Uzmanlardan oruç hakkında uyarılar
Oruç tutanların mutlaka sahura kalkmalarının önemine değinen uzmanlar, sahur yapılmadan oruca başlamanın vücudu ciddi şekilde yorabileceğini belirtiyor.
Ramazan orucu hakkında önemli uyarılarda bulunan uzmanlar, oruç tutulurken dikkat edilmesi gereken hususları açıkladılar.
Uzmanlar, özellikle şeker, tansiyon, parkinson, psikiyatrik, kalp ve kronik böbrek hastalığı olanların kendilerine özen göstermeleri gerektiğine dikkat çekerek, mutlaka sahura kalkılmasının önemine değindiler.
Kızıltepe Devlet Hastanesi Baştabibi Dâhiliye Uzmanı Ömer Acar, "Oruç farz olan ibadetlerimizdendir. Kişi sağlıklıyken oruç tutmalıdır. Kimler oruç tutamaz? Felç riski yaşayan hastalar, şeker ve tansiyon hastaları, inme riski yaşayan hastalar, aktif mide ülseri olan hastalar, parkinson, günlük birden fazla ilaç kullanan kronik hastalar ve psikiyatrik rahatsızlığı bulunan hastalar oruç tutmasınlar. Şeker veya tansiyon hastası günde bir kez ilaç kullanıyorsa ve şeker hastası günde bir kez uzun etkili insülin kullanıyorsa oruç tutabilir. Fakat birden fazla ilaç kullanıyorlarsa şeker ve tansiyon hastalarının oruç tutmamalarını öneririm." dedi.
Geçen yıllarda olduğu gibi bu yılda da Ramazan ayına özel her akşam 21.00-24.00 saatleri arasında çocuk ve dâhiliye branşlarında poliklinik hizmeti vereceklerini bildiren Acar, bu ayın İslam âlemi için sağlıklı ve huzurlu geçmesini Allah'tan diledi.
"Hem iftar hem de sahurda sıvı alımına dikkat etmemiz lazım"
Ramazan ayı sıcak havalara denk geldiği için sağlıklı beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini belirten Özel Kızıltepe İpekyolu Hastanesi Dâhiliye Uzmanı İdris Eminoğlu, şu tavsiyelerde bulundu:
"Ramazan ayı ibadet olmakla beraber aynı zamanda sıcak bir iklime denk geldiği için sağlıklı beslenmeye de dikkat etmek gerekiyor. İbadetimizi yaparken aynı zamanda sağlıklı beslenmek de mümkün olabilmekte. İlk etapta Ramazan ayında hem iftar hem sahurda sıvı alımına öncelikle dikkat etmemiz lazım. Sıvıyla beraber daha çok tok tutacak ve uzun süre açlık hissi doğurmayacak bol lifli gıdalar, kuruyemişler, baklagil sınıfı yiyecekler, proteinden zengin besinlerle beslenmek lazım. Haşlanmış et, süt, yumurta gibi proteinden zengin baklagil sınıfı yiyeceklere dikkat etmemiz lazım. Proteinden zengin gıdalar ve sindirimi daha uzun süren gıdalar tok tutar. Protein ve kısmen yağdan zengin olduğu zaman daha tok tutma ihtimali yüksektir. Karbonhidrattan zengin gıdalar hem şekerin hızlı yükselmesine hem de erken acıkmaya sebep olabilmekte. Bir sonraki öğün gelmeden uzun oruç nedeniyle erken dönemde, öğle ve ikindi vakitlerinde erken acıkmaya sebep olmaktadır."
Ağır şeker, kalp, böbrek yetmezliği, karaciğer ve KOAH hastalarının oruç tutmalarının uygun olmadığını dile getiren Eminoğlu, "Kontrolsüz şeker hastaları veya çoklu ilaç kullanan şeker hastalarının oruç tutmamalarını önermekteyiz. Bunun yanında ağır kalp hastaları, böbrek yetmezlikleri olanlar, karaciğer hastaları, KOAH dediğimiz akciğer hastalıklarının ağır dönemlerinde oruç tutmaları uygun değildir. Bünyelerine zarar vermektedirler. Bu hastalıkları hafif düzeyde taşıyanlar ve ilaçla kontrol altında tutanlar doktorlara danışarak doktorların uygun görmeleri halinde oruç tutabilmektedirler. Bu hastalar oruç tutarken ilaçlarını aksatmamaları lazım. İlaçla beraber bol sıvı tüketmeleri lazım. Sıvı kısıtlanması eğer yoksa bol sıvıyla beraber bu bahsettiğimiz karbonhidrattan daha fakir, proteinden ve liften zengin gıdalarla beslenmeleri lazım. İftarları açarken de aynı şekilde bol sıvıyla açmaları ve yemeği yavaş yavaş yemeleri ve ilaçlarını da aksatmamalarını öneriyoruz." şeklinde konuştu.
"Oruca sahursuz başlamak vücudu ciddi şekilde yorabilir"
Sahurda hem bereket hem de sıhhatin olduğuna dikkat çeken Eminoğlu, "Oruç tutan hastaların da sahuru erken saate çekip, gece 23.00 ve 24.00 gibi yemek yiyip yatmalarını önermiyoruz. Ramazan ayında mutlaka oruç tutacak hastalarımızın ve insanlarımızın sahura kalkmalarını öneriyoruz. Sahursuz oruca başlamak vücudu ciddi şekilde yorabilir. Hem uzun bir açlık dönemine denk gelecek hastalarımızın erken acıkmalarına sebep olmayacak hem de besin ihtiyacı, kalori açısından geri kalmayacaklar. Vücudun ihtiyacı olan besin yönünden de eksik kalmayacaklardır. Mutlaka sahura kalkmalarını öneriyoruz. Çünkü sahurda hem bereket hem de sıhhat vardır. Mümkünse sahur vakitlerinde yemeklerini yiyip yemekten hemen sonra da üstüne yatmamalarını öneriyoruz. Aradan bir saatlik bir zamanın geçmesini öneriyoruz." ifadelerini kullandı. (Mehmet Aslan-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.