Gelişigüzel atılan hiçbir adım, hangi kazancı getirirse getirsen, kesinlikle yararlı değildir; doğru atılmış bir adım değildir, ödüllendirilmesi gereken bir adım değildir.

Rastgelelik ne kadar çekici olursa olsun, nihayetinde zehirli baldır; yudumu tatlı, son felakettir.

Bir tekniğin alternatifi, ancak başka bir teknik olabilir. Hiçbir rastgelelik, herhangi bir tekniğin alternatifi olamaz.

Zaman ve emekten kazanmanın en iyi yolu, iyi bir program ve etkili tekniklerdir.

Zaman kazanmak, emekten kazanmak adına planlılığı, teknik olmayı atlayanların bütün girişimleri, bugün nasıl görünürse görünsün sonuç olarak hüsrandır.

Bir eğitim sürecinde planlı olmayı öğrenemeyenler, hiçbir şey öğrenmemişlerdir; çünkü başında bir plan bulunmayan hiçbir şey anlamlı değildir.

Bize bir işten söz edenlere soracağımız ilk sorular “Niyetin?”, “Planın?”, “Tekniğin?” olmalı.

Niyet getirilmeden, plan yapılmadan, bir tekniğe sahip olunmadan elde edilen netice, usûle uygun elde edilmediğinden geçersizdir, yok hükmündedir.

Bir öğrenci olarak soru mu çözüyoruz? Bu çözme etkinliği,

1. Bir amaca uygun olmalı.

2. Bir planın parçası olmalı.

3. Bir teknik doğrultusunda olmalı.

Soruyu doğru veya yanlış çözmek, bundan sonra gelir. Neden?

Çünkü, amaçsız, (niyetsiz), plansız, tekniksiz bir çözümü sorgulama imkânımız yok. Böyle bir çözümün ne başarısızlığını sorgulayabiliriz, ne de başarısını?

Başarısız mı olduk? Niye? Cevap yok; çünkü amaç, plan, teknik yok.

Başarılı mı olduk? Nasıl? Yine cevap yok; çünkü amaç, plan, teknik yok.

Sizin doğru bir eylemi tekrarlamanızı sağlayan tekniktir.

Sizin bir eylemin yanlış olduğunuzu anlamanız da ancak teknikle mümkündür.

Tekniği olmayan doğrularını sürdüremez. Yanlışlarından nasıl döneceğini bilemez.

Soru çözme tekniğinde en önemli adım, soru kökünü doğru anlamaktır. Bu da ancak doğru bir okumayla mümkündür. Anlamadığımız, bir soruya doğru bir cevap veremeyiz.

Sözel sorular için, tekniğin ikinci adımı soru metni, üçüncü adımı seçeneklerdir. Ancak bu ikisi yer değişebilir.
Sayısal sorular da ise soru kökünden sonra geçilecek yer elbette varsa problem veya şekildir.

Ancak teknik en çok bize sözel sorularda gerekiyor. Sözel soruda olumlu soru köküyle, olumsuz soru kökü tekniği birbirinden tamamen farklıdır. Olumsuz köklerde eleme önemil iken olumlu sorularda bütüncül bir yargıya varmak önemlidir.

Olumsuz sorularda elediklerimizi işaretleye işaretleye doğru seçeneğe varırız. Bu var, şu var, bu yok, deriz.
Olumlu soruda ise soru kökü üzerine kısa bir sure düşünür ve seçeneklere geçeriz; bulduğumuz ilk seçenek normal şartlar altında yüzde seksen doğrudur. Bu doğrultuda kendinize en uygun tekniği bulmak, size düşer. Bu konuda öğretmenlerinize mutlaka danışın.