden Yargılanma, Lütuf Değil Adalet İtiyoruz, Adil Yargılanma Hemen Şimdi, Bu Hasret Son Bulsun Yusufîler Özgür Olsun" ifadeleri yazılı dövizlerle Yusufîler için adalet istendi.
MAZLUM DER adına basın açıklamasını okuyan Şahin Doğan, 2018 yılı boyunca 28 Şubat mahpuslarına özgürlük için Türkiye genelinde cezaevleri ile adliye önlerinde ve meydanlarda düzenli olarak basın açıklamaları yaptıklarını belirtti.
“Af ya da şartlı tahliye düzenlemelerinde 28 Şubat mahpusları kapsam dışı bırakıldı”
Her eylemde “28 Şubat yargı kararları iptal edilsin ve 28 Şubat mahpusları derhal serbest bırakılsın!”diyerek zulmün son bulması talebinde bulunduklarını aktaran Doğan, “Bir yıl daha geçerken bir takım istisnalar dışında konuyla ilgili herhangi bir adım atılmadığı gibi gündeme gelen af ya da şartlı tahliye indirimi mahiyetindeki düzenlemelerde de 28 Şubat mahpusları kapsam dışı bırakıldı.” denilerek duruma tepki gösterdi.
Yaşanan mağduriyetlere dikkat çeken Doğan, “28 Şubat darbesi halen insan öğütürken, 20-25 yıllık mahpusların aileleri cezaevleri yollarında süründürülürken, çocuklar babasız büyümek, anneler çocuklarına hasret bir ömür sürdürmek zorunda kalırken, bir yıl daha geçti.” diyerek zulmün son bulacağı günü bir an önce beklediklerini ifade etti.
“Yargı zulümlerinin artık son bulması gerekmektedir”
28 Şubat ve FETÖ yargısı mağduru mahkûmların af değil yeniden yargılanma ve adalet istediklerine dikkat çeken Doğan, “Defalarca vurguladığımız üzere kendilerini tutuklayanlar tutuklu hale geldiği halde af talebinde bulunmayan, vakur ve onurlu bir duruşla haklarını arayan bu insanların ve ailelerinin hak taleplerine kulak vermek ve gereğini yerine getirmek, açıktır ki başta yargı, iktidar ve TBMM olmak üzere herkesin üzerine düşen önemli bir görevdir. 28 Şubat’ın brifingli yargısının kararlarıyla hapsedilen mazlumların tahliyesi; 28 Şubat’ın tahkim ettiği zemine basarak büyüyen birifingli, andıçlı ve talimatlı yargı kararlarıyla hapsedilen hemen her çevreden mazlumun tahliyesi; birifingli, andıçlı ve talimatlı yargı yargı zemininde oluşan önyargılarla oluşturulan içtihatlarla ve halen devam eden yargı zulümlerinin artık son bulması gerekmektedir. MAZLUMDER olarak, 28 Şubat Siyasi Yargı Kararları İptal Edilsin! 28 Şubat Mahpusları Derhal Serbest Bırakılsın! talebimizi bir kez daha vurgularız." dedi.
“Masumiyet karinesi çiğnenerek verilen kararların ortadan kaldırılmasını istiyoruz"
28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileler İnisiyatifi adına ise basın açıklamasını Avukat Hakan Özbay okudu.
Yusufiler için 2018 yılının son basın açıklamasını yaptıklarını ancak 2019 yılında da her hafta açıklamalara devam edeceklerini belirten Özbay, “Artık mazlumca haykırışlarımızın karşılığında Yusufîlerimizin özgürlüğüne kavuştuğuna şahit olmamızla sonuçlanan son basın açıklaması olsun temennimizle açıklamamıza başlamak istiyoruz. 8 bin 762 gündür cezaevinde mazlumane şekilde ömür çürüten, iftiraya uğramış Yusufların 2019 yılında özgürlüğüne kavuşmuş birer güvercin gibi cezaevi kapılarından salınışlarını izlemek istiyoruz artık! Adalet heykelinin gözlerinin kapanmasını, yargı organlarının karar verirken ‘Suçlanan Kim?’ yerine artık ‘Suçlama Ne?’ şeklinde yargılamaya başlayarak karar vermesini istiyoruz. Evrensel hukuk kurallarının hiçe sayılarak, delil ihdas etme, uzun yargılama ve her türlü aksi kanıt varken aleyhe hüküm kurulması yöntemleriyle, yine evrensel hukuk kuralı olan masumiyet karinesinin alenen çiğnenmesi yoluyla verilen kararların ortadan kaldırılmasını talep ediyoruz.” diyerek hukuksuz yargılamalara dikkat çekti.
“Yusuf misali, gömleklerinin hangi taraftan yırtıldığına şahitlik edilmesini istiyorlar”
28 Şubat ve FETÖ’cü yargı mağduru Yusufîlerin asla af talebi olmadığını dile getiren Özbay, “Onlar ki Yusuf aleyhisselam misali, gömleklerinin hangi taraftan yırtıldığına şahitlik edilmesini istiyorlar. Yırtılan gömleğin getirilmesini ve herkesin gözü önünde bu gömleğin nereden yırtıldığına karar verilmesini istiyorlar. Evet! Bu bir af talebi değil, adil yargılanma talebidir. Ömrünü yıllarca cezaevinde kalarak geçiren mazlumlara en azından bu hakkı tanıyın! Zira yargı gücünü kim eline almışsa kendini aklamış, diğerlerini mahkûm ettirmiştir. Siyasallaşan yargı 28 Şubat sürecinden günümüze dindar kesimlere zulmetmiş, tutuklamış, ağır cezalara mahkûm etmiştir. Hak ve hukukun ayaklar altına alındığı, binlerce dindar insanın FETÖ'cülerden dolayı mağduriyet yaşadığı bugün daha net görülüyor. Müebbet hapse mahkûm edilen Ergenekon ve Balyoz davalarının mahkûmları yeniden yargılanma yolu ile beraat ettirildiler. FETÖ'nün kumpasları ve ülkeyi nasıl yönettikleri de gözler önüne serildi.” diye belirtti.
“Artık mazlum kardeşlerinize sahip çıkın!”
Açıklamasında hükümete de seslenen Özbay, “Yetkililere sesleniyoruz! Ergenekon ve Balyozcular kadar da mı masum değil bu kardeşleriniz? 20 yılı aşkın süredir cezaevinde tutulan Yusufîlerin ailelerinin çektiği sıkıntılar büyük bir acıya, hayatları ise trajediye dönüşmüş durumda. Bunu sizler de biliyorsunuz, görüyorsunuz! Bu sebeple bizler, 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağduru Yusufîlerin yeniden yargılanmalarının yolunun açılmasını ve adaletle hükmeden mahkemelerin kurulmasını talep ediyoruz. Sinsice tuzak kurup masumları hapseden zalimlerin akıbetini, yaptıklarının kendilerine kâr kalmadığını görüyoruz. Yetkilere de çağrımız şudur! Kurulan bu kumpasları ortadan kaldırarak bu sinsi tuzakların tamamen bozmanız artık sizin boynunuzun borcudur. Bizzat bu yargının mağduru olan Sayın Cumhurbaşkanımıza da sesleniyoruz! Bu zulmün ve kumpasın mağdurlarından biri de sizlersiniz. Bu mazlumların halinden de en iyi siz anlamalısınız. Artık mazlum kardeşlerinize sahip çıkın!”
İLKHA