VAN - Özellikle doğu ve güneydoğu illerinde Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde dağlarda, askeri bölgelerde yazılan "Ne mutlu Türküm diyene, Türk öğün, çalış, güven" gibi ırkçı söylemler, halkın tepkisine neden oluyor.

12 Eylül 1980 askeri darbesinin kalıntıları olan bu ırkçı söylemlere birçok kesimden tepkiler gelmeye başlarken bir tepki de Van halkından geldi. Bu tür yazıların toplum arasında ayrışmaya ve tahriklere neden olduğunu söyleyen Vanlılar, artık bu gibi yazı ve söylemlere son verilmesini istedi.

Konu hakkında görüşlerini aldığımız Vanlıların, ırkçı yazı ve söylemlere tepkisi şöyle:

"Irkçılık Yapan Bizden Değildir"
Şaban Azdır (Esnaf): "Bunları hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Bu yazılar toplumda bir ayrımcılık meydana getirir. Bu yazıların kesinlikle silinmesini istiyoruz. Dinimizce de bu uygun görülmüyor. Peygamber Aleyhi Selam'ın dediği gibi: "Irkçılık yapan bizden değildir" Irkçılık yeryüzünün en tehlikeli düşüncesidir. Bu yazıların, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da yazılmasının sebebi, sistemdir. Türkiye Cumhuriyeti'nin halkımıza uyguladığı ırkçı politikalardan kaynaklanıyor. Dolayısıyla halkımızı biraz itme ve aşağılama politikasıdır bunlar" dedi.

"Bölge İnsanına Oyunlar Oynanıyor"
Serhat Uygun (Esnaf): "Genelde bir tarafa eğilimli yazıların yazılması, birilerinin yok sayılması, her yerde olduğu gibi: "Ne mutlu Türküm diyene" gibi yazıların, topluma büyük zararların verdiğini düşünüyorum. Bu bölgede, bu insanlar için kesinlikle büyük oyunlar oynanıyor. Ve bu oyunlarda devam edecektir. İnsanlar, ayaklarını sağlam bir şekilde yere basmadıkça, sağlam bir duruşu olmadığı müddetçe bu oyunlar oynanacaktır" ifadelerini kullandı.

"Bunlar Bilinçli Olarak Yazılıyor"
Faruk Adıgüzel (Esnaf): "Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan beri bu yazılar yazılıyor. Tabi insanın kendi aslını inkar etmemesi güzel bir şeydir. Ama bunun yanında bir Kürt çıkıp da "Ne mutlu Kürdüm diyene", ya da bir Laz; "Ne mutlu Laz'ım diyene" demiyor. Bence olmaması daha iyi olur. Bunlar bilinçli olarak yazılıyor. Bazı güçlerin, bölgede kendi hakimiyetini gösterme adına yaptığı politikalardır. Kimliğimizde Müslüman yazıyorsa herkesin bilmesi ve okuması gereken; La İlahe İllallah Muhammeden Resulullah. İşin de bereketli olur, yaşantın da bereketli olur" dedi.

"Bunlar Empoze Edilen Fikirlerdir"
Osman Bürkük (Üniversite Öğrencisi): "Bu gibi yazılar başta diğer ırktan insanları tahrik ediyor. Dinimiz de ırkçılığa karşıdır. Özellikle bu gibi Kürtlerin yoğun yaşadığı yerlerde Türk ırkçılığının yazılması insanların galeyana gelmesine neden olur. Bunlar insanların kafasına empoze edilen bilinçaltı fikirlerinin yansımasıdır."

"Halkın Bunlara Kanmaması Lazım"
Zülküf Burtaşkıray (Üniversite Öğrencisi): "Bugün bu yazılar her yerde var. Dağlara bile bu tür yazılar yazılmış. Önemli olan halkın bu konularda bilinçlenmesidir. Halkın bunlara kanmaması lazım. Biz kanarsak onlar emellerine ulaşır. Aydın kesimlere bu konuda çok iş düşüyor. Gerekirse ev ve dolaşmalılar."

"İnsan, Elinde Olmayan Bir Şeyden Dolayı Övünebilir mi?"
Selami Savaş: (Üniversite mezunu) "Peygamberimiz veda hutbesinde; "Ne Arab'ın Acem'e ne de Acem'in Arab'a bir üstünlüğü vardır. Üstünlük ancak takva iledir. Dolayısıyla takva dışında üstünlüğün kabul ettiğimiz zaman bu üstünlüğü ne derece kabul edersek o kadar İslam'dan uzaklaşırız. "Türk; öğün, çalış, güven" ya da "Ne mutlu Türküm diyene" gibi cümlelerin ne kadar İslam dışı olduğu, ayrıca- çok affedersiniz- ne kadar aptalca olduğu görülüyor. İnsanın elinde olmayan bir şeyden dolayı insan övünebilir mi? Bizler anne babamızı, dilimizi, ırkımızı seçme durumunda değiliz. Bunlardan dolayı övünülmesi aptalca değil mi? Bu yazıların yazılmasının temel amacı, halkın İslam'dan uzaklaştırmaktır. Çünkü bu tip şeyler vahdet bilincini baltalayan şeylerdir. Bu ayrıştırıcı yazıların hiçbir kıymeti yoktur. Bu yazıların da kaldırılmasını temenni ediyorum" dedi. (Fırat Arslan - İLKHA)