Ahmet YÜCEBAĞ

Ahmet YÜCEBAĞ

Türkiye'nin Enerjiyle İmtihanı ve MEB

Kendisini dünya efendisi olarak görmeye çalışan Trump'ın şovlarıyla gündem olan G7 toplantısı mutabakat sağlanamadan Ticaret savaşının gölgesinde gergin bir şekilde son buldu.

Toplantının yapıldığı sıralarda Çin'in Çindao kentinde Şangay İşbirliği Örgütü şemsiyesinde toplanan ‘'Dünya Liderler Toplantısı'' zirvesi aynı tarihte yapıldı fakat Trump gibi şovmenleri eksik olduğundan gündeme bile alınmamasına rağmen G7'ye karşı önemli alternatif içeren bir toplantıydı.

Güvenlik amaçlı kurulan örgütte ticaret savaşı ihtimaline ve ABD'nin kendi güvenliğine karşı oluşturduğu küresel teröre karşı işbirliği vurgusu yapıldı. Asya devletlerinin çoğunu kapsamakla birlikte Türkiye'nin de diyalog ülkeleri arasında olduğu zirve, İpek Yolunun aktif katılımcı devletlerinden oluşmaktadır.

Türkiye son zamanlarda Asya ülkelerine yoğunlaşmış durumda, Türki Cumhuriyetlerle diyalogla beraber Çin ile işbirliğini arttırmak istemektedir. Son zamanlardaki kur hareketliliği ile gündeme gelen ekonomik krize çözüm umuduyla(!) bir milyon Çinli turist gelmesi bekleniyor. Çin 2018 yılını ‘'Türkiye Turizm Yılı'' ilan etmişti.

Çin, Türkiye ile işbirliği kurarak turist flörtüyle Türkiye'de önemli yatırımlar yapmaktadır. Geçen gün Enerji Bakanı Albayrak'ın açıkladığı ve Türkiye'nin en önemli madeni olan bor madeni ile ilgili ‘Bor Stratejisi' açıklandı ve ortak olarak Çinli Dalian Jinma Şirketi ortak oldu. Cumhuriyetten bu yana özelleştirilmeyen nadir kurumlardan biri olan Eti Maden kontrolünde olan Bor madeni 2017 yılında 2,2 ton satış yapılarak rekor bir rakam gerçekleştirmişti. Ham haliyle oldukça ucuz olan bor'un dünya rezervinin %73'ü Türkiye'nin elinde bulunuyor. Türkiye'nin ‘kazan kazan ‘politikasıyla yürüttüğü Çin politikası, teknolojik boyutuyla ihmal edilmemelidir.

Küresel kurgulara karşı enerji merkezi olmaya çalışan Türkiye yine Azeri doğal gazını Avrupa'ya taşıyan TANAP projesinin açılışını gerçekleştirdi. Enerjinin İpek Yolu olarak adlandırılan projede Türkiye'nin ortaklığı bulunmaktadır. TANAP'ın açılışında ilginç isimler vardı; Sırbistan ve Ukrayna Cumhurbaşkanları ve Kıbrıs Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı çağrılmıştı. Kıbrıs'ın TANAP ile ilgisinin olmadığını düşünmek büyük bir yanılgı olur aksine Akıncı; Doğu Akdeniz'de kurulan kurtlar sofrasına, Sırbistan ve Ukrayna Cumhurbaşkanları ise Rusya'ya ince bir mesaj içermekteydi.

Seçimlere doğru giderken böyle önemli projelerin hayata geçirilmesi ve yanlış bir politika olan ‘yap işlet devret' politikasıyla yapılacak olan Kanal İstanbul gibi dev projelerin yapılacak olması, Türkiye'nin jeopolitik, jeostratejik ve jeoenerjik hattında elini güçlendiren argümanlar arasında olacaktır. Bunların yanı sıra Türkiye'nin küresel oyunlara rağmen Akdeniz'de, Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ilan etmesi ve bunu kabullendirmesi Türkiye'yi Doğu Akdeniz enerji denizinden dolayı tahmin edilemeyecek yerlere taşıyacaktır. EASTMED geçiş güzergahı Türkiye'nin MEB'den geçmesi düşünülmekte fakat Türkiye'nin karasuları tanınmayarak antlaşmaya dahil edilmemektedir. Kıbrıs ve Akdeniz'de de sağlam yere basmalıyız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.