Kapıköy Gümrük Kapısı ziyareti sonrası konuşan Van OSB Dönem Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkanı Memet Aslan, sınır ticaretinin kapsamının genişletilmesi gerektiğini belirterek, Türkiye ve İran hükûmetlerine çağrıda bulundu. Aslan, "İlin ve bölgenin ihtiyaçları ve batılı devletlerin İran'a karşı uyguladıkları ambargo göz önünde bulundurularak bir sınır yâda bir takas ticareti planlanmalıdır" dedi.

Kapıköy Gümrük Kapısı ziyareti sonrası Van Ekonomi Konseyi Bileşenleri adına Van OSB Dönem Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkanı Memet Aslan, açıklamalarda bulundu.

OSB Yönetim Kurulu Başkanı Aslan, yaptığı açıklamada, bölgenin kalkınmasına ve büyümesine güçlü devletlerin, önümüzdeki süreçte bölgesel ve askeri güçle değil de ekonomik ve ticaret üzerinde sağlamaya çalışacağını vurguladı.

Aslan, "Bölgeler arası kalkınmışlık farklılıklarını gidermek ve sınır komşuları ile ekonomik ilişkileri geliştirmeye yönelik olarak çeşitli uygulamalar yapılmaktadır. Bunlardan biri de sınır ticaretidir. Sınır ticareti, sınır illerinden ve bölgelerinde yaşayanların ekonomik refahının gelişimine katkı sağlamak ve istihdam yaratmaktır. Artık dünyada ekonomik rekabet ve bütünleşme hız kazanmıştır. Önümüzdeki süreç bizlere şunu gösteriyor; büyük ve güçlü devletler, alan hâkimiyetlerini ve bölgesel üstünlüklerini askeri güçle değil de ekonomik ve ticaret üzerinde sağlamaya çalışacaklardır." dedi.

"Bölgesel ekonomik entegrasyonlar açısında ticaret önemli bir araçtır"

"Bölgesel ekonomik entegrasyonlar açısında ticaret önemli bir araçtır." diyen Aslan, şunları söyledi:

"Uluslararası ticaret, ülkeler arasında serbest bölgelerle, ekonomik iş birliği ve tercihli ticaret şeklinde olabilmektedir. Bunlardan biri de sınır ticaretidir. Sınır ticareti iki açıdan etkili olan bir ticaret şeklidir. Birincisi ulusal, ikincisi uluslararası alandaki etkisidir. Ülkemizin konumsal özelliklerine bağlı olarak birçok alanda bölgesel veya küresel güç niteliğinde olmasından, komşuları ile olan etkileşim belirleyici olabilmektedir. Çünkü ülkemizin yer aldığı bölgenin tarihi, kültür, enerji ve doğal kaynaklar açısından jeopolitik ve jeostratejik bir öneme sahiptir. Bu nedenle bölgede küresel mücadelelerin yaşandığı alanların başında gelmektedir. Gelişmişlik farklılıklarının giderilmesi, bölgeler arası ve iller arası kalkınmışlık farklılıklarının giderilmesi anlamında sınır ticareti, sınır illeri başta olmak üzere ülkemizin kalkınmasını da etkilemektedir. Sınır ticareti bölgesel olarak istihdam, pazar, kolay ve ucuz yoldan mal ve hizmete ulaşma, sosyo-kültürel ve mekânsal gelişim açısından ciddi bir etkiye sahiptir."

Kapıköy Gümrük Kapısı hakkında konuşan Aslan, "Kapıköy sınır kapımız 61 metrekare alan üzerinde kurulmuştur. 7 Ekim 1971 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile yalnızca demir yolu hudut kapısı olarak faaliyete başlamıştır. 2011 yılı nisan ayında araç ve yolcu trafiğine açılmıştır. 2016 yılında yeniden bir inşa ve modernizasyon sürecine giren Kapıköy Gümrük Kapımız, 2019 yılı şubat ayında yapım sürecini tamamlayarak faaliyete geçmiştir. Ulusal ve uluslararası ticaretin ve rekabetin daha da önem arz ettiği bir dönemde, büyük çabalar ve emekler sonucu modernize edilen gümrük kapımızı daha aktif ve ekonomik çalıştırmak için hepimizin üzerimize düşen vazifeleri vardır." ifadelerini kullandı.

"Eşyalara bir gümrük muafiyeti getirilmelidir"

Aslan, "Sınır kapımızın çalışma saatleri yeniden düzenlenerek yedi yirmi dört çalışma esasına göre bir mesai düzenlenmesi yapılmalıdır. Bunun için gerekli personel ve lojistik destek sağlanmalıdır. Sınır kapımızda büyük araç ve transit TIR geçişlerinin sağlanması gerekir. Bunun sağlanabilmesi için uluslararası statü kazandırılmalıdır. İlimizin siyasetçileriyle, milletvekilleri, bürokratları ve sivil toplum örgütleriyle birlikte bir işbirliği içinde bu statünün kazanılması için ciddi bir mesai harcamaları gerekiyor. Eğer bizler gümrük kapımıza uluslararası statü kazandırırsak ilimiz ciddi bir lojistik üs haline gelir." diye konuştu.

"Hem hükümetimizden hem İran Hükümetinden talebimiz sınır ticaretinin kapsamı genişletilmelidir"

"Gümrük Kapımızın tam işlerlik kazanabilmesi için İran İslam Cumhuriyetinden talebimiz; kendi tarafını misafirlerimizin rahat, konforlu, güvenli ve zaman israfı yaşamadan seyahat edebilmeleri için aynı derecede hassasiyet göstermelidir." diyen Aslan, şöyle devam etti:

"Kendi taraflarındaki fiziki mekânları düzeltmelidirler. Geçişlerin güvenli ve rahat olması için çalışma esaslarına dikkat etmelidirler. Misafirlerin geçiş güzergâhlarındaki ana ve ara yollar uluslararası standartlara ulaştırılmalıdır. Ülkemize seyahat eden misafirlerden alınan ve geçiş sayısına göre kademeli bir şekilde artan geçiş harçları ya tamamen kaldırılmalı ya da minimize edilmelidir. Hem hükümetimizden hem İran Hükümetinden talebimiz sınır ticaretinin kapsamı genişletilmelidir. Ürün yelpazesi ve ürün portföyü artırılmalıdır. İlin ve bölgenin ihtiyaçları ve batılı devletlerin İran'a karşı uyguladıkları ambargo göz önünde bulundurularak bir sınır yâda bir takas ticareti planlanmalıdır. Gümrük kapımızdan hem İran'a hem de ülkemize giriş ve çıkış yapan misafirlere bir kota belirlenerek, parasal bir meblağ belirlenerek yanlarına aldıkları eşyalara bir gümrük muafiyeti getirilmelidir." şeklinde konuştu.

Aslan, son olarak "Kapıköy Gümrük Kapısının ilimizin ve bölgemizin kalkınmasına ve büyümesine katkı sunması dileğiyle gümrük kapımızın yapımı ve modernizasyonu aşamasında emeği geçen Cumhurbaşkanımıza, Gümrük Ticaret Bakanlığımıza, Eski Gümrük Bakan Yardımcımız Sayın Fatih Çiftçi Beye, Türkiye Odalar Borsalar Birliği Başkanına, ilimizin geçmişteki ve milletvekillerimize, bürokratlarımıza, ticaret ve sanayi odamıza, tüm sivil toplum örgütlerimize, kıymetli basınımıza ve emeği geçen herkese teşekkür ederiz." dedi.

İLKHA