Diyanet İşleri Başkanlığı, tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip Coronavirus’ten (Covid-19) dolayı bu sene Kur’an kurslarının açılmayacağını açıklamıştı.

Kur’an kurslarının kapalı olmasından dolayı çocuklarına Kur’an-ı Kerim öğretmek isteyen anne babalar alternatif yollar aramaya başladı. Siverek ÖNDER Başkanı Mehmet Aydın, evlerin Kur’an sesinin duyulduğu mekânlar olabileceğini belirterek anne babalara çeşitli tavsiyelerde bulundu.

Kur’an eğitimde en önemli unsurun “sevgi” olduğunu belirten Aydın, Kur’an-ı Kerim’i seven çocukların onu öğrenmek için gayret içinde olacaklarını ifade etti.

Evde Kur’an-ı Kerim bilen tüm aile fertlerinin çocuklara Kur’an öğrenmeleri için yardımcı olması gerektiğini ifade eden Aydın, evde Kur’an-ı Kerim bilen yoksa komşulardan yardım alınabileceğini belirtti.

“Bu yaz evde Kur’an-ı Kerim bilmeyen kimse kalmasın” bilinciyle hareket edilmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, toplumun ancak Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimizin sünnetiyle huzura kavuşacağına dikkat çekti.

“Toplumumuz ancak Kur’an ile rahata ve huzura kavuşabilir”

Ailelerin çocuklarına Kur’an-ı Kerim öğretmek amacıyla alternatif yollar araması gerektiğini ifade eden Aydın, “Tüm dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan bir hastalık ile karşıyayız. Coronavirus hayatımızın birçok yönünü etkilediği gibi maalesef yaz Kur’an kurslarımızı da etkiledi. Her yıl yaz tatilinde cami ile Kur’an ile buluşan çocuklarımız, bu yıl maalesef Kur’an eğitimlerini camilerde alamayacaklar. Bu sebeple çocuklarımızın Kur’an eğitimlerinden uzak kalmaması için bazı alternatif çözümler geliştirmek zorundayız. Zira Kur’an bizim hayat kitabımızdır. Hem bizler hem çocuklarımız, hem ailemiz hem de toplumumuz ancak Kur’an’ın emir ve tavsiyeleri doğrultusunda rahata ve huzura kavuşabilir.” şeklinde konuştu.

“Yuvamız Kur’an sesinin duyulduğu küçük bir mescit olabilir”

Camilerin Kur’an eğitimde en ideal ortamlar olduğunu vurgulayan Aydın, “Sağlıklı bireyler, ahlaklı nesiller, huzurlu aileler veya toplumlar ancak yüce kitabımızın öğretileriyle oluşabilirler, oluşturulabilirler. Bu açıdan Kur’an-ı Kerim eğitimine her zamandakinden daha çok ihtiyacımız var. Camiler, belki de Kur’an öğretilmesi için en ideal ortamlardır. Ancak bu yıl bu imkândan mahrumuz. Fakat cami imkânından mahrum olmamız, Kur’an’ın nurundan, bereketinden de mahrum kalacağımız anlamına gelmemelidir. Bu güzel eğitimi öncelikle ailemizde başlatabiliriz. Her bir yuvamız Kur’an sesinin duyulduğu küçük bir mescit olabilir. Her bir yuvamız Efendimizin hayatının, ahlakının öğrenildiği, öğretildiği küçük bir suffa olabilir.” diye konuştu.

“Evde Kur’an okumayı bilen yok ise komşumuzdan destek isteyebiliriz”

Herkesin evde Kur’an-ı Kerim bilmeyen aile fertlerine Kur’an öğretme sorumluluğunun bulunduğuna işaret eden Aydın, şöyle devam etti: “Evde Kur’an öğretme sorumluluğu ailede okumayı bilen herkes içindir. Bilenler bilmeyenlere öğretmeye çalışması gerekir. Okuması gelişmiş olanlar, okuması zayıf olanlara yardımcı olmaya çalışacak. Formül bu kadar basittir. Bu açıdan anne, baba, ağabey, abla herkes bildiği derecede öğretmekle sorumludur. Ailemizde Kur’an okumayı bilen yok ise bir komşumuzdan destek isteyebiliriz. Yok, eğer biz biliyor ve komşularımız bilmiyorsa bu sefer biz onlara yardımcı olabiliriz. Tabii ki fiziki mesafe kurallarına ve kalabalık oluşturmayacak şekilde yapılmasına özen gösterilmelidir.”

