Zekeriya Yapıcıoğlu: Bize zulmedenler dâhil herkes yönetimimizde adaletle karşılaşacak

Avusturya'nın Innsbruck kentinde konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Yapıcıoğlu, HÜDA PAR iktidarında gerçekleştirmeyi düşündükleri projeleri anlattı.

Avrupa temaslarına devam eden HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Avusturya'nın Innsbruck kentinde, Türkiye vatandaşı gurbetçilerle bir araya geldi. Gurbetçilere HÜDA PAR'ın misyon ve hedeflerini anlatan Yapıcıoğlu, memleketin mevcut siyasi tablosu hakkında da açıklamalarda bulundu.

Gurbetçilerin sorularını da yanıtlayan Yapıcıoğlu, yaptığı konuşmada, iktidara gelmeleri durumunda gerçekleştirmeyi düşündükleri çalışma ve projeleri anlattı.

İlk olarak yurtdışında yaşayan Türkiye vatandaşlarının 2023 seçimlerine ilgi göstermelerini isteyen Yapıcıoğlu, "2018 seçimlerinde yurt dışında, seçimlerde oy kullanma hakkına sahip olan vatandaşların yüzde 45'i sandık başına gitti. Türkiye'deki seçmenin yaklaşık yüzde 86'sı sandık başına gitmişken, gurbetçi kardeşlerimizin ancak yarıya yakını oy kullanmaya gitti. Üstelik burada aslında oy kullanma hakkına sahip olduğu halde seçmen kütüğünde kayıtlı olmayan kardeşlerimiz de var. Bunu özellikle Almanya'daki temaslarında da net bir şekilde gördük. Önceki gün resmi bazı makamlarla yapmış olduğumuz temaslarda da sorduk. Vatandaşlar Yüksek Seçim Kurulu internet sitesinden takip etsinler. Eğer Türkiye vatandaşlığınız devam ediyorsa seçimlere katılma, oy kullanma hakkınız vardır. Bu hususta hassasiyetin artması gerekir diye düşünüyorum. Yani, bir oydan ne olur, bir oydan ne çıkar demeyin. Hangi partiye oy verecekseniz verin, yine de o vatandaşlık görevinizi yapın derim." dedi.

"Türkiye'de yaşanan sorunların hemen hepsinin temelinde adaletsizlik yatıyor"

Türkiye'de pek çok sorunun olduğunu ve bunların temelinde adaletsizliğin bulunduğunu dile getiren Yapıcıoğlu, yaşanan sorunları şu cümlelerle sıraladı:

"Yaşanan sorunların hemen hepsinin temelinde adaletsizlik yatıyor. Bir buçuk yıldır memleketin dört bir yanını dolaşıyoruz. Yüzde 80-85 oranında ekonomi üst başlığı altında toplayabileceğimiz bazı konularla ilgili sorunlar dile getiriliyor. Mesela kimisi, işsizlik bazı bölgelerde yok denecek kadar az ama bazı bölgelerde; özellikle Doğu ve Güneydoğu'da Kürt nüfusun yoğun olarak yaşadığı bölgede, diğer tarafların iki katı, hatta bazen üç katıdır diyor. Peki bu yatırımların ya da iş imkânlarının dağılımı bir adaletsizliğin sonucu değil mi? Ya da insanlar özellikle dar gelirliler geçinememekten şikâyet ediyor, bu gelir dağılımındaki adaletsizlik değil mi? Türkiye nüfusu 85 milyon. Ben inanıyorum ki, o topraklar 85 değil, 185 milyon insanı besleyebilecek kadar bereketli topraklardır. Ama bazı insanlar zenginleştikçe zenginleşiyorken sistem, fakir fukara aleyhine işliyor. Bu adaletsiz bir şey değil mi? Bazı insanlar iş bulamadığı için Avrupa'ya göç etmekten bahsediyor. Peki, herkes mi iş bulamıyor? Yoksa bir torpili olan bir şekilde işe yerleşiyor mu? Şimdi eğer işler, kadrolar liyakat esasına göre dağıtılmıyorsa bu bir adalet sorunu değil mi? Bazıları diyor ki, bizim kimliğimiz inkâr ediliyor, bizim dilimizin önündeki engeller kaldırılmıyor. Şu anda okullarda seçmeli bazı dersler var. Seçmeli olarak da ders konmuş ki çocuklar kendi anadillerini öğrenebilsinler diye. Ama öğretmen atamaları yapılırken, atanan binlerce öğretmenden sadece 2 tanesi Kürtçe öğretmeni oluyor!!!"

