Eşi 10 yıl önce vefat ettiğinde 4 çocuğu ile hayat mücadelesine başlayan Gülseren Keskin, çektiği zorluklara rağmen kimseye muhtaç olmamak için yaptığı el işleri ile çocuklarına bakmaya çalışıyor.

Çocuklarıyla beraber kirada oturan fedakâr ve cefakâr anne Gülseren Keskin, çocuklarının İslam ahlakından uzak kalmaması için de ciddi bir çaba içinde olduğunu vurguladı.

Eşi vefat ettikten sonra çocukları büyütürken zorluklarla karşılaştığını belirten Gülseren Keskin, "Eşim 10 yıl önce vefat etti. 4 çocuğum var geçimimi yapmaya çalışıyorum. Dul maaşı alıyorum aynı zamanda halk yardım ediyor bize. Çocuklarımı büyütürken çok zorlandım, elimden geleni yapmaya çalıştım çocuklarıma. Geçimimi yapmak için ayrıca el işi yapıp satıyorum. Örgü, yelek, patik, şal, kazak gibi şeyler yapıyorum. Örnek olarak, yaptığım bir kazağı 50 ila 100 TL arasında satıyorum. Tabi yakınlarım, komşularım bana sipariş veriyorlar. Ben de onların isteğini yapıp kendilerine satıyorum. Muhtaç olmamak için bu çabayı gösteriyorum. Çocukları babasız büyütmek çok zor. Çocuklara hem annelik yapmak hem babalık yapmak zordur." dedi.

Küçük oğlunun imam olmasını istediğini söyleyen Gülseren Keskin, "Küçük oğlum Habib'in imam olmasını ve insanlara İslam'ı anlatmasını istemişimdir. Oğlum Habib ve diğer çocuklarımın hepsinin İslam ahlakı ile ahlaklanmaları ve ibadetlerini aksatmamaları için çaba göstermekteyim. Yavrularım inşallah İslam'dan uzak bir hayat yaşamayacaklar." ifadelerini kullandı.

Gülseren Keskin'in küçük oğlu Habib Keskin ise annesinin kendilerini büyütmek için çok zorlandığı söyleyerek şunları söyledi: "Annem bizi büyütmek için çok zahmet çekti, sıkıntı yaşadı. Ben de büyüdüğümde annem için ev alıp onu geçindireceğim. Çünkü onu çok seviyorum."

İLKHA