Susa

Susa

Susa

26 Haziran 1992 yatsı ezanı yırtıyor,

Gece karanlığını…

Bir Haziran gecesi

Susa sessiz ve sakin,

Gece saf ve duru

Yıldızlar bir başka parlıyor bu gece…

Ay bir başka bakıyor,

Bir başka ışık saçıyor ateş böcekleri;

Çığlığı bir başka bu gece çırçır böceğinin

Müezzin bir başka haykırıyor ezanı…

Gece nelere gebe;

Neler yazacak tarih bu gece!

Susa seması Muhammedi ezanla ayılıyor,

Seyre dalıyor,

Şahit tüm canlılar…

Camiye doğru yöneldi yiğitler, 

Cemaat olmak, bir araya gelmek,

Müsavi olmak,

Omuz omuza,

Yürek yüreğe,

Tek bir vücut gibi;

İbadet etmek tüm âlemlerin Rabbine

Yönelmek

Yalvarmak

Yakarmak

Acziyet

Fakriyet

Aşk ve muhabbetle dolu…

Ve…

Bir başka yerde hareketlilik var.

Bir katliamın,

Tarihe kara bir leke

Tarihin bile baktığında utandığı

Emsalleri gibi…

Hazırlık içinde köle ruhlu

Kendini bilmezler…

Ve bir anda camiyi bastılar.

“Teslim olun” deyip Türkçe konuştular.

Necis bedenleriyle…

Girmişlerdi camiye…

Basmışlardı temiz pak seccadelere…

Cami yine işgal altında

Yine camide

Katliamdan geçirilmek üzere

Müslüman yiğitler var.

Dayanamadı bir yiğit

Haykırdı.

“Allah’tan kork o pis ayaklarla girme camiye”

Anlar mıydı? İnsan kılıklı canavar

“Allah nerede?”

Dayanamadı bir yiğit

Saldırdı.

Oyuna gelmişlerdi.

Ama tarih gebeydi

Bir kere daha doğuracaktı.

Bu akşam mazlumların kanı akacak

Zalimlerin zulmü

Dağa taşa yazılacaktı.

Elleri bağlandı arkadan

Dizildiler duvar dibine...

Tek suçları;

Müslüman olarak yaşayıp

Yaşatmaktı insanları…

Ve işte namlular çevrilmiş

Kara delikli demir parçaları

Kusmaya hazır.

Bir destan yazılıyor bugün

Bir destan!

Teslim olmak yok

Boyun eğmek asla!

İzzeti muhafaza var

Azim var

Kararlılık var

Ölüme kucak açıp

Teslim olmaktansa küfre

Böğürleri

Yürekleri

Göğüsleri

Yuva yapmak var kurşunlara…

Âşıkların

Maşuklarına kavuşmak için

Can atışlarına şahit bugün

Yer ve gök…

Fenafillâh

Fenafi’d da’va

Fenfi’l ihvan olmak var.

Susa buna şahit.

Ve…

Mazlum kanlarına girmeye alışık eller

Çekti tetikleri

Sardı tüm Susa’yı

Tekbir ve salât sesleri

Gök gürledi sanki

Dağ taş inledi.

Gökte yıldızlar bağrıştılar.

Yerde börtü böcekler ağlaştılar.

Karıştı birbirine sesleri

Silah ve tekbirlerin

Boyandı Susa Camisi al kanlara

Yiğitler yerde

Onlar; artık şehit…

Tam on fidan

On cengâver

On fedai

On Allah ve Resul aşığı…

Şehitler ölmez.

Diridirler…

İzzetli ölümü

Zilletli hayata tercih etmişlerdir.

Susa izzetli

Susa aziz

Susa yiğit

Susa

Yüreklerde gül

Yüreklerde rayiha

Yüreklerde aşk

Yüreklerde tutku

Susa

Dillerde ağıt

Gözlerde yaş

Benliklerde direniş

Yarınlarda ümit

Sor.

O geceyi şahitlerine

Evlerine pinekleyenler

Küfre teslim olanlar

Allah’tan değil kullardan korkanlar

Gafil

Sefil, acınacak durumda olanlara değil…

Sessiz sessiz ağlayan

Titreyen, çaresizliğin hüznünü

Yitirmişliğin acısını

Tüm benliklerinde hissedenlere ve bunu

Yaşayanlara sor.

Sor Susa’yı

Yiğitleri sor.

Susa’nın dağına, taşına

Toprağına, göğüne

Camiye sor.

Kapıya, mihraba…

Halılara, duvardaki saate sor.

Takunyalara, tespihlere…

Sor Susa’yı zikirlere, salâvatlara

Kur’an’a, rükû ve secdelere sor.

Secde yerlerine damlayan yaşlara,

Buna şahit seccadeye sor.

Bir gece vakti, insan kılıklı canilerin

Gelişlerini, onları dışarı çıkarışlarını

Kirli ayaklarıyla basışlarını

Rükû ve secde yerlerini çiğnemelerini…

Sor Susa’ya şahit olduğu katliamı…

Ey Susa!

Dillerde destan Susa!

Artık akmıyor gözyaşlarımız

Takılıp kalıyor göz pınarlarında…

Kavurucu ateş olup yakıyor bağrımızı.

Ey Susa!

Vallahi değer İslam,

Verilmeye uğrunda binlerce

Genç, çocuk, yaşlı ve kadın…

Vallahi değer…

Vallahi değer…

Vallahi değer…

(Susa anısına)
İnzar Dergisi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.