Susa cami katliamının 28’inci yıl dönümünü geride bıraktıklarını ifade eden Yazar Baran, 26 Haziran 1992 yılında yaşanan bu vahşetin bölgede büyük bir yara olarak tarihe geçtiğini söyledi.

Susa katliamında şehid olan Müslümanların camiye düzenli bir şekilde gittiklerini, onların İslam dinine sımsıkı sarıldıklarını, Allah’ın emirlerini yerine getirdiklerini ve çevrelerine örneklik teşkil ettikleri için şehid edildiklerini belirten Baran, bundan dolayı ‘Susa Şehitlerini’ her anlamıyla anlatmanın çok önemli olduğunu vurguladı.

Bu kapsamda Allah’a hamd ederek hayırlı bir çalışmanın kendisine nasip olduğunu belirten Baran, Susa’da şehid olan kahramanların hayatlarını geniş bir şekilde ele alan ve okunmasında fayda olabilecek bir kitap kaleme aldığını söyledi.

“Susa katliamı bölgede büyük bir yara olarak tarihe geçti”

Susa katliamının bölgede tarihe geçtiğini söyleyen Araştırmacı Yazar Mehmet Baran, “Susa cami katliamının 28’inci yıl dönümünü geride bırakıyoruz. Susa cami katliamı bizim bölgede büyük bir yara olarak tarihe geçti. İnsanlar camide namazlarını kılarken ve ibadetlerini yaparken katledildi. Susa’da özellikle camilerin kapanması noktasında Müslümanlara baskılar söz konusuydu. Fakat Susa’daki gençler camiler kapanmasın diye camilere düzenli gidiyorlardı. İbadetlerinden ve camilerinden geri kalmıyorlardı. Susa katliamında şehid olanlar gündüzleri tarlalarında çalışıp gayret gösteriyorlardı. Katliamın yaşandığı günde aynı bu şekilde hayatlarını sürdürmüşlerdi.” ifadelerini kullandı.

“Şehidlerin yaptıkları hazmedilmediği için camiye baskın yapıldı ve orada şehid edildiler”

Susa katliamında şehid olanların Allah’ın emir ve yasaklarını yerine getirdikleri için şehid edildiğini vurgulayan Baran, şöyle devam etti:

“Susa katliamı, yaz ayının sıcak bir gününde yaşandı. Susa katliamında şehid olanlar katliam günü her zaman yaptıkları gibi yine tarlarında gündüz çalışıp işlerini bitirmişlerdi. Daha sonra camiyi hiçbir zaman ihmal etmedikleri gibi katliamın yaşandığı akşam da ihmal etmeyip camiye gitmişlerdi. Köydeki diğer vatandaşlar evlerinde istirahate çekilirken katliamda şehid olanlar yorgun olmalarına rağmen camiye gitmeyi tercih etmişlerdi. Camide şehid olan kahramanlar sadece namaz kılmayıp orada uzun vakit geçiriyorlardı. İslami sohbetler yapıp ilim tahsis ediyorlardı. Bunlardan ötürü şehitlerin yaptıklarını hazmedilmediği için camiye baskın yapıldı ve orada bulunanlar şehid edildi.”

"Şehid edilenlerin ailelerini benzinle yakmak istediler"

Susa katliamında şehid olanların sadece kendileri değil ailelerinin de hedef alındığını belirten Baran, “Susa katliamı hadisesi üzerine tutuklanmış ve ceza almış bir şahsın verdiği ifadede çok vahşice bir planın da olduğunu görüyoruz. Tutuklanan şahsın verdiği ifadede, şehid edilenlerin ailelerini benzin dökmek suretiyle herkesi öldürüp ortadan kaldırmak istediklerini söyledi. Ama Allah Teâlâ buna müsaade etmedi. Sadece camideki Müslümanları şehid edip paniğe kapıldılar ve arkalarından benzin bidonları bırakıp kaçtılar.” şeklinde konuştu.

“Katliamda şehit olanlar üzerine bir kitap kaleme aldım”

Allah’a hamd ederek Susa’da şehid olanlar için hayatlarını anlatan bir kitap kaleme aldığını belirten Baran, “Haziran ayının 26’sında bu katliam yaşandı. Çok şükür ki Rabbim bize hayırlı bir çalışma nasip etti. Katliamda şehid olanlar üzerine bir kitap kaleme aldım. Kitabı hazırlama sürecinde katliama kurban gidenlerin aileleri, olaya tanıklık eden veya bir şekilde olayla ilgili bilgisi olan kardeşlerimizle görüştük. Katliamın yaşandığı gecede olay yerine ilk gidenlerin nelerle karşılaştığını anlamak için olaya tanıklık edenlerle yine görüştük. Kitabımızda katliamın atmosferini yaşayan ve olaydan sonra oraya gidenlerin dilinden anlatmaya çalıştık. Elde ettiğimiz geniş ayrıntılı bilgileri kitapta bir araya getirmeye çalıştık.” açıklamasında bulundu.

Kaleme aldığı kitaptan okuyucuların istifade etmesinde yarar olacağının altını çizen Baran, son olarak şunları söyledi: “Susa kitabında katliamda şehid olan 10 kahramanın hayatta iken verdikleri İslami mücadeleyi de geniş bir şekilde ele aldık. Şehidlerin İslami ahlakı, verdikleri fedakarlıkları ve tebliğ çalışmaları gibi güzel şahsi özelliklerini biyografi türünden kaleme almaya çalıştık. Bunlardan ötürü bu kitaptan istifade edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.”

İLKHA