Unutulan tehlike: Gizli tuz tüketimi
Birçok hastalıktan korunmak amacıyla tuzun günde 5 gram tüketilmesi gerektiğini belirten Batman Halk Sağlığı Müdürlüğü, aşırı tuz tüketimini azaltmak için önemli önerilerde bulundu.
Batman Halk Sağlığı Müdürlüğü, 20-26 Mart tarihleri arasında kutlanan Dünya Tuza Dikkat Haftası münasebetiyle tuzun zararlarına dikkat çekti.
Yapılan açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü'nün yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları başta olmak üzere şişmanlık, şeker hastalığı ve bazı kanser türlerinden korunmak amacıyla tüketilmesi gereken tuz miktarını günde 5 gram olarak önerdiği belirtilerek, Bu miktarın yemeklere tuz eklenmeden günlük tüketilen yiyecek ve içeceklerle sağlanması gerektiği ifade edildi.
Türkiye’de yapılan araştırmaya göre kişi başına günde 15 gram tuz tüketildiği belirtilen açıklamada, “Bu miktar günlük alınması gereken tuzun üç katına karşılık gelmektedir. Yediğimiz tuzun büyük bir kısmı satın aldığımız hazır gıdaların içinde gizlidir. Gıdaların etiketlerini kontrol edin ve daha az tuz tüketimi için tercihlerinizi değiştirin. Sağlıklı yaşamak için, özellikle kalp-damar hastalıklarından korunmak için hayatımızdaki, yemeklerimizdeki tuz miktarını azaltmalıyız. Satın aldığımız hazır gıdaların paketlerini kontrol etmeli, içerisindeki Sodyum miktarını bilerek alışveriş yapmalıyız.” denildi.
Aşırı tuz tüketimini azaltmak için şu önerilerde bulunuldu:
-Satın alınan işlenmiş ürünlerin etiket bilgisi mutlaka okunmalı, tuzsuz ya da tuzu azaltılmış ürünler tercih edilmelidir.
-Ambalajlı tüketime sunulan gıdaların içeriği etiket bilgisinden okunmalı ve benzer gıdalarda tuz ve tuz yerine geçen maddelerin miktarları daha düşük olanlar tercih edilmelidir.
-Hazır soslar, atıştırmalık ürünler, tuzlanmış kuruyemişler, turşu ile salamura, balık konserveleri, tuzlanmış, tütsülenmiş ve/veya salamura edilmiş et ve balık ürünleri ile aromalı/aromasız, doğal/doğal olmayan mineralli içecekler yüksek miktarda tuz içermeleri nedeniyle az tüketilmelidir.
-Ambalajlı besinlerin besin etiketinde yer alan mono sodyum glutamat, sodyum nitrat, sodyum bikarbonat, sodyum sitrat, sodyum askorbat vb. tüm sodyumlu bileşiklerin tüketimine dikkat edilmelidir. Çünkü bunlar besinin tuz/sodyum içeriğini artırmaktadır.
-Taze sebze ve meyve tüketimini artırılmalı, fast food tüketimi azaltılmalıdır.
-Tuz oranı yüksek olan kavrulmuş kuruyemişleri değil taze olanları tercih edin Yemek hazırlama, pişirme ve tüketim sırasında ilave edilen tuz miktarı azaltılmalıdır. Hatta besinlerin bileşiminde sodyum bulunması nedeniyle hazırlama ve pişirme sırasında mümkünse tuz eklenmemelidir.
-Tuz tüketimi azaltılmalıdır. Günlük olarak 5 gramı (1 tepeleme çay kaşığı veya1 silme tatlı kaşığı) geçmemeli ve iyotlu tuz kullanılmalıdır.
-Sofrada yemeklere tuz ilavesi yapılmamalı ve sofradan tuzluk kaldırılmalıdır.
-Geleneksel olarak evlerde hazırlanan turşu, salça, tarhana, kurut, yaprak salamurası vb. yiyeceklerin tuz içeriği fazladır. Bu nedenle daha az tüketilmeli ve hazırlarken yüksek miktarda tuz kullanımından kaçınılmalıdır.
-Peynir, zeytin, salamura ürünlerin tuz içeriğinin azaltılması için yemeden ve kullanmadan önce suda yıkama ve bekletme gibi işlemler uygulanabilir.
-Ev dışı beslenmede yemeklerin ve besinlerin içindeki tuz miktarı öğrenilerek mümkünse az tuzlu veya tuzsuz hazırlanması istenmelidir.
-Tuz yerine doğal lezzet arttırıcılar (soğan, sarımsak, baharatlar, limon, sirke, biber, nane, kekik, maydanoz, dereotu, fesleğen vb.) kullanılmalıdır.
-Tuz tüketiminin azaltılması konusunda bir süre ısrarlı davranıldığında, kişinin tuzu azaltılmış beslenme biçimine alışabileceği unutulmamalıdır.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.