Sokağa çıkma yasağının devam ettiği Sur'da, yaşanan çatışmaların mağduru olanlar tarafından oluşturulan Sur Sakinleri İnisiyatifi, siyasi partileri ziyaret etmeye devam ediyor.

Kalabalık bir heyet ile HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanlığını ziyaret eden inisiyatif temsilcileri, çatışmalar nedeniyle mağdur olan Sur halkının sesini duyurmak için bir araya geldiklerini belirterek, inisiyatifin hedefinin mağdur olan Sur halkının sesini yetkililere duyurup mağduriyetleri gündemde tutmak ve çözüm bulmak olduğunu söyledi.

Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, Sur İlçe Başkanı Mahmut Akgül ve parti yetkilileri tarafından karşılanan inisiyatif temsilcileri, yaşadıkları mağduriyetleri dile getirerek, HÜDA PAR’ın seslerini duyulması hususunda kendilerine yardımcı olmalarını istedi.

“Maddi ve manevi desteklerinizden dolayı teşekkür ediyoruz”

Sur Sakinleri İnisiyatifi adına konuşan Süleyman Sayın, Sur’da çatışmaların başladığı günden bu yana HÜDA PAR’ın halkı yalnız bırakmamış olmasını memnuniyetle karşıladıklarını ve bundan dolayı kendilerine teşekkür ettiklerini belirterek şunları söyledi:

“Çatışmaların başladığı günden beri bizleri yalnız bırakmadınız, bu konuda size müteşekkiriz. Maddi ve manevi desteklerinizden dolayı teşekkür ediyoruz ve bu yardımlarınızın devamını bekliyoruz. Bugün burada bulunan arkadaşlarımızdan hiçbiri bu partinin battaniyesi veya gıdası bizim evimizde yoktur diyemez. Yaptığınız yardımlar için Allah sizden razı olsun. Ancak şunu söylemeliyiz ki; maalesef devletten beklediğimiz yardımı göremiyoruz. Eğer hükümet ilk gün buna müdahale etmiş ve bunun önünü almış olsaydı durumlar bu noktaya gelmezdi. Bizler Sur’da yaşıyoruz. Sur’u bırakıp gitmemizi isteyenlere cevabımız şudur; Sur bizim için bir denizdir biz de o denizin balıklarıyız.”

“Kurmuş olduğumuz bu inisiyatifle sesimizi duyurmak istiyoruz”

Kendilerinin fakir bir halk olduğunu ve yaşanan çatışmalardan dolayı en büyük mağduriyeti kendilerinin yaşadığını ifade eden Sayın, hükümetin kendilerinin sıkıntısını giderirken bir kez daha mağdur edilmemelerinin gerektiğini söyledi.

Sayın, “Sur bölgesinde evlerin çoğu yıkıldı. Eğer bizlere ev verilecekse yine kendi yerlerimizde verilmesini ve yaşanan bu mağduriyetimiz üzerinden birilerine rant sağlanmamasını umuyoruz. Kurmuş olduğumuz bu inisiyatifle sesimizi duyurmak istiyoruz ve bu şekilde Başbakan ve Cumhurbaşkanıyla da görüşmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.

“Bu çatışmaların ısrarla devam ettirilmesi halkın faydasına değil”

Çatışmaları şehir merkezlerine taşımakla PKK’nin en büyük hatayı yaptığını belirten HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu ise çözüm sürecinde PKK’nin şehir merkezlerinde yaptığı yığınaklara, çukur kazmalara sessiz kaldığı için hükümetin de suçlu olduğunu söyledi.

Bölgenin çatışmalı ortama sürükleneceğini iki yıl öncesinden defalarca dile getirdiklerini ve bu gelişmeleri kamuoyu ile paylaştıklarını belirten Tanrıkulu, sözlerine şöyle devam etti:

“Bugün olacakları biz çatışmalardan iki yıl öncesinden söyledik. Tüm çağrılarımıza rağmen hükümet sessiz kaldı. Sonuç itibariyle bu çatışmaların şehir merkezine taşınması, uzun süren sokağa çıkma yasakları ve operasyonlar neticesinde insanlarımız büyük bir mağduriyet yaşıyor. En büyük zararı sizler gördünüz. Bu çatışmaların ısrarla devam ettirilmesi halkın faydasına değil. 'Özyönetim'lerin ilan edildiği yerlerde halk evlerini terk edip çıktı, çıkmaya da devam ediyor. Demek ki bu özyönetimler halkın talebi değil. Evlerinin önüne döşenen bomba ve kurulan barikatlardan dolayı halk evlerini terk etmek zorunda kaldı. Tüm bunları halkımız için yapıyoruz diyenlerin dönüp halkın taleplerine bakması ve halkı dikkate alması gerekir. Bu halk barış istiyor, diyalog istiyor, çözüm istiyor.”

“Çözüm önerileri üretmeye çalışıyoruz”

Halkın mağduriyetlerini her platformda dile getirdiklerini belirten Tanrıkulu, olayların başlangıcından bu yana yaptıkları açıklamalarda halkın maslahatının gözetilmesi yönünde çağrıda bulunduklarını belirterek, “Halkın mağduriyetlerini dile getirdik. Resmi makamlara da genel merkez düzeyinde girişimlerde bulunduk, dile getirdik ve dile getirmeye de devam edeceğiz. Özellikle sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ederek var olan mağduriyetlerin giderilmesi için neler yapılabileceği hususunda çözüm önerileri üretmeye çalışıyor ve gayret gösteriyoruz, göstermeye de devam edeceğiz.” dedi.

“Bölge giderek daha büyük bir ekonomik çıkmaza doğru sürükleniyor”

Sur’da yaşanan çatışmaların bölge ekonomisine çok büyük darbe vurduğunu ifade eden Tanrıkulu, bölgenin giderek daha büyük bir ekonomik bir çıkmaza doğru sürüklendiğini sözlerine ekledi.

Tanrıkulu, “Sur esnafına 3 bin TL yardım yapıldığı ve vergilerin, sigorta primlerinin öteleneceği belirtiliyor. Mağdur olan bir Sur esnafına 3 bin TL'lik yardımla siz onun mağduriyetini gideremezsiniz. 3 bin TL onun kirasını bile karşılamaz. Bizim önerimiz; sigorta primleri ile vergi borçlarının yani devletin alacaklarının silinmesi gerektiğidir. Çünkü esnaflarımız dükkânlarını kapatmak zorunda kalmıştır. Bu işyerlerinde çalışanların tespit edilip en azından asgari ücret düzeyinde yardım yapılması gerekiyor. Bunların yanı sıra Sur’un kenar mahallelerinde vergi levhası çıkaracak durumda olmayan küçük esnafların da tespit edilip gereken yardımda bulunulması gerekir. Bir de Sur’da işyerini ve evini kiraya verip de bu kirayla geçimini sağlayan ailelerin durumu da içler acısı. Şu an geçinemiyorlar. Geçim kaynakları sadece bu kiralardı. Bu olayların başlamasıyla birlikte esnaf orayı terk etti, iş yerlerini kapattı. Evi olan da evini terk etti. Bu ev ve işyeri sahipleri bu açıdan da mağdur duruma düştüler. Bunlar için de gerekli adımların atılması gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Diğer siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarını da ziyaret edeceklerini belirten Sur Sakinleri İnisiyatifi temsilcileri, yaşanan mağduriyetin giderilmesinde yetkili mercilerin kendileriyle istişarelerde bulunmalarını talep ediyor.

İLKHA