“Seçimler ve halkın tercihi” başlığıyla kaleme almış olduğum bir önceki yazımın son paragrafında şunlara yer vermiştim: “İslam'ı ölçü aldıklarını ifade ederek hür ve adil bir toplumun inşası için siyaset yapan adaylar 24 Haziran'da yapılacak olan seçimlerde başarılı olurlarsa bölgemiz, ülkemiz ve uzun vadede İslam ümmeti kazançlı çıkacaktır. Bunun için de yapılması gereken azim ve kararlılıkla çok çalışmaktır.”

Evet, hakikaten de öyle; halkın inanç ve değerlerini dikkate alarak siyaset yapan şahsiyetlerin 24 Haziran'da yapılacak olan seçimlerde başarılı olup mecliste bulunabilmeleri ve yaşanan haksızlık ve hukuksuzluklar karşısında daima hakkı ve hakikati haykırabilmeleri için hassasiyet sahibi kişi ve kesimlerin azim ve kararlılıkla çok çalışmaları gerekir.

Çalışmadan, çaba ve gayret sarf etmeden menzile ulaşılabilir mi? Hayır tabi ki, başarılı olmak için ciddi bir programla çalışmak gerekir.

Bundan ötürü, derdi ve hedefi toplumun ıslah edilmesi olan dava adamları için şimdi tam zamanıdır, şimdi çalışma zamanıdır, şimdi aziz davanın sesinin ve mesajının tüm halka ulaştırılması için ev ev, sokak sokak, köy köy dolaşma zamanıdır.

Şimdi zaman, 24 Haziran'da yapılacak genel seçimlerde hakkın ve halkın hizmetkârları olan kadroları meclise gönderme zamanıdır.

Şimdi zaman, bir olma, birlik olma, beraber olma ve Müslüman toplumumuzu ahlaki açıdan yozlaştıran zihniyetlere karşı onurlu bir irade ortaya koyma zamanıdır.

Şimdi zaman, Hür Dava'ya sahip çıkma zamanıdır.

Evet, şimdi hep birlikte, halkın değerlerine sahip çıkan, adaletin yeryüzünde hâkim olması ve zulümlerin son bulması için faaliyetler yürüten ve gerektiğinde bedel ödemekten çekinmeyen ve de her fırsatta çekinmeden, korkmadan hakkı dile getiren milletin gerçek temsilcilerine sahip çıkma zamanıdır.

Evet, derdi ümmet olan, derdi toplumun huzur ve barışı olan, derdi insanlığın dünya ve ahiret saadeti olan siyasetçilerin meclis kürsülerinde doğruları haykırabilmeleri için bugün yapılması gereken çok çalışmaktır.

Evet, bugün çalışma zamanıdır. Meselesi insanlığın ıslahı olan, herkesin eşit ve kardeşçe yaşayabilmesi için hedefleri hür ve adil bir toplumun inşası olan hür kadrolara sahip çıkma zamanıdır bugün.

Hür kadrolara sahip çıkmak, aziz davaya sahip çıkmaktır.

Söyler misiniz; bu aziz dava, olağan üstü cehd ve gayret gösterilmeye değer tek dava değil midir? Evet, bu dava, olağan üstü cehd ve gayret gösterilmeye değer tek davadır. Zira bu dava, Hazreti Muhammed Mustafa'nın davasıdır.

Bu dava Üstad Bediüzzaman'ın, Şex Said'in davasıdır. Bu dava Atıf Hocaların, Hasan el Bennaların, Seyid Kutupların, önder ve rehberlerin davasıdır.

Bu dava mazlumların, mustazafların, muhacirlerin, yusufilerin ve aziz şehitlerin davasıdır.

O halde haydi hep birlikte bu davaya sahip çıkmaya, bu dava için gece gündüz demeden çalışmaya.

Bu mülahazalarla yola revan olanın yardımcısı Allah'tır. Yardımcısı Allah olanın hedefe ulaşması da mutlaktır.

İnanıyoruz ki şanı yüce Allah bu yolda, ihlas ve samimiyetle çalışan insanlara mutlak surette yardım edecektir, onları hiçbir zaman yalnız ve yardımsız bırakmayacak ve mahcup etmeyecektir. Buna inancımız tamdır.

Rabbimiz çıktığımız bu yolda hepimizin yar ve yardımcısı olsun.