Batman merkez Pazaryeri Mahallesi'nde 15 Ocak 2017'de evleri yanan Yetiş Ailesi'nde baba Rıfat Yetiş, çocukları Berat, Zuhal ve Serhat çıkan yangın sırasında yaralandı. Yaralılardan durumu ağır olan, yüzü, elleri ve vücudunun birçok yeri yanan Serhat Yetiş uzun bir süre Malatya'da Yanık ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördü.

Aradan geçen yaklaşık 3 yıla rağmen iyileşemeyen Serhat, yüzündeki yanıklardan kurtulabilmek için tüm yetkili ve hayırseverlere seslenerek yardım talebinde bulundu.

Doktorların 'Yaşamaz' dedikleri küçük Serhat 3 ay sonra hayata tutundu

Yangından sonra vücudunun büyük bir bölümü yanan küçük Serhat, Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Ünitesinde tedavi altına alındı. Doktorların "Yaşamaz" dedikleri küçük Serhat, yoğun bakımda 3 ay yaşam mücadelesi verdi. Küçük Serhat, doktorların yoğun çabası ve ailesinin desteği ile yaşama tutunarak 3 aylık tedavisinin ardından taburcu edildi.

Vücudunun büyük bir bölümünde yanık izleri kalan küçük Serhat'ın eski cildine kavuşabilmesi için ameliyat olması gerekiyor. Ameliyat için büyük meblağda maddiyata ihtiyaç duyulduğunu aktaran aile, yetkililerden ve hayırseverlerden yardım talebinde bulundu.

"İyileşip eski halime dönmek istiyorum"

Yaşadıklarını anlatmaya çalışırken kelimeleri boğazında düğümlenen küçük Serhat, "2 yıl önce evimiz yandı. Ben iyileşmek istiyorum. Okula gidiyorum, çocuklar benimle dalga geçiyorlar. Ben tedavi edilip iyileşmek istiyorum. İyileşip eski halime dönmek istiyorum. Eski halimi çok özledim. Doktora gidiyorum, hiçbir tedavi yok. Sadece ilaç yazıyorlar." dedi.

Okulda çocukların kendisiyle alay ettiklerini, bunun da kendisine çok acı geldiğini belirten Yetiş, "Okula gittiğimde çocuklar dalga geçtikleri için okula gitmek istemiyorum. Tedavi olmak istiyorum, artık iyileşmek istiyorum. Hastaneye gidip ameliyat olmak istiyorum. Tüm yetkililere özellikle Cumhurbaşkanı ve Sağlık Bakanlığına sesleniyorum; beni tedavi etsinler, bu halde kalmak istemiyorum. Yüzümün bu halde olmasından dolayı çocuklar alay ediyor benimle. Bu yüzden de çok üzülüyorum. Kimsenin benimle dalga geçmesini istemiyorum. Kimse benimle dalga geçmesin." ifadelerini kullandı.

Oğlu Serhat'ın tekrar eski sağlığına kavuşması için gereken estetik ameliyatlar için yardıma ihtiyaçlarının olduğunu ifade eden baba Fırat Yetiş, bu konuda yetkililerden ve hayırseverlerden yardım talebinde bulunduklarını söyledi.

"Çocuklarımın alevler içinde çırpındıklarını gördüm"

Evlerinin yanma anındaki o dehşeti anlatan Yetiş, "2 buçuk yıl önce gece saat 12.00'den sonra evim yandı. Eşim ve çocuklarımla beraber yatıyorduk. Çocukların annesinin bağırışlarıyla uyandım. Kalktığımda alevler her yeri sarmıştı. Çocuklarımın odasına girdim. Çocuklarımın alevler içinde çırpındıklarını gördüm. Evdeki kızgın ateşten dolayı duvarlar çatlamıştı. Çocukları anneleriyle beraber dışarıya çıkardım. İlk başta yandıklarını anlamadım. Biz dışarı çıktıktan sonra itfaiye ve ambulanslar geldi. Karanlık olduğu için fark edemedik, sonra gördük ki herkesin yanıkları vardı. Ben, çocuklarım Berat, Zuhal ve Serhat yanmıştık. En çok da oğlum Serhat yanmıştı. Oğlum Serhat'ı özel bir hastaneye götürdüler, beni, oğlum Berat ve kızım Zuhal'i ise Batman Bölge Devlet Hastanesine götürdüler." dedi.

