YYÜ'de Hayalimdeki Türkiye Konferansı Video
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nin (YYÜ) 30'ncu kuruluş yıldönümü münasebeti ile düzenlenen "Hayalimdeki Türkiye" adı konferansın ikincisi yoğun bir katılımla gerçekleşti.
VAN- YYÜ İlahiyat Fakültesi salonunda düzenlenen konferansa yoğun bir katılım gerçekleşti.
Konferans öncesi kısa bir konuşma yapan YYÜ Rektörü Peyami Battal, her meslekteki insanın görüşlerine yer verilen 'Hayalimdeki Türkiye' adlı konferansın ilerdeki Türkiye'nin şekillenmesinde önemli rol oynayacağını belirterek, "Herkesin bakış açısıyla farklı talepler olacaktır. Ama herkesin en çok muhtaç olduğu nokta geleceğin Türkiye'sinin mutlu, huzurlu ve barış dolu olmasıdır. Belki 10- 15 yıl sonra şu anda bu sıralarda oturan sizler değişik noktalarda, değişik görevlerde olacaksınız. Bunun da geleceğin Türkiye'sini şekillendireceğine ve tüm kesimlere ışık tutacağına inanıyoruz" dedi.
"İnsan Hayal Ettiği Sürece Yaşar"
Konferansa konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Bedri Gencer, ise yaptığı konuşmada, Hayalimdeki Türkiye' başlığının akademik sunumlarından farkı bir başlık olduğunu belirtti. Gencer "Hayalimdeki Türkiye başlığına siyasi düşünen literatürlerde 'Ütopyacılık' diyoruz. Siyasi düşünce tarihinde Eflatun'la başlayan ütopya, dini bir kavram olup yeryüzündeki Cennet'i tarif ediyor. Ütopya aynı zamanda yok ülke anlamına da gelmektedir. İnsan hayal ettiği sürece yaşar. Dolayısıyla bizim gerçekten daha sağlıklı, daha mutlu bir topluma kavuşabilmemiz için çok aktif hayal kurmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.
"Ehlisünnet Velcemaat Terimine Farklı Bir Bakış"
Ehlisünnet velcemaat terimine farklı bir bakış açısı getiren Gencer, "Ehlisünnet velcemaat deyince bugün tamamıyla kelami bir kavram gibi bizim aklımızda kalıyor. Fakat bugün sağlıklı bir toplum faziletli ya da münevver bir toplum deyince ilk aklımıza gelen kavram medeniyet kavramıdır. Medeniyet ise kelime anlamı şehirlidir bizler ise bunu görgü anlamında kullanırız. Bunun ehlisünnet ve cemaat kavramıyla ilişkisine gelince Ehlisünnet ve cemaat kavramındaki sünnet edep demektir. Dolayısıyla edepli toplumları yetiştiren kurumlar ise camilerden çıkmıştır." İfadelerini kullandı.
"İslam'da Dinin İki Boyutu Vardır"
"Medeniyet Medine'nin, Medine Külliyenin, Küllüye Caminin Cami ise Mihrabın etrafında kurulur." diyen Gencer, sözlerini şöyle sürdürdü. "Bir Medine (şehir)yi oluşturan en hayati kurum ise camilerdir. İslam'da dinin iki boyutu vardır. İlim-amel, Teori-pratik yani şeriat- tarikat. Yani dinin ilmine şeriat diyoruz. Ameli pratiğine tarikat yani sünnet diyoruz."
"Bizler Hayatımızı Dini Ve Din Dışı Olmak Üzere İkiye Ayırmışız"
Konuşma ya da yazma adabının besmele hamd salavat olduğunu da hatırlatan Gencer, "Bu onun adabı kabul eldir ama biz din dışı mesele akademik bir konferansta besmele, hamd ve salavatla başladığımızda tuhaf karşılanır çünkü bizler hayatımızı dini ve din dışı olmak üzere ikiye ayırmışız ki en temeldeki yanlışımız bu." diye konuştu.
Konuşmaların ardından YYÜ Rektörü Peyami battal tarafından Prof. Dr. Bedri Gencer'e katılımlarından dolayı plaket verildi. (Murat Dalgın-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.