"10 yılda bir darbe oluyorsa sistemi elden geçirmek zorundayız"
Bursa'da konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak var olan sistemin değişmesi gerektiğini söyledi.
Bursa'da bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Merinos Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıda, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile bir araya geldi.
Buradaki programda konuşan Süleyman Soylu, Türkiye’nin yakın ve orta zaman dilimi içerisinde büyük badirelerden ve sıkıntılardan geçtiğini ifade etti.
15 Temmuz'un başarılı olması durumunda Fetullah Gülen'in anayasa yazacağını söyleyen Soylu, "Bize iki tane kullanma kılavuzu yazdılar. 15 Temmuz akşamındaki bildirinin son kısmını hatırlayalım. Bildirinin son kısmında bir anayasa vaadi vardı. Memlekete 'yeniden bir anayasa yazacağız' dediler. Yani 3'üncü anayasayı yazacaklardı. 1961 ve 1982 anayasasından sonra bir anayasa daha getirecekler ve bu millete 'efendi' biziz diyeceklerdi. Bu anayasayı da Amerika'da ki meczup yazacaktı. Bu millete maalesef 3'üncü bir gol daha atılacaktı. Ama millet buna müsaade etmedi. Tankların önünde duran bu aziz millet 60 yıllık çete iradesine dur dedi." ifadelerini kullandı.
"Bu ülkeyi ayağı çıplak insanlar kurdu"
"Ülkede 60 yıldır her 10 yılda bir darbe oluyorsa sistemi elden geçirmek zorundayız. Bu ülke artık yoruldu. 'Biz size itibar etmiyoruz, itimat etmiyoruz, biz kendi kurallarımız ile bu ülkeyi yöneteceğiz' deyip üstten bakanlar ve iplerinin nerede olduğunu bilmediğimiz insanlardan yorulduk. Bunların adları değişiyor ama bunların millete vermiş olduğu zillet hiçbir gün değişmiyor. Bu ülkeyi bu millet kurdu. Ayağı çıplak insanlar kurdu. Köylü kurdu, 'Ezan, bayrak' diyen insanımız kurdu. Arktık milletin borusu ötüyor, sizin borunuz değil." dedi.
"7 Haziran'da bizim başımızda sadece bir dert yoktu." diyen Soylu, "Farklı farklı dertler de vardı. FETÖ'den mi, PKK'den mi, DEAŞ'ten mi bahsedeyim? DEAŞ nereden çıktı durup dururken? Paraşütle beraber mi bu coğrafyaya indi? Ne dinimizdendirler ne anlayışımızdandırlar ne geleneklerimizdendirler. Kendi yarattıkları canavarlarla sürekli dünyayı terbiye etmek ve bulundukları yerlerde ki ortaklarıyla beraber onlarla uyumlu hale getirebilmek için ellerinden gelen bütün gayreti ortaya koyuyorlar. Tesadüf müdür ki bugün Almanya'nın bu meselelerle ortaya çıkıp tavır koyma bilmesi? Hayır tesadüf değildir. Gezi olayları ile başaramadıklarını, 17-25 Aralık ile yapamadıklarını, 6-7 Ekim olayları ile başaramadıklarını, şımartıp sahip çıkıp, bir taraftan da terörizme destek olarak başaramadıklarını bugün başka bir mesele ile başarmak istiyorlar." ifadelerini kullandı.
Soylu, "7 Haziran sonrası HDP-PKK, 'biz artık özerklik ilan edeceğiz' dediler. İlçeler belirlediler, Muş Varto'dan başladılar, Cizre'ye, Nusaybin'e girdiler ve her tarafta milleti ürküttüler, korkuttular ve sindirdiler. 'Biz kardeşlik tanımıyoruz, buraların egemeni de hâkimi de biziz' dediler. Korkutarak, sindirerek, kandırarak aldıkları oylar üzerinden bir milletin bin yıllık tarihine ihanet etmeye başladılar." şeklinde konuştu.
"Lice operasyonu devam edecek"
Son 3 ay içerisinde bine yakın sığınağın imha edildiği, Lice Operasyonun ise devam edeceğini söyleyen Soylu, "Lice operasyonu daha yeni başlıyor, devam edecek. Geçen gün Mardin'deydik. Daha başka bölgeler de olacak. Planladık tek tek gidiyoruz. 18 yıldır girilmeyen yerlere giriyoruz. 18-19 yıldır girilmeyen yerler giriyoruz. Güvenlik güçleri o bölgelere girmek istediğinde birileri 'gerek yok' diyormuş. O birileri şimdi cezaevindeler. Devleti, milleti yanıltan, evlatlarımızı yanıltan ve bu ülkede terörle mücadeleyi akamete uğratanlar bugün cezaevindeler." (Mustafa Bikeç-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.