"Haksızlığa uğrayan kişinin hak kaybının telafi edilmesi lazım"

Yaşanan bu sorunların ancak adalet temelinde çözüme kavuşturulacağını ifade eden Yapıcıoğlu, haksızlığa uğrayan birinin hakkının teslimi konusunda, sadece zulmedene ceza vermekle yetinilmemesi, hak kaybının da telafi edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Yapıcıoğlu, "Güçlü birisi ya da bir kurum zayıf bir kişiyi ya da bir topluluğu ezmişse, ona haksızlık etmişse, adalet; sadece zulmedene ceza vermek değil, aynı zamanda onun uğramış olduğu haksızlıkları da gidermektir. Biz diyoruz ki, Allah'ın izniyle biz olursak adaleti gerçekleştirmek için elimizden gelen bütün çabayı ortaya koyacağız. Rahmetli Mehmet Yavuz Hoca'mızın bir kongrede yaptığı konuşmada dediği gibi; 'Yarabbi bize öyle bir duruş ver ki hiçbir dostumuz kendisine iltimas geçeceğimiz zehabına kapılmasın. Hiçbir düşmanımız da kendisine zulmedeceğimiz korkusuna kapılmasın.' Allah bizimle, biz kimseye zulmetmeyeceğiz. Bize zulmedenler dâhil bizim yönetimimizde adaletle karşılaşacaklar." dedi.

"Kalbinde Allah korkusu, memleket ve insan sevgisi taşıyan herkes bizim kadromuzdur"

Kadrolarının sadece HÜDA PAR rozeti taşıyanlar olmadığını dile getiren Yapıcıoğlu, "Eğer yönetim bizim elimizde olursa bütün makamlar ehil insanlara teslim edilecek. Ehliyetin ölçüsü de kişinin bize yakın olup olmadığı değil. Bir yerde soruldu, dediler ki siz bu seçimlerde iktidar olsanız, sizin memleketi yönetecek kadrolarınız var mı? Bu kadar memuriyeti var, bu kadar kamu görevi var, bunları yürütecek kadrolarınız var mı? Dedim ki bizim kadrolarımız sadece HÜDA PAR rozeti taşıyanlar değil, kalbinde Allah korkusu ve memleket sevgisi taşıyan, insan sevgisi taşıyan herkes bizim kadromuzdur. Bu milletin malını çalmayacak, bu millete hizmet edecek, ahirette hesap vereceği bilinciyle hareket eden herkes bizim kadromuzdur." şeklinde konuştu.

"Türkiye'de vergi yükü fakir fukaranın sırtında"

Adaletten sapan hâkim ve savcılar için de bir önerilerinin olduğunu belirten Yapıcıoğlu, konuşmasında vergi dağılımındaki adaletsizliğe de yer verdi.

Yapıcıoğlu, "Bizim şöyle bir teklifimiz var; hukuka ve adalete açıkça aykırı olduğu belli olacak şekilde karar verenler, yani adaletten sapanlar, hâkimlik mesleğinden ihraç edilecek ve sebep oldukları zararlar da onlardan tazmin ettirilecek. Şu anda Türkiye'deki vergi politikalarında kâğıt üzerinde az kazanan az, çok kazanan çok vergi veriyor ama gerçekte öyle değil. Gerçekte vergi yükü fakir fukaranın sırtındadır. Dolaylı vergiler, insanların para harcarken ödemiş olduğu vergiler hazineyi dolduruyor. Ve bu vergilerin bir kısmı sosyal harcamalara giderken bir yönüyle de o vergiler aslında bir miktar servet biriktirmiş insanlara teşvik adı altında dağıtılıyor. Diyoruz ki, biz geldiğimizde vergiyi tabandan alacağız ve refahı tabana yayacağız. Şu anda vergi tabana yayılmış, tabandan yani alt gelir dilimindeki insanlardan vergi alınıyor, üst gelir grubundaki insanlara aktarılıyor." dedi.

