Şu dağdağalı dünyada kâh seviniyor kâh kahroluyoruz


Evet, şu sıkıntılı ve dağdağalı dünyada kâh seviniyor, kâh üzülüyoruz, bazen de hakikaten kahroluyoruz. Kutlu Mevsim dolayısıyla Türkiye ve Avrupa’nın dört bir yanında meydanlara akın eden Peygamber âşıklarının sevgililer sevgilisine o özlem ve iştiyakını görünce seviniyor ve bu asırda böylesi organizasyonlar için Allah’a hamd ediyoruz.

Ruhi çöküntünün ve asri cehaletin zirve yaptığı bu zaman ve zeminde milyonların, Peygamber-i Zişan için nümayişleri göğsümüzü kabartıyor ve istikbalin İslam’ın olacağını fehm ettiriyor. Bu bağlamda Türkiye’de ve geçtiğimiz hafta da İstanbul Kazlıçeşme’de gerçekleştirilen Kutlu Doğum etkinliklerinin ayrı bir değeri ve yeri vardır.

Güçlü bir Sivil Toplum Kuruluşu olduğu yavaş yavaş anlaşılan ve artık yaptığı programlar herkes tarafından kabul gören Peygamber Sevdalıları Platformu, Türkiye’de ilklere imza atarak hızlı ve kararlı, Peygamber Aşkı yürüyüşüyle herkesi bu amaç çerçevesinde faaliyet sürdürmeye bir manada teşvik ve mecbur bırakıyor.

Böyle devam ederse, meydanları inleten Peygamber Sevdalıları’nın bu şahlanışı, bütün bir ülkeyi Peygamber Efendimiz ve mesajları konusunda tam bir hassasiyet sahibi yapacak ve bu sevdayı her köye ve mezraya taşıma konusunda bir lokomotif görevini üstlenecektir.

Geçen hafta İstanbul Kazlıçeşme’de yapılan Kutlu Doğum etkinliği bir kez daha takdir topladı ve toplanan yüzbinlerin teşekkür ve heyecanıyla son buldu. Bir gün öncesinde Valilikten yapılan açıklamada etkinlik dolayısıyla ilan edilen kapalı yollar ve yapılan hazırlıklar heyecanın dorukta olacağının işaretiydi. Sonraki gün yani etkinlik günü de İstanbul’un değişik semtlerinden vatandaşları meydana taşıyan ve meydan çevresinde park edecekleri yeri bulmada zorluk çeken Peygamber Sevdalısı amblemli ve tevhid bayraklı körüklü otobüslerin yoğunluğu yüksek katılımın işaretiydi.

Geçen her zaman diliminde meydana akın arttı ve bana göre bir önceki yıllara nazaran katılım bir hayli fazlaydı. Ailece programı izlemek isteyen insanların hepsi meydanın dışında ve etraf yollardan bu heyecana eşlik ediyorlardı. Özellikle Batı illerinde eşi ve çocuklarıyla beraber birlikte programı izlemek isteyenlerin başvurduğu bir yöntemdir, bu yapılan.

Evet, imtihan dünyasında bu güzellikler olurken maalesef insanı üzen ve kahreden şeyler de oluyor. Malumunuz Mısır’da zalim Sisi ve avenelerinin Müslüman kardeşlerimize reva gördükleri insanlık dışı yöntemler yetmiyormuş gibi şimdi de öncülük eden Bedii gibi mürşitlerin idamları, saçma mahkemeler nezdinde karar altına alınabiliyor. Bu gaddarca kararların uygulanıp uygulanmayacağı şuan için belli değil ancak yapılan değerlendirmelerde, birkaç kişiyi şehid etmek için birkaç yüz kişinin idam kararlarının alındığı ve zaten amacın o birkaç lideri ortadan kaldırmak olduğu ifade ediliyor.

Zulümle ünlenen Mısır firavunlarının bu kararı üzerken, Müslüman halkların ve sözüm ona Müslüman devletlerin de tavrı kahrediyor. Ya Rabb bu ne sessizlik! Özellikle Arap halklarının sessizliği ve anlaşılmaz tavrı insanı çok üzüyor. İlk önce kendi tağutlarına karşı bir başkaldırı yapmaları gerekmez miydi? Umre ziyaretimde birçok ülkeden gelen kimi mu’temirlerin tağuta değil de Müslümana kem gözle baktıklarını görünce hepten kahrolmuştum. Onların Sisi için “iyi”, Mursi için “bildiğiniz gibi değil…” sözleri bir bilinçsizlik ve yalan haber alma yönüyle tam bir felaketti. Rasulullah’ın mescidinde Sisi’yi savunan sarıklı ve sakallıları görünce çok ama çok üzülmüştüm.

İmtihan dünyasının üzen ve kahreden başka konuları da, kaçırılan ve öldürülen çocuklardı tabiki. Son günlerde gündeme taşınan çocuk cinayetlerinin yanında PKK’nın çocuk kaçırmaları, gelinen deni noktayı gözler önüne seriyor. Piknik kandırmasıyla götürülen ve dağa gönderilen çocuklar için BDP Eş Başkanının yaptığı açıklama, çirkefliğin boyutunu ve aslında işin faillerini ortaya koyacak cinstendi. Kendi çocuklarıyla, iradeleri doğrultusunda mutluluk resimlerini verenlerin, başkalarının çocuklarına da kendi iradelerini dayatmaları çok ama çok sırıtıyordu.

Öte tarafta yine hafta içerisinde üzecek ve bizi sarsacak gaddarca bir eylem daha gerçekleşti. Zalim Esad güçlerinin Halep kentine düzenlediği hava saldırısında bir füzenin Sukkeri bölgesindeki Ayn el-Calut İlkokulu’na isabet etmesi sonucu 25 öğrencinin öldüğü, çok sayıda kişinin yaralandığı belirtildi.

Bütün bunlar bu imtihan dünyasının ne kadar zor olduğunun bir göstergesi… Kutlu mevsimin güzellikleriyle sevinirken diğer bir düzine olayla üzülüyoruz ve kahroluyoruz.

Allah, imtihanı iyi geçirenlerden eylesin ve İslam ümmetine saadet, mutluluk ve hep güzellikler ihsan eylesin! Yaşattığı güzelliklerle bizi sevindiren Peygamber Sevdalıları Platformu’na selam; zulüm ve baskılarıyla bize iradelerini dayatanlara da zül ve hüsran olsun!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.