Turizmci Ahmet Bozkurt: "Bölge turizmi 6-8 Ekim olaylarından sonra durdu"
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde turizmin özellikle 6-8 Ekim olaylarından sonra duraklamaya başlaması, turizmin sektörel olarak gerilemesine neden oldu.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde turizmin duraklama nedenlerinin başında 6-8 Ekim terör saldırılarının geldiğini dile getiren Turizm İşletmecisi Ahmet Bozkurt, Covid-19 salgınının da dünyayı etkisi altına almasından dolayı turizmde 2020 yılında beklenen rekoltenin gerçekleşmediğini belirtti.
Bölge ve Adıyaman turizmini İLKHA'ya değerlendiren Bozkurt, tarihin en eski yerleşim yeri olan ve birçok medeniyete ev sahipliği yapan Adıyaman'ın, M.Ö 40 bin yıllarına kadar uzanan tarihi serüveninin gün yüzüne çıkarılarak turizme kazandırılması gerektiğini ifade etti.
"Saldırılarından dolayı bölgemiz turizm olarak çok büyük bir yara aldı"
Bölge turizminin durmasında en büyük etkenin Kobani olaylarını bahane ederek 6-8 Ekim'de sokakları ateşe veren, kurban eti dağıtan gençlerin katledilmesine neden olan terör eylemlerinin olduğunun altını çizen Bozkurt, "Bizim durgunluğumuz aslında Covid-19 hastalığından önce başladı. 2014 yılında bölgede yaşanan 6-8 Ekim olaylarıyla turizmin durgunluğu başladı. Çünkü bizler bölgeye hitap ediyoruz. Bölgemizde paket turlar halinde geziler düzenleniyor. Dolayısıyla o günkü terör saldırılarından dolayı bölgemiz turizm olarak çok büyük bir yara aldı. Bu 2017 yılına kadar da devam etti. Turizm sektörüne kendini bağlamış olan birçok arkadaşımız büyük sıkıntılar çekti, ben de bunlardan biriyim. 2018 yılında bölgedeki huzursuzluk bitti, terör olayları sona erdi düşüncesiyle hem bölge hem de Adıyaman olarak 2018 yılına kendimizi çok iyi hazırladık. Bu işle iştigal eden arkadaşlarımız otellerini yeniledi. Maalesef Covid-19 denilen salgın tüm dünyayı sardığı gibi ülkemizi de sardı. Ülke olarak bizlere büyük bir sıkıntı verdi. Bu yıl bu salgından dolayı hem bölge olarak hem İl olarak çok etkilendik." dedi.
"Turizm bacasız sanayidir"
Bugün turizmin bacasız sanayi olduğunu söyleyen Bozkurt, "Sanayide ham maddeyi ithal ediyoruz, mamul hale getirdikten sonra ihraç ediyoruz. Bu şekilde ülke ekonomisine katkı sağlanıyor. Ama turizm böyle değildir. Turizm tamamen hizmet karşılığı ve ülkemize karşılıksız döviz girdisi olan bir sektördür. Onun için turizm ülke için çok önemlidir. Bu hastalık, bu sektörün gelirini önledi. Ama biz ümidimizi kesmedik, halen ümitliyiz. Bugünleri geçireceğiz. Sektör bu duruma düşünce yatırım yapan, borçlarını ödemek isteyen kardeşlerimizin borçları var, şu anda sıkıntıları var. Devletimiz bu konuda birtakım tedbirler aldı ama bunlar yetersiz. Ülke ekonomisine çok büyük katkıları olan bir sektörüz. Bu konuda yatırımda bulunan işletmecilerin geriye dönük ödemelerinde büyük problemler yaşanıyor. Kurumlara, bankalara borçları var. Bankaların tahsilattaki yaklaşımları farklı oluyor. Bundan dolayı devletin bu yatırımcıların geriye dönük ve gelecek olan ödemelerine bir çözüm üretmeleri, bu kardeşlerimize büyük bir katkı sağlayacaktır. Bu konuda bizim nasıl ki sektör olarak ülkemize katkımız çok büyük. Bugün bu hastalıktan dolayı sıkıntıya düşmüşüz. Bu sıkıntılarımızdan dolayı da biz devletimizden, yöneticilerimizden, Sayın Cumhurbaşkanımızdan da talimatlarıyla bu sektörü rahatlatmalarını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