HÜDA PAR iktidarında insanların faiz altında ezilmeyeceğini belirten Yapıcıoğlu, "Kaba bir hesap yapalım. Önümüzdeki 2023 bütçesinde Türkiye 350 milyar TL'den daha fazla vergi verecek. Kişi başına 5 bin lira düşünün … sadece faiz... Niye 5 bin lirayı bir arada görünce sevinen, yüzünde güller açan vatandaşım fert başına her yıl 5 bin lira faiz ödesin ki? Niye böyle? Çünkü bütçe sürekli açık veriyor. Niye açık veriyor? Çünkü israf var. Biz gelirsek bu düzeni değiştireceğiz. Biz bu çarkı değiştireceğiz." ifadelerini kullandı.

"Her konudaki adaletsizliğin ortadan kalkması için bir çaba içerisinde olacağız"

Anadil konusundaki sıkıntıların çözümüne dair de konuşan Yapıcıoğlu, "Diyoruz ki, herkesin ana dili ona ana sütü gibi helaldir. Ana dilin önündeki engelleri kaldıracağız. Bir memlekette kırk tane vatandaş bir dili konuşuyorsa, onların da öğrencileri varsa, 'biz kendi çocuklarımıza kendi dilimizde eğitim vermek istiyoruz' diyorsa, devlet onlara eğitim verecek öğretmenleri yetiştirmek zorundadır. Eğer yetiştiremiyorsa o zaman onlara, siz bu dilde eğitim verecek birilerini bulun, maaşını da ben vereceğim demeli. Bu çok zor değil aslında, ama bunun için bir siyasi irade lazım. Bizde o irade var ama bunu uygulayacak güç var mı? Bunu zaman gösterecek. Rabbim o gücü lütfederse Allah'ın izniyle o irade var. Biz her konudaki adaletsizliğin ortadan kalkması için bir çaba içerisinde olacağız." dedi.

"Bizde istişaresiz hiçbir karar alınmaz, her kardeşimiz müsterih olsun"

İttifaklar ve seçimlere dair sorulan bir soruyu yanıtlayan Yapıcıoğlu, partilerinin istişaresiz karar almadığını belirterek hem tabanına hem de tüm seçmenlere şu mesajı verdi:

"Zamanı geldiğinde, kararlar olgunlaştığında biz o kararları paylaşırız. Siz de duyarsınız, herkes de duyar. Bir de ben özellikle de HÜDA PAR'a gönül vermiş olan kardeşlerime şunu söyleyeyim; biz bu seçimlerle ilgili çok geniş istişarelerde bulunduk. Binlerce kardeşimize, 'Nasıl olmalı' diye seçimler, ittifaklar ve Cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili sorular sorduk. Çok geniş istişarelerde bulunduk. Bu istişareler sonucunda akan bilgiler değerlendirildi, değerlendiriliyor. Şunu unutmayın, hiçbir konuda, hiçbir zaman, hiçbir kardeşimiz mevkii ne olursa olsun tek başına karar almaz. Bizde istişaresiz hiç bir karar alınmaz. Her kardeşimiz müsterih olsun. Biz istişare ile karar alıyoruz ve en doğru karara varabilmek için azami derecede gayret sarf ediyoruz."

Yapıcıoğlu'nun Avrupa'daki temaslarının devam edeceği belirtildi. (İLKHA)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri

HÜDA PAR’dan İslam âlimi Şeyh Said için soru önergesi
HÜDA PAR'dan TV dizilerindeki pervasızlığa tepki
HÜDA PAR: Kürt meselesinin araçsallaştırılmasına artık müsaade edilmemeli!
HÜDA PAR, siyonistlerle ticaretin devam ettiği iddialarına ilişkin Meclis'e soru önergesi verdi
CHP'nin bize karşı yapıp ettiklerine karşı onlara yapılana 'oh olsun' demeyiz!