Dünyaca ünlü(!) Zayn Malik adlı güya Müslüman olan 25 yaşındaki bir şarkıcı şöyle fikirler serdetmiş: “İnsanların dini inançların yalnızca kendilerini ve inandıkları kişi ya da şeyleri ilgilendirdiğini düşünüyorum. Belirli bir yemeği belirli bir şekilde kutsayarak yemek veya günde beş defa aynı dilde dua etmek gerektiğine inanmıyorum. Yalnızca iyi bir insansanız her şeyin sizin için iyi gideceğine inanıyorum. Bunu yalnızca ben ve inandığım şey arasında tutmak istiyorum. Bunun beni hayatta güzel bir şekilde ilerlettiğini düşünüyorum.”

Magazin basını bu filozofane sözler için artık Müslüman olmadığı sonucuna ulaşmış. Sonuç şöyle veya böyle olsun bold yaptığım yukarıdaki birinci ifade Hıristiyanlığı, ikinci bold ifade ise İslam'ı hedef alıyor. Eğer tercüme yanlış değilse adam zaten günde beş defa namaz kılmayıp dua ediyormuş; artık buna da inanmıyormuş. Şayet tercüme yanlış olup Arapça “salat” kelimesi namaz anlamında kullanılıp dua diye tercüme edilmişse, bundan böyle namazın gerekliliğine inanmadığı için magazinciler inkarını fıkha göre doğru söylemiş. Çünkü dua etmemek insanı dinden çıkarmaz. Sonraki sözleri ise zaten laiklerin sürekli kullandığı ve duymaya alışkın olduğumuz türden sözler olduğu için pek önemli değil.  

Peki bu şarkıcıyı niye yazdım: Bu haberi okuyunca aklıma Müslüman olan Fransız Rap şarkıcısı Diam's geldi. 1980 Kıbrıs doğumlu olan bu bayan şarkıcı daha 18 yaşında iken müzik şirketleriyle anlaşmış. 2003 yılında “Brut de Femme” ile inanılmaz bir başarı(!) yakalayıp ilk on listelerini alt üst etmiş. Gittikçe meşhur olup ruhu dingine ermeyen bunalımlar yaşamış. Bir programda  "çok ünlü oldum ama her zaman evde acı ile tek başına ağladım, fanlarımın hiçbiri bunu hissetmedi" demiş.

Bir gün Müslüman bir bayan arkadaşı namaz kılınca o da sözde arkadaşının namazını taklit etmek için secdeye gitmiş. Ne olmuşsa o secdede olmuş. Yaratıcısıyla baş başa kalan Diam's sarsıla sarsıla ağlayıp Allah'a hissettiği yakınlık sebebiyle adeta içini döküp ferahlamış. Namaz yani secde ruhunu adeta onarmış. Derken bu huzur içinde Müslüman olup çarşaf örtmüş.

Doğuştan Müslüman olan Zayn Malik ise artık doğruysa namaza inanmıyormuş. Hani inanıp da yapamıyorum dese ayrı mesele. İnanmamak onu İslam dairesinden atarken Diam's inanarak o daireye girmiş. Ne demiş Diam's “Psikolojik ilaçlar beni tedavi edemedi, İslam'a geçtim.”

Allah imanını/imanlarını koruyup o hayattan kurtarsın. Güzel bir kula tebdil eylesin.

*

Geçen haftaki yazımda bütçe görüşmelerinin Trafik cezalarıyla olan ilişkisini dile getirmiş ve bazı hususlara değinmiştim. Güzel şeyler de oluyormuş bu memlekette. Tekirdağ Emniyet Müdürü Mustafa Aydın'ın kızı, cep telefonuyla trafikte konuşmuş. Bir trafik memuru da ceza kesmiş. Müdür bey bu memuru takdirname ile ödüllendirmiş. Demek ki böyle müdüre ve böyle memura ihtiyaç var ki trafik şuuru, toplumsal bilinçle var olsun. Ama ara ki bulasın.

*

Suudi Arabistan'da geçen ay yani Ekim 24'te Geleceğe Yatırım Girişimi Konferansı yapıldı. Haber olan konferans değil elbet. Haber olan bu konferansa katılan Afrika Ülkelerinden Gabon ülkesinin Cumhurbaşkanı olan Ali Bongo'dan bir aydır haber alınamaması.

Tabi, akla hemen Lübnan Başbakan'ı Hariri'nin rehin alınması olayı geldi. Suudi Arabistan'da bir şeyler oluyor diye basında haberler var. Hariri, Ali Bongo ve Cemal Kaşıkçı… Bütünün parçaları mı parçaların bütün'leşeceği mi söz konusu bilemiyoruz.