"Tek dileğim oğlum Serhat'ın iyileşerek eski günlerine dönmesi"

Oğlu Serhat'ın durumu ağır olduğu için Malatya'ya sevk edildiğini anlatan baba Yetiş, "Malatya'da oğlum bir aydan fazla yoğun bakımda kaldı. Malatya'dan taburcu olduktan sonra gitmediğimiz yer kalmadı. Bütün gerekli mercilere gittik. Bazıları yardımcı olurken, bazılarının da ellerinden bir şey gelmedi. Yardımcı olan ve yardıma vesile olanlardan Allah razı olsun. Tek dileğim oğlum Serhat'ın iyileşerek eski günlerine dönmesini istiyorum. Tedavisi için sadece Antalya'da bir cerrahi doktoru var. Bu tedavi de çok yüksek meblağda olduğu için kendi imkânlarımla yapamıyorum. Orada hem yüz hem de elinde estetik ameliyatı olacak. Orada 3-4 operasyon geçirmesi gerekiyor. Masrafı fazla olduğu için bütçemi aşıyor." şeklinde konuştu.

"Ameliyatı için yüksek meblağda paraya ihtiyaç var"

Oğlunun tedavisi için tüm yetkililere seslenen Yetiş, "Başta Cumhurbaşkanımız ve Sağlık Bakanlığımız olmak üzere tüm yetkili ve hayırseverlere sesleniyorum; Allah rızası için yardımcı olsunlar. Benim ve çocuğumun durumu bellidir. Oğlumun şu anda tedavi olması gerekiyor. Büyüme çağında olduğu için kendisi geliştikçe yüzü daralıyor. Her sabah kalktığımda yastığını, yorganını kan içinde buluyorum. Ameliyatı için yüksek meblağda paraya ihtiyaç var. Oğlumun tedavisi mümkündür ancak imkânımız yok. Benim imkânım olmadığı için tamamıyla yetkili mercilerden destek bekliyorum. Yapabilecekleri bir şeyler varsa yardımcı olsunlar. Oğlum büyüdükçe durumuyla ilgili sorularına cevap bile veremiyorum. Oğlumun bu tedavisinin yapılması şarttır." dedi.

"Bazen 'keşke oğlumun yerinde benim yüzüm öyle olsaydı' diyorum"

Özellikle yüzündeki yanıklardan dolayı her türlü zorlukları yaşadığını söyleyen Yetiş, şunları aktardı:

Oğlum, bir çocuğun ya da bir yetişkinin görmek istemediği zorlukları yaşıyor. Ben oğlumu okula götürdüğüm zaman çocukların tuhaf bakışlarından saklamaya çalışıyorum. Oğlum o tuhaf bakışları görmesin, utanmasın diye oğlumun önüne kendimi koyuyorum. Bazen 'keşke oğlumun yerinde benim yüzüm öyle olsaydı' diyorum. Okula gittiği zaman çocuklar ona yaklaşmıyor, alay ediyor ve dalga geçiyorlar. Oğlum artık dışarı bile çıkmak istemiyor ve bunalıma girmiş durumdadır. Bu haliyle okula gitmemesi gerekiyor. Daha önce eğitimi için evde özel eğitim verileceği söylenmişti. Doktoru da güneşi görmemesi gerektiğini söylemişti. Güneş gördüğü zaman yüzünde kabalıklar oluşuyor. Yüz yanması ve kaşınma oluyor. Evde eğitim görmesi gerekirken, imkânlar olmadığı için eğitimi için okula gidiyor. Okula gittiği zaman çocuklar onunla alay edip durumundan dolayı dışlıyorlar.

"Temenni ediyorum ki yetkili merciler sesimi duyarlar"

Maddi durumlarının yetersiz olduğuna dikkat çeken Yetiş, "Yangın musibetinden sonra yeni çalışmaya başlamışım. Çocuğumun tedavisiyle ilgileniyordum. Daha önce serbest çalışıyordum şimdi özel bir şirkette çalışıyorum. Çalıştığım yerde asgari ücret alıyorum. Asgari ücretle geçinmek bugünün şartlarıyla zordur. Evimiz kira olduğu için 500 TL kira veriyorum. Çocuk ve okul masrafları, mutfak masrafları gibi masrafları zor karşılıyorum. Sosyal Yardımlaşma gelip çocukları alıp giydirip gönderiyor. Kendi çabalarımla ayakta durabilirim de, çocuğumun tedavisini karşılayacak durumda değilim. Çocuğum sağlığına kavuşsun gerisine Allah kerimdir. Benim için birinci iş çocuğumun iyileşmesidir. Çocuğumun normal çocuklar gibi okula gidip dönmesini bekliyorum. Son olarak sesimi duyurduğunuz için size ve yardımcı olacaklara teşekkür ediyorum. Temenni ediyorum ki yetkili merciler sesimi duyarlar." diye konuştu.

İLKHA