Yargıyı Silah Olarak Kullanmak Baskıcı Rejimlerin İşidir

Yargıyı Silah Olarak Kullanmak Baskıcı Rejimlerin İşidir

İslami Sivil Toplum Kuruluşları'nın üye ve yöneticilerine verilen cezalara tepki gösteren TESSEP üyesi Gaziantep İlim-Der, yargının siyasal bir silah olarak kullanılmasının totaliter, baskıcı, halkın hukukuna saygı göstermeyen rejimlerde görülen bir durum

GAZİANTEP - Konya'daki İslami Sivil Toplum Kuruluşları'nın üye ve yöneticilerine Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen 205 yıllık hapis cezasına tepkiler dinmek bilmiyor. TESSEP üyesi Gaziantep İlim-Der, dernek merkezinde düzenlediği basın açıklamasına çok sayıda dernek yönetici ve üyesi hazır bulundu.

Basın açıklamasını okuyan İlim-Der Başkanı Mustafa Özaslan, "16 Ekim 2012 tarihinde Adana 6.Ağır Ceza Mahkemesi savcının istemini az bularak, 23 kişi hakkında haksız bir şekilde örgüt üyeliği cezası verilmiştir. Mahkeme heyetinin başkanı olan şahsın ağzından kaçırdığı itiraf şeklindeki beyanla sisteme entegre olmamış STK'ların faaliyetlerini terör faaliyeti olarak algıladıklarını ve buna göre mahkeme başkanın deyişiyle dernekte aktif çalışmış olmak terör örgütü elemanı olarak ta cezalandırmaya yeterli delil olarak görülmüştür" ifadelerine yer verildi.


İslami STK'lar Yargı Eliyle Yok Edilmek İsteniyor
Dosyada suç olmamasına rağmen sadece mağdur etmek amacıyla insanların cezalandırılmasının hukukun geldiği noktayı gösterdiğini belirten Özaslan, "Devletin yargı organlarını baskıcı ve tek tipçi rejimlerde görülen bir anlayışla sisteme ve rejime muhalif olarak gözüken herkesi yasal faaliyetlerine rağmen yargı eliyle yok edilmek istediği bir durum ile karşı karşıyayız"dedi.


Bu Tür Cezalar Totaliter Rejimlerde Görülür
Yargının, siyasal muhalefetin aleyhine bir silah olarak kullanılmasının hukuk ve halk iradesine saygı göstermeyen rejimlerde görünen bir uygulama olduğuna dikkat çeken Özaslan, "Herkesin siyasal, dini, kültürel ve ideolojik amaçlar için örgütlenme ve çalışma hakkı yoksa o, ülkenin totaliter, baskıcı ve çağdışı bir yönetimle yönetildiği kaçınılmaz olur" dedi.


Böyle Bir Sistemi Kabul Etmemiz Mümkün Değildir
Özaslan, "Şiddete bulaşmamış kişi ve kuruluşların baskı altına alınmaları, faaliyetlerinin engellenmesi tüm olumsuzluklara rağmen yasal ve hayırlı faaliyetlerini sürdürmekte ısrar edenleri, yargı kıskacı ile boğmayı kendine ilke edinen bir sistemi kabul etmemiz mümkün değildir. Kurulduğu günden bu yana halkın tüm yardımına koşan ve manevi ihyayı esas alan, cehalet ve ihtilaf ve fakirlikle mücadeleyi düstur edinen ve halk arasında muteber kabul edilen İslami STK ve üyelerine yine bilinçli bir hukuk garabeti yaşatıldı. Özellikle son zamanlarda İslami STK ve üyelerine yapılan bilinçli engelleme ve sindirme politikası olan bu son yaşanan olayı kabul edilemez olarak görüyoruz" dedi.


Kararın Yargıtay'ca Bozulmasını Ümit Ediyoruz
Cebir ve şiddeti bir araç olarak kullanmayan STK ve üyelerini cezalandıran yargıyı toplum vicdanı olarak mahkûm ederek şiddetle kınadıklarını belirten Özaslan, hukuk garabetinin Yargıtay tarafından bozulmasını ümit ettiklerin söyledi.

Son olarak yetkilileri gereğini yapmaya çağıran Özaslan, "Yetkilileri hukukun gereğini yapmaya, art niyetlilerin kötü emellerini ortadan kaldırmaya, hakka ve adalete davet ediyoruz" dedi. (Şefik Mert- İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.