Ramazan ayının son cuma günü, "Dünya Kudüs Günü" olarak idrak ediliyor. Bugün düzenlenen çeşitlik etkinlik ve programlarla "Kudüs" ile ilgili farkındalık oluşturularak, Kudüs'ün Müslümanlar için önemine dikkat çekiliyor.

Dünya Kudüs Günü etkinlikleri, salgından dolayı son iki Ramazan'dır geniş katılımlı olarak kitlesel etkinliklerle idrak edilemiyor.

Tam kapanma nedeniyle sokağa çıkma kısıtlamasında Cuma namazını camide kılan Müslümanlar cami çıkışında İLKHA muhabirine Kudüs ve Mescid-i Aksa ile ilgili duygularını paylaştı.

“Kudüs davası ümmetin, Müslümanların ve insanlığın kanayan yarasıdır”

Kudüs davasının sadece Filistinlilerin değil tüm Müslümanların akidevi bir tevhid davası olduğunu ifade eden HÜDA PAR Midyat ilçe Başkanı İsa Altunkaynak bazı Müslümanların Kudüs davasına kayıtsız kalmasının üzüntü verici bir durum olduğunu belirtti.

Altunkaynak, “Öncelikle Dünya Kudüs Gününün İslam âlemine tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Aslında Kudüs davası ümmetin, Müslümanların ve insanlığın kanayan yarasıdır. Evet tarih boyunca birçok sıkıntı ve badireler atlatmış olan Filistin halkı bizim adımıza, ümmet adına canı ve malı pahasına büyük bir mücadele vermektedir. Ve bizler ne yapıyoruz? Az önce mescitten çıktık, namazdan çıktık. Rabbimize secde ettik. Ve namazdan çıkan Müslümanlar bir röportaj vermekten aciz. Ve biz Filistin’in kurtuluşundan bahsediyoruz. Öncelikle bakış açımızı değiştirmemiz lazım.” Şeklinde konuştu.“Neden Kudüs, neden Aksa!" diye soran Altunkaynak, “Kudüs’e sahip çıkmak sadece Filistin halkının mücadelesi olarak mı görmek lazım. Bu algıyı değiştirmek zorunda olduğumuzu bilmemiz lazım. Bu mücadele tevhidi ve akidevi bir mücadeledir. İlk kıblemiz ve ilk göz ağrımız olan Kudüs işgal altında. Bunun aşılması için birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek ve cesaretimizi toplamak zorundayız. Bugün zalimler, müstekbirler ve siyonistler ve onun hamiliğini yapan Amerika emperyalizmi gücünü bizim dağınıklığımızdan almaktadır.”

“israille normalleşme kesinlikle olmamalıdır”

Siyonistlerin alçakça saldırılarının devam ettiğini belirten Altunkaynak, “Ve son zamanlarda Covid-19 salgınını bahane ederek israille normalleşmeye gidilmeye çalışılmaktadır. Biz bunu şiddetle kınıyoruz. Neyin normalleşmesinden bahsediliyor. Her gün onlarca Filistinlinin şehit edilmesi mi, evlerinin yıkılması mı, yakın bir zamanda Mescid-i Aksa’nın yıkılması ve işgal edilmesi tasarısı mı, normalleşme sürecine katkı sağlayacaktır. Bunu asla ve asla kabul etmiyoruz ve kabul edilebilecek bir şey de değildir. Bu vesileyle Dünya Kudüs Günü sadece bir gün ile sınırlandırılmaması gerekir.”şeklinde konuştu.

“Ebeveynler ailelerine Kudüs bilincini aşılamalıdır”

Ebeveynlerin ailelerine Kudüs bilincini aşılamalıdır diyen Altunkaynak, “Anneler çocuklarını Allah Allah nidalarıyla uyutup Aksa Aksa diye uyandırmaları lazım. Yemek sofralarında Kudüs aşkını, sevgisini ve muhabbetini konu edinmemiz lazım. Gençler sürekli o bilinçle yetişmelidir. Ümmet bu bilinçte olmalı ki Kudüs kurtulsun. Temennimiz, bu şekilde tüm Müslümanlarda siyonistlere karşı bir bilinç oluşması ve bu yolda bir çığır açılmasıdır.”diye konuştu.

“Kudüs’ün ve Filistinlilerin özgürlüğüne kavuşması için dua ediyoruz”

Mehmet Şerif Bayındır, “Her yıl Kudüs Gününde siyonistleri lanetliyoruz. Kudüs’ün ve Filistinlilerin özgürlüğüne kavuşması için dua ediyoruz. Ama bir türlü ne Kudüs kurtuluyor ne de siyonist saldırılar duruyor. Bunun çözümü nedir. Ümmet haline bir bakmalıdır. Ümmetin içinde bulunduğu kötü ahval bunun sebebidir. Bu kötü ahval Müslümanların dininden uzaklaşması ve dini vecibelerini yerine getirmemesidir. Zamanın fitne ve günahlarına bulaşmasıdır. Asıl sebep budur. Eğer ümmet bu ahir zamanda fitne ve günahlarından kendini arındırırsa Kudüs’te kurtulur Filistinlilerde özgürlüklerine kavuşur. Siyonistlerde mağlup olur. İşte bunun için ümmetin silkelenmesi lazım. Bu nedenle otoritelerin, İslami grup ve cemaatlerin bir çaba sarf etmesi gerekir. Yoksa hiçbir zaman Kudüs’ün kurtuluşu gerçekleşmez.” ifadelerini kullandı.

“Kudüs bütün manevi değerlerimizi taşımaktadır”

Selahattin Akkurt ise, “Kudüs zaten şu an işgal altındadır. Bu işgale Müslümanlar razı olmamalıdır. Bu nedenle en güzel şekilde birlik olup tepki verilmelidir. Kudüs ilk kıblemizdir. Ve bütün manevi değerlerimizi taşımaktadır. Bu değeri muhafaza etmeliyiz. Bunu yapmak için Hazreti Ömer ve Selahaddin Eyyübi’nin metodunu uygulamamız gerekir. Müslümanların dağınıklığı da Yahudi lobisine cesaret ve kabadayılığı vermektedir.”dedi.Mehmet Selim Yeşilmen de Kudüs’ün özgürlüğü için duada bulundu.