M. Zülküf YEL
Yemen'deki insani dram
İslam dünyasının farklı bölgelerinde savaş ve çatışmalar devam ediyor. Kuşkusuz, bu savaşlar en fazla sivilleri vurmaktadır. Savaşlarla beraber ülkelerin bütün kaynaklarının heba olmasının yanı sıra, tüm kurumlar ve alt yapı çökmektedir. Normal şartlarda kolaylıkla erişilen sıradan hizmetler, erişilemez lüks kalemlere dönüşmektedir. Özellikle yetersiz beslenme ve hijyen problemlerinden dolayı, başta çocuklar olmak üzere, birçok insan can vermektedir. İşin en üzücü olan tarafı ise günümüzde tedavi son derece basit olan ve tehdit listesinden çıkmış olan hastalıklardan dolayı bile kitlesel ölümlerin olmasıdır. Bu çağda insanlar, açlıktan veya önlenebilir basit hastalıklardan dolayı ölebilmektedir. Temel hak ve özgürlükler; aranılır özel haklar statüsüne yükselmektedir. Bahsettiğimiz bu coğrafyalardan birisi de Yemen'dir. Öyle bir coğrafya ki; buraya pahalı silahlar kolaylıkla sokulabildiği halde, temel insani ihtiyaçlar sokulamamaktadır. Silah başta olmak üzere, neredeyse her türlü askeri malzeme buralara sokulabildiği halde, mazlumların muhtaç olduğu bir lokma ekmek ve ilaç sokulamamaktadır. Mazlum sivillerin bu halleri yetmiyormuş gibi, savaşan tarafların, sivil hassasiyeti göstermeden yürüttükleri savaş, insan kırımına neden olmaktadır. Özellikle Suudi Arabistan ve müttefiklerinin, savaş adap ve ahlakına sığmayan saldırıları neticesinde bu güne kadar birçok sivil can verdi.
Yemen'den sürekli hastalık nedeniyle ölen sivillerin haberleri gelmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Yemen'de difteri salgını nedeniyle ölenlerin sayısının 72'ye yükseldiğini açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü'nün yayınladığı rapora göre; ülkede difteri salgınının ortaya çıktığı 2017 yılının Ağustos ayından bu yana 72 kişi hayatını kaybetti. Raporda, şüpheli difteri vakasının tespit edildiği kişi sayısının ise bin 193 olduğu belirtildi. Yemen'de 3 yıldır süren iç savaşın yol açtığı açlık ve yoksulluk nedeniyle ülkede kolera ve difteri salgını yüksek seviyeye çıktı. Ülkedeki su ve kanalizasyon arıtma tesislerinin tahrip olması nedeniyle nüfusun yarısından fazlası temiz içme suyu temin edemiyor. Ülkede temiz su temin edilememesi salgınların artmasına neden olan en önemli faktörlerden birisidir. Ülkede kolera nedeniyle 2 bin 200 kişi hayatını kaybetmişti.
Yukarıdaki aktarımlar, kayıtlara geçen resmi ifadelere göredir. Yemen sahasındaki iletişimsizlik, mahrumiyet ve her ölümün kayda geçmesinin imkânsızlığı gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, bu rakamların çok daha yüksek olduğu aşikârdır. Savaş yaşayan bütün coğrafyalar gibi, Yemen için de defaten yapmış olduğumuz çağrıyı yineliyoruz:
Siviller savaşın tarafı değillerdir. Hiçbir şartta sivillere zarar verilmemelidir. Başta can güvenliği olmak üzere, sivil insanların temel hak ve özgürlükleri konusunda gereken hassasiyet gösterilmelidir. Sivillerin yaşadığı yerlere insani yaşam koridoru açılmalı ve hiç kimse bu koridorun işleyişini engellememelidir. Eğer bu seçenek gerçekleştirilmiyorsa, en azından sivillerin tahliyesine müsaade edilmelidir. Tercih hakkı olmayan sivillere karşı İslami ve insani duruş muhafaza edilmelidir. Hiçbir siyasi mülahaza ve kaygı olmadan, herkes sivillere karşı olan sorumluluğunun gereğini yerine getirmelidir.
Görüş ve Önerileriniz için... [email protected]
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.