İslami kimliğinden dolayı FETÖ/PDY’nin polis ve yargıdaki unsurları tarafından oluşturulan kumpas ile ağır cezaya çarptırılan Abdullah Zengin, 25 yıldan buyana cezaevinde bulunuyor. Ailesi tarafından organize edilen düğün törenine katılan sanatçılar ve dava arkadaşları, düğünle ilgili duygu ve düşüncelerini aktardı.
Birçok Yusufi mahkûmun düğününe katılarak ilahiler seslendirdiğini, bundan dolayı hüznü ve sevinci bir arada yaşadığını söyleyen İlahi ses sanatçısı Bilal Güler, duygularını paylaştı.
Yıllardır cezaevinde olan Yusufilere büyük bir haksızlık yapıldığınız söyleyen Güler, “Birçok Yusufi mahkumun düğününe katıldık. İster istemez insan duygulanıyor. İnsan isterdi ki damatta düğünde olsun. Bu neşeye ortak olsun. Ama Rabbim öyle takdir etmiş. Gerçekten bu kardeşlerimize büyük bir zulüm yapıldı. Herkes yeniden yargılandı, bırakıldı. Ama gel gör ki, İslami davadan yatan kardeşlerimize bu hak tanınmadı. Büyük bir haksızlık var. İslam davası için bu kadar senedir içerdedirler. Bundan dolayı haklarını ödeyemeyiz. Çocuklarımızı camilerde yetiştirdiler, Kur’an-ı Kerim dersi verdiler. İslam davası için çalıştılar. Tek suçları da bu, başka suçları yok. Rabbim inşallah onlara da hayırlı bir kapı açar ve evlerine kavuşurlar.” dedi.
“Hem hüznü, hem de mutluluğu bir arada yaşıyoruz”
Gelin hanımın böyle bir süreçte ve zamanda, medrese-i Yusufiye’de olan birini kabul edip evlenmesinin bir şeref ve onur olduğunu söyleyen ses sanatçısı Emrullah Karabulut, “Biz şu an hem hüznü, hem de mutluluğu bir arada yaşayabiliyoruz. Sadece suçları camilerde Kur’an-ı Kerim dersi vermek olan, sadece Allah-u Teâlâ’nın davasını yeryüzüne hakim edebilmek için mücadele veren ağabeylerimiz şu an Medrese-i Yusufiye’dedirler. Böyle bir suçtan dolayı cezaevinde olan Yusufi bir abimizin böyle bir düğününe eşlik ettik. Seve seve bu düğüne katıldık. Abdullah Zengin ağabeyimiz ile evlenen, onun zevcesi olan ablamızı buradan tebrik ediyorum. Allah kendisinden razı olsun. Hakikaten, böyle bir süreçte ve zamanda, medrese-i Yusufiyede olan birini kabul edip evlenmesi ayrı bir şeref, bir onurdur. Allah-u Teâlâ hayırlara vesile etsin. Rabbim şu an Yusuf-i medresede bulunan ağabeylerimizi bir an önce azat etsin. Nasıl ki Allah, Hz. Yusuf’u kuyudan azat edip, Mısır’a vezir etmişse, şu an Yusufi medresede bulunan ağabeylerimize de gün gelecek o zindanlardan çıkacaklar ve Allah’ın izniyle bu bölgenin hükümdarları olacaktır.” ifadelerini kullandı.
“Sanatçılar olarak böyle bir düğünde bulunmanın mutluluğunu yaşıyoruz”
Duygularını paylaşan diğer bir ilahi ses sanatçısı Mesut İçlek de şöyle konuştu: “Gönül isterdi ki bugün Abdullah Zengin abimiz de burada aramızda olsaydı. Sanatçılar olarak böyle bir düğünde bulunmanın hüznünü ve bir yandan mutluluğunu yaşıyoruz. Ama şartlar elvermiyor. Allah tez zamanda aramıza kavuşmayı nasip etsin inşallah. Haklarını da yerde bırakmasın. Yusufi ağabeylerimize Allah-u Teâlâ ecirlerini kat kat versin inşallah haklarını kimseye bırakmasın. Suçsuz yere şu an zindandalar. Gün gelir Hz. Yusuf nasıl ki zindana atıldıktan sonra çıktıysa, onlara da bir an önce çıkacaktır. Rabbim hem damada hem de geline mutlu ve huzurlu bir hayat nasip etsin.” temennilerinde bulundu.
“Onlar bu davanın temel taşları olarak orada sabretmektedirler”
Yusufi Abdullah Zengin ile birlikte 6-7 yıl aynı cezaevinde kaldığını söyleyen dava arkadaşı Mustafa Yetiş, “Abdullah Zengin 25 yıldır cezaevindedir. 25 yıl az bir zaman süresi değildir. Bir ömürdür adeta. Onlar bu davanın temel taşları olarak orada sabretmektedirler. Bizler 6-7 yıl kaldık kendileriyle beraber kaldık. Bizim az bir süre olmasına rağmen bütün sabrımızı, direncimizi onlardan alıyorduk. Onlar adeta bizim için bir direkti. Bundan dolayı da kendilerinden Allah razı olsun. Onların düğünlerine de katıldığımızdan dolayı bir taraftan sevinç duyarken, bir taraftan da üzüntü duyuyoruz. İnşallah bu düğün, onların hepsinin bir an evvel evlerine kavuşmasına vesile olur.” diye konuştu.
“Adaletin olmadığı yerde, muhakkak ki zulüm olacaktır”
Düğünün çok coşkulu bir atmosferde geçtiğini söyleyen dava arkadaşlarından İbrahim Gülpınar ise, “Gerçekten çok coşkulu bir atmosfer. Bütün Müslümanlara bu düğünü tavsiye ediyoruz. Buradan tüm zalimlere haykırıyoruz. Müslümanlar hiçbir zaman zilleti kabul etmez. Düğününde bulunduğumuz mahkûm kardeşimiz, hiçbir zaman hüzünlenmesin. Buradan tüm yetkililere sesleniyoruz. Artık adaleti sağlasınlar. Adaletin olmadığı yerde, muhakkak ki zulüm olacaktır. Bu düğünün hayırlara vesile olmasını diliyorum.” dedi.
Kızıltepe’den bu düğüne katılmak için geldiğini söyleyen dava arkadaşlarından Eyyüp Oktay da “Bu düğün Yusufi arkadaşımızın düğünüdür. Bu düğünde hem hüzünlüyüz hem de sevinçliyiz, buradan Yusufilere özgürlük istiyoruz. En kısa zamanda serbest bırakılmasını istiyoruz. Üzülmesinler, gevşemesinler zafer İslam’ındır. Er veya geç muhakkak hak belli olacaktır.” dedi.
İlk defa böyle bir düğüne katıldığını ve unutulmaz bir gün yaşadığını söyleyen Eyyüp Baydıllı da, izdivaçlarından dolayı damat ve geline hayırlı ve huzurlu bir evlilik temennisinde bulundu.
İLKHA