"İlk medeniyet, Mezopotamya'dan dünyaya yayılmıştır"
Bozkurt, "Adıyaman'ın çok eskilere dayanan bir geçmişi var. Yunanlar dünyaya medeniyetin Yunanistan'dan yayıldığını iddia etseler de dünyaya medeniyet Adıyaman'ın da içerisinde olduğu Mezopotamya bölgesinden yayılmıştır. Adıyaman'da yer alan Perre Antik Kent dediğimiz bölge çok önemli bir kent, yaşam alanıdır. Türkiye'nin her köşesindeki tarihi doku bizim için değerleridir. Göbekli Tepe, Mardin'deki tarihi yapılar, Kapadokya'daki yapılarda bizim için bir değerdir. Ancak bizim Adıyaman olarak 40 bin yıllık bir geçmişiz var. Burada yaşam var olmuştur. Şuanda Adıyaman'da bulunan Perre Antik Kent'teki arkeolojik kazaların bitirilerek buranın turizme kazandırılması gerekiyor. Biz bu bölgeyi geçmişiyle ortaya çıkarır turizme kazandırırsak tahminimce Perre, UNESCO listesinde dünyada birinci sırayı alacaktır. Kapadokya'yı, Göbeklitepeyi geride bırakacaktır. Dolayısıyla ülke olarak da Adıyaman olarak da turizmimizi hareketlendirebilmek için buranın bir an önce çalışmalarını bitirip hizmete açmamız ve ziyaretçilere kavuşturmamız lazım. " şeklinde konuştu.
"Adıyaman ulaşımı turizmi olumsuz etkiliyor"
Adıyaman turizminin canlanması için ulaşım imkânlarının geliştirilmesi ve şehrin merkezinin cazibe merkezi haline getirilmesi gerektiğini belirten Bozkurt, "Nemrut Dağı, dünyanın 8'inci harikası, ama ulaşım sıkıntısından dolayı bir cazibeliği kalmamıştır. Bölgeye kültür turizmi için gelen misafirlerimiz daha ziyade yorgunluk olmadan, ulaşımda sıkıntı olmadan, rahat bir şekilde gidip görebilme, gezebileceği arzusundadır. Kapadokya bu şekilde rahat ulaşılabilecek bir yerdedir. Balıklı göl yine aynı şekildedir. Göbekli Tepe, şehre 30 Km mesafededir. Diyarbakır, Mardin yine öyledir. Adıyaman'a gelince Adıyaman'ın ulaşımı çok zordur. Nemrut, merkeze 80 km'dir. Dolayısıyla kültür turizminin geneli orta yaş ve orta yaş üstü insanlardır. Bu insanların bu seyahatteki yorgunlukları oldukça fazladır. İnsanlar heyecanla gidiyor Nemrut turuna. Döndüklerinde yorgun, argın ve bitkin bir şekilde geliyorlar. Bundan dolayı oradaki ulaşımda yaşanan sıkıntıları rahatlatmamız lazımdır." dedi.
"Arkeoloji bölümü Perre Antik Kent alanına taşınsın"
Öğrencilerin sürekli çalışmasıyla alanın daha erken bir şekilde gün yüzüne çıkacağını belirten Bozkurt "Pirin (Perre Antik Kent) hizmete açıldığı zaman bir gecelik geceleme iki veya üç gece olacaktır. Dolayısıyla bu Adıyaman turizmini de ülke turizmine de büyük bir katkı sağlayacaktır. Benim yetkililerden ricam, arkeolojik çalışmaların bir an önce bitirilip burayı hizmete açmalarıdır. Adıyaman Üniversitesi bünyesindeki Arkeoloji bölümü Perre antik Kent'in bulunduğu alana taşınırsa burada öğrenciler hem uygulamalı olarak ders görür hem de yıl boyu burada yapılacak olan çalışmalarla tarihi değerlerimizin gün yüzüne çıkması daha erken bir şekilde yapılmış olur." ifadelerini kullandı.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.