“Kur'an-ı öğretmeden önce, onu sevdirmemiz lazım”

Evde Kur'an öğretimde dikkat edilmesi gereken hususlara dikkat çeken Aydın, “Öncelikli şey yüce kitabımızı çocuğumuza sevdirmektir. Sevdirmek, başlangıç için en önemli aşamadır. Kur'an-ı öğretmeden önce, onu sevdirmemiz lazım. Çocuk sevmeye başlayınca zaten öğrenmesi de kendiliğinden gelecektir. Devam ve takiplerinde buna eklenmesi ile öğretim ile ilgili sıkıntılar kalmayacaktır inşallah.” diye konuştu.

“Bu yaz ailemizde Kur’an bilmeyen kimse kalmasın”

Aile fertlerinin 4-5 yaşından itibaren çocuklarına Kur’an-ı Kerim öğretmesi gerektiğini ifade eden Aydın, “Bu yaz hedefimiz ailemizde Kur’an okumayı bilmeyen hiç kimsenin kalmaması olmalıdır. 4-5 yaşından itibaren çocuklarımıza Kur’an-ı Kerim eğitimi verebiliriz. Bunun için renkli, resimli elifbaların tercih edilmesi daha çok dikkat çekecektir. Ayrıca harfleri daha iyi kavrayabilmesi için boyamalar, bulmacalar, çeşitli oyunlarda kullanılabilir. Bu konuda diyanet TV de yayınlanacak olan Kur’an öğretme programlar takip edilebilir.” dedi.

“Çocuklarımıza Kur’an ahlakını öğretelim”

"Kur'an eğitiminin yanında Kur'an'ın bize emrettiği, tavsiye ettiği ahlakı da çocuklarımıza öğretmek zorundayız" diyen Aydın şunları söyledi: "Kur'an ahlakını öğretmenin, tanıtmanın en güzel yolu ise yürüyen Kur’an olan efendimizi bilmek, tanımak, okumak, anlamak ve anlatmakla olur. Cami gülleri bu yıl belki camilerde açamayacak ama evlerde açılmasına biz vesile olalım. Kur'an bülbüllerinin susmasına razı olmayalım. Bunun için bahaneler değil; alternatif çözümler bulmaya ve uygulamaya çalışalım. Kur’an öğretiminde bayan ya da erkek olmamız; köyde veya şehirde olmamız, esnaf, işçi veya memur olmamız pek de önem arz etmiyor aslında. Her birimiz kendi durumumuza göre sorumluyuz. Bu yaz Kur’an'sız geçmesin diyerek gayret ve çaba göstermek zorundayız. Haydi, çocuklar evde Kur’an öğrenmeye. Haydi Kur’an sevdalıları çocuklarımızı Kur’an ile tanıştırmaya.”

“Evlerimizi Kur’an kurslarına çevirelim”

Evde çocuklarına Kur’an-ı Kerim öğreten Halit Bin Velit Camii Fahri İmamı Nurettin Yerli, “Bu sene malumunuz Coronavirus tedbirleri kapsamında Kur’an-ı Kerim kursları kapandı. Bizde çocuklarımızın Kur’an-ı Kerim eğitiminden geri kalmaması için elimizden geldiği kadarıyla onlara evde öğretmeye çalışıyoruz. Evlerimizi Kur’an kurslarına çevirelim. Namazlarımızı cemaatle düzgün bir şekilde kılalım. Tüm Müslüman kardeşlerimize bunu tavsiye ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Evlerde Kur’an okumayı öğrenen çocuklar ise herkese Kur’an-ı Kerim öğrenmeye davet etti.

Çocuklardan Furkan Karadaş, “Bu yıl camiler kapalı olduğu için öğretmen olan komşumuzun yanına gelerek Kur’an öğreniyoruz. Buradan tüm çocuklara şunu söylemek istiyorum. Camiler kapalı olabilir ama ağabeyimizden, ablamızdan ya da komşumuz yanına giderek Kur’an öğrenmelerini tavsiye ediyorum.” şeklinde konuştu.

Kur’an-ı Kerim öğretmeni olmak istediğini belirten Muhammed Samet Karadaş, “Camiler kapalı olduğu için üzgünüz. Evdekilerden ya da komşularımızdan Kur’an öğrenmek için yardım alabiliriz. Büyüdüğüm zaman Kur’an-ı Kerim öğretmeni olmak istiyorum.” diye konuştu.

Kur’an-ı Kerim öğrenmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Murat Çetindal da şunları kaydetti: “Yakınımızda bulunan büyüklerimizden Kur’an öğrenmek için yardım alabiliriz. Ya da yakınımızda kimse yoksa komşularımızdan yardım alabiliriz. Kur’an-ı Kerim bizim kitabımızdır. Bu sebeple Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek çok önemlidir.”

Babasından Kur’an-ı Kerim öğrenen Sümeyye Yerli, “Coronavirus nedeniyle Kur’an kursları bu sene kapandı. Babam bizlere Kur’an-ı Kerim’i evde öğretiyor.” dedi.

İLKHA