Migrenin, halk arasında tek taraflı baş ağrısı olarak bilinen ve çoğunlukla başın ve yüzün yarısını kaplayan bir baş ağrısı olduğunu söyleyen Nöroloji Uzamı Doktor Ertuğrul Uzar, migrenin ataklar sırasında kişinin tüm faaliyetlerini tamamen durdurabileceğini belirterek, kişide ayda 3-4 atak olması durumunda mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini ifade etti.

Migren hastalığının genetik bir hastalık olabileceğini ifade eden Nöroloji Uzmanı Doktor Uzar, migren hastalarının; bulantı, kusma, ışığa ve sese aşırı duyarlılık gibi belirtilerinin olduğunu bildirerek, hastanın istirahat etmesi gerektiği tavsiyesinde bulundu.

Mevsimsel geçişlerde migren atağının olabileceğini ifade eden Uzar hastalığın göründüğü zamanları ve belirtilerini ise şöyle sıraladı: “Migren baş ağrısı sık görülen hastalıklardan birisidir. Özelikle bayanlarda genç yaşlarda görünür. Sıklıkla uykusuzluk, öğün atlama sonrası ve Ramazan’da sıklıkla ortaya çıkar. Mevsimsel geçişlerde de özelikle sonbahar ve ilkbahar dönemlerinde artış gösterdiği düşünülmektedir. Gelenilikle ağrı yavaş yavaş başlar ve zamanla artar. Hasta bunaltı hissedebilir, ışıktan rahatsız olabilir. Şiddetli ağrı 2-3 gün sürebilmektedir. Ağrı genelde tek taraflı olur ama iki taraflı ağrıda olabilmektedir.  Ağrı göz üzerinde ya da,  enseden başlayıp göze doğru gelebilir ama kişiye göre değişebilir.” dedi.

Migren hastası olan kişilerde ağrıların dayanılmaz derecede şiddetli olduğunu söyleyen Uzar migrenin günlük yaşantıda performansı olumsuz etkilediğinin altını çizerek, “Ağrılar bazen dayanılmayacak kadar şiddetli olur. Birkaç dakika sürebileceği gibi saatlerce hatta günlerce devam eder. Migren kişinin günlük yaşama kriterlerini etkiler o günü istirahat etmek zorunda kalır. Migreni artıran faktörleri; uykusuzluk, öğün atlama,  bazen de çok uyuma migreni tetikleyebilir. Özelikle kişi hafta sonları çok uyuduğu zamanlarda baş ağrısıyla uyanabilir. Başın yarısında zonklamalar, bulantı ve bazen kusma görülür.”ifadelerini kullandı.

“Migren bayanlarda daha sık rastlanır”

Migrenin nedenlerinin tam olarak bilinmediğini ifade eden Uzar, "Migrenin nedenleri tam olarak bilinmiyor. Genelde genetik nedenler suçlanıyor. Gelenlikle bayanlarda görünen bir hastalıktır. Erkeklerde az görünür. Bayanlarda 4-5 kat daha sık rastlanır. Özelikle bayanlarda adet döneminde daha sık rastlanır. Eğer sıklığı artmışsa bizim açımızdan tedavisi önemlidir. Ayda 3-4 atak oluyorsa mutlaka tedavi edilmesi gerekiyor. Ağrıların sık olduğu zamanlarda bazı ilaçlar kullanılabilir. İlaç dışında ağrı olduğu zamanlarda istirahat etmesi, masaj yapması, gözünü kapatması veya bir bandajla sarması yararlı olabilir.” şeklinde bilgilendirmesine devam etti.

Migreni tetikleyen unsurlardan kaçınılması gerektiğine vurgu yapan Uzar daha sonra, “Migren ataklarından kaçınılması için özelikle rüzgârlı havalardan kaçınılması, yaz aylarında aşırı güneşten kaçınması gerekir, uykusuz kalınmaması lazım, öğün atlatmaması gerekiyor. Yaşamını migren ataklarına göre düzenlemesi gerekiyor. Mevsimsel olarak soğuk havalarda ve rüzgârlarda daha sık görülür. Bazen migren diye düşündüğümüz hastalar alta ciddi neden olabiliyor. Hasta ayda 1-2 migren atağı yaşıyorsa ve bu ağrı sürekli devam ediyorsa bu bizim için bir alarm belirtisidir.”şeklinde ifadelerini kullandı.

“Aşırı ağrı kesici kullanımından kaçının”

Migren hastalarının sık ağrı kesici kullanmaktan kaçınması gerektiğine dikkat çeken Uzar, “Kişi hayatında ilk defa baş ağrısı yaşıyorsa ihmal etmemelidir. Mutlaka doktora görünmeli ve bir MR çektirmelidir.  Migren hastalarının yaptığı bir hatada sık ağrı kesicilerinin kullandığıdır. Ayda 1-2 ağrı kesici kullanılabilir. Bir insan hafta da 4 veya 5 tane ağrı kesici alıyorsa bu onun yaşamı için zararlı olabilir. Hasta eğer ayda 4-5 ağrı kesici alıyorsa mutlaka bir hekimden yardım almalıdır.” ifadelerine yer verdi.  (Mustafa Kaynak – İLKHA)