MARDİN - Geçen hafta Suriye'nin Qamişlo kentinden kaçarak Türkiye geçmek isteyen bir kişi sınırda mayına basarak hayatını kaybetti. Bu tür olayların yaşanmaması için tel örgülü bir istinat duvarının yapılacağını açıklayan Nusaybin Kaymakamı Abdulhalim Can, kurulacak kamera sistemiyle de sınır hattının izleneceğini söyledi.


Nusaybin Sınır Kapısı'nın açılıp eski gününe gelmesi için bir çaba içerisinde olduklarını anlatan Kaymakam Can, mağdur olan esnafa yönelik gerekli yardımların yapılması noktasında bazı açıklamalarda bulundu. İşte Nusaybin Kaymakamı Abdulhalim Can ile yaptığımız röportajın tamamı…



Malumunuz Suriye'de yaşanan iç savaş nedeniyle Nusaybin esnafı kepenk kapatmak zorunda kaldı. Bu esnafın yaşadığı mağduriyetin giderilmesi için ve ayrıca Nusaybin Sınır Kapısı'nın açılması noktasında her hangi bir çalışmanız var mı?
Nusaybin ilçesine atandığım günden beri Mardin İl Valimizle sürekli diyalog içerisindeyim ve Nusaybin Sınır Kapısı'nın nasıl açılacağının üzerinde çalışıyorum. Nusaybin Sınır Kapısı'nın açılıp eski gününe gelmesi için bir çaba içerisindeyiz. Bu konuda uğraşlarımız ve gayretlerimiz var. Özelikle belirtmek istiyorum ki, fiziki olarak kapımız açık. Bizim şu an gümrük kapımız resmiyette açık, pasaport memurumuz orada, gümrük memurumuz orada gümrük işlemlerimiz yapılıyor. Gümrük işlemi yaptıktan sonra karşı tarafa araç göndersen almıyorlar. Arada da bir hendek kazmışlar. Vatandaş geçmek istediğinde pasaport işlemlerini yapıyoruz ama karşı taraf almıyor. Buradan karşı tarafa gitmek için mal geliyor, biz işlemlerini yapıyoruz ama karşı taraf almıyor. Gümrük işlemleri Nusaybin'de yapıldığı halde mallar Silopi'ye gidiyor. Yeni Sınır Kapımız açılmış ama karşı taraf kaçışlar olur diye orda da hendek kazmışlar. Orda da herhangi bir çalışma yok. Yani karşı tarafla fazla muhatap olamıyorsunuz. İnsan geçişlerini bir tarafa bırakın, burada ölen bir insanın karşı tarafta defnedilmesine bile izin vermiyorlar. Cenazeleri diğer tarafa almayan bir zihniyet var. Onun için karşı tarafla fazla muhatap alacak birilerini bulamıyorsun. Bir belirsizlik var. Karşı tarafta korku var. Sonuçta karşı tarafta bir savaş var. Diğer kapılarda örneğin Akçakale'de, Hatay'da durum böyle değil.



Peki, Suriye'den kaçarak Nusaybin'e yerleşen mülteciler için bir kamp çalışmanız var mı?
Şu anda Akçatarla köyünde yaklaşık 180 dönümlük bir arazi üzerinde 20 bin kişiyi barındıracak şekilde çadır kentten oluşan bir kamp çalışmamız var. Nusaybin'deki mülteciler kalmak isterse onları da orda barındıracağız. Ama mültecilerin çoğu kampta kalmak istemiyor. Akraba ilişkileri burada güçlü olduğu için birçoğu akrabalarının yanında kalıyor.



Bildiğiniz gibi birkaç gün önce mayınlı alandan geçen bir Suriyeli vatandaş mayına basması sonucu hayatını kaybetti. Bu kaçak geçişlerin önlenmesi ile ilgili bir çalışmanız var mı?
Hudut Tabur'umuzun ve Kızıltepe'deki Hudut Alayı'nın sınırı muhafaza etmekle yükümlüğü var. Hem insan geçişleri hem de yasadışı kaçakçılık gibi durumlar için gereken önlemler alınıyor. Taburumuzun korumakla mükellef olduğu alanda zaman zaman kaçak girişler, çıkışlar oluyor. Bunların büyük bir kısmını yakalıyoruz. Kaçak yoldan giren bir vatandaş buraya gelince biz yakalıyoruz gerekli olan işlemleri yapıyoruz. Ancak bu kaçak geçişlerin önüne geçmek için İl Valiliğimizde, ilimizdeki Tugay Komutanlığı tarafından yürütülen bir çalışma var. Yakın zamanda kaçak geçişleri engellemeye yönelik üzerinde tel örgü gelecek şekilde bir istinat duvarı yapılması çalışması var, fiziki önlemler alınıyor. Bu önlemler alınınca kaçak geçişler olmayacak, mağduriyetler de oluşmayacaktır. İl Özel İdaresi tarafından bitmek üzere olan sınırda aydınlatma ve kamera konumu yapılıyor, 20'ye yakın kamera konuluyor. Kaçak geçişlerin çok olduğu alanlarda üzerine tel örgü olacak şekilde sağlam istinad duvarı yapılması çalışmaları devam ediyor.



Ceylanpınar'da devlet tarafından kredi destekli bir çalışma var. Esnafların mağduriyetinin giderilmesi noktasında sizin herhangi bir kredi çalışmanız var mı?
Açıkçası bu konuda devletin kurumsal veya kredi noktasında esnafa destek vermesi veya borçlarını ertelemesi gibi bir çalışması bize gelmedi. Hani karşı taraf savaş bölgesi, kurşunlar geliyor, insanlar ölüyor. Esnaf korkuyor ve bu yüzden kepenk açmıyor. Buraya gümrükten mal gelmiyor ki vatandaş satabilsin. Mağdur olan esnafımıza devletimiz tarafından gerekli desteklerin yapılmasını arzu ediyoruz. (Halil Akbalık/Mehmet Aslan - İLKHA)