Hanımefendi okuyucumuz üniversitede okuyan kızıyla ilgili endişesini şöyle dile getiriyor:

“Babası da ben de ihmal ettik. Kızımız sonra dinini filan nasıl olsa öğrenir dedik, çok serbest büyüdü. Lisede zaten bizi hiç umursamaz oldu. Şimdi uzak bir şehirde mühendislik okuyor. Pahalı da oldu ama özel bir yurtta kalıyor. Bir tane halası okuduğu şehre yakın oturuyor. Bir iki defa gitmiş. “Sürekli erkek öğrencilerle birlikte gördüm hem de fazla laubali idiler” dedi. Başımdan sanki kaynar sular döküldü. Aradım, “kızım üniversite ortamı bozuk diyorlar, kızlar erkeklerle geziyormuş aman kendine dikkat et” dedim. “Anne sen kuruntu yapma, burası okul, burada öğrencilerin arkadaşlığı normaldir” filan dedi. Babası kalpten üç sefer ameliyat oldu, yüksek tansiyonu da var. Ona bir türlü nasıl söyleyeceğimi bilemedim. “Kızın ne yapıyor hiç soruyor musun?” diyorum. Benim yanımda telefonla arıyor, para gönderiyor o kadar.

Halası da tam bir felaket tellalı. “Siz onu bana bırakın ben onu terbiye ederim” diyor. Ama o da cahil, sözünü çok bilerek konuşmaz. Onu yurttan eve alsam, gitsem yanında kalsam diyorum, bunun için de hem çok masraf gidecek hem de benim evin düzeni bozulacak. Bilmiyorum, şaştım kaldım..”

Neden sürekli inancımıza vurgu yapıyoruz, neden hep dini referans gösteriyoruz, neden Kur'an, Sünnet, İbadet, Ahlâk ve İslami Bilinç diyoruz. İşte mesela böylesi imtihanlar, bunun cevabı oluyor.

Kızınızın yurtta kalması bir nebze de olsa kontrol sağlar. Ancak en azından kaldığı yurt dikkatli seçilebilirdi. Bu konuda geç kalmış sayılmazsınız.

Onun sadece barınmasıyla değil aynı zamanda şahsiyetinin korunmasıyla da ilgilenen bir yurdu arasanız pekâlâ bulursunuz.

İslami çevrelerin himayesindeki öğrenci evleri ise elbette ki kızınız için daha iyidir.

Kızınızın yanına sizin gitmeniz her zaman mümkün olmayabilir ancak o sadece uzun tatillerde değil, ayda bir gelebilir, geldiğinde onunla daha rahat konuşabilirsiniz veya onun da itibar ettiği birisi ona hikmetli hatırlatmada bulunabilir.

Babasından kızıyla ilgili bir şeyler saklamanın yanlışlığı ise açıktır. Bunu kendisine söylerken nazik bir üslup kullanılsa yeter: “Kızının dersleri maşallah iyi, kendisi tutumlu, düzenli, hocaları da çok memnunmuş. Yalnız okullarında erkek öğrencilerle biraz mesafeli dursalar..”

Bu tarz bir izah dinleyen için daha iyidir. Hatta bu girişten sonra gerçekten kızınızın bu konuda bariz bir aşırılığı varsa onu da dile getirseniz babası, temkinli olacaktır.

Yine bulunduğunuz şehirde veya onunla ilgilenecek bir yakınınızın olduğu bir yerde aynı bölümden varsa, kızınızın oraya geçiş yapmasını da isteyebilirsiniz.

Anne, baba ve akraba olarak kızınızla yakın diyalogda olmanız, onun maddi manevi ihtiyaçlarına koşmanız, onun sürekli sevinç ve sıkıntılarını paylaşmanız, sık sık kendisine güvendiğinizi ifade etmeniz, ona sizin ve çevrenizin nezdinde özel olduğu hissini vermeniz, onu bir sınırda tutmaya yardımcı olacaktır.

Üniversite çağı, gencin fikirle daha fazla meşgul olduğu dönemdir. Onu bilinçlendirecek, ruh verecek, aydınlatacak müspet eserler okusa bahsedilen problem daha kolay aşılacaktır.

Dua bekleriz.