“Seçimleri” sözcüğü yerine; görerek, bilerek ve isteyerek “-çimleri” diye yazdım. Her yere çekilebilecek bir hengâme var. Acayip bir dönüşüm, garip bir değişim yaşanıyor.

Durum için; “seçim” diyecektim olmadı. “Geçim, biçim” diyecektim, oturmadı. “Necasetten taharet” öncesi bir durumu diyeceğim; ama terbiyem tutmuyor.

Bu yüzden “-çim” önellidir; Elazığ'da meşhurdandır; gel çimek. Çimi misin, çim mimisin (yüzmüyor musun)?

Türkiye erken seçim sath-ı mailine girdi. Hatlar karıştı, tanımlar değişti, turfanda şeller gelişti; at izi it izine karıştı; renkler bulaştı; kimi patiler, bir başkası olmaya çalıştı. Tabi ki kafam karıştı.

Durum, Akif'in Köse İmam'ındaki rüyaya benziyor. Adam, izahta zorlandığı rüyasının tabirini almak için hocaya anlatır. Diyalog şöyle:

“-Yemek yiyip yatıverdim, tamam yarıydı gece,/ Bir öyle hayvana bindim ki seçmedim iyice./ -Peki, o bindiğin at mıydı, anlasak, neydi? /Bilir miyim? Yalınız dört ayaklı bir şeydi.../ Katır mı desem / Eşek mi desem? /Öküz mü desem? / İnek mi desem…? /Karşıma, baktım, dikildi..

Kim? / -Bir adam.../ Tanıştınız mı? / O, bilmem tanır mı, ben tanımam.../ Babam mı desem? / Kızım mı desem? / Hasım mı desem? / Hısım mı desem?” derken hoca yorumlar: 

“-Uzatma, sen buluyorsun belânı Allah'tan.../ Bu: Elde bir; yalınız pek seçilmiyor ne zaman.../ Bugün mü desem? / Yarın mı desem? / Uzak mı desem? / Yakın mı desem? / Yazın mı desem? / Güzün mü desem?”

“Gönüllü İttifakın” getirdiği bir “erken seçim” var. Gerek var mıydı? Yoktu; ama özel hesaplar bunu zorunlu kıldı.

Normal şartlarda seçim, 2019'daydı. Hazırlıklar da buna göreydi. Yerel ve genel seçimler ve Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi'nin nihayet bakanlıkları seçilecekti.

Ne oldu? İzah edilemeyen risklerden dolayı, seçimler erken olacak.

Neden mi?

Türkiye'de her seçim veya kritik işlerin arifesinde, iç ve dış mihrakların teşvik ve tahrikiyle terör olayları ve krizler olur. Bu seçim atmosferinde de ciddi sıkıntıların olacağı muhakkak. Gönüllü İttifak (AKP, MHP ve diğerleri) bu sıkıntıları seziyor; işi erkene alıp hasarı en aza indirmek istiyor belli.

İşin içinde, Suriye'den İran'a kadar, dış mihrakların da canlı tutacağı belli olan Kürdistanların durumu da var. Hükümet kanadı, seçimleri bitirip bu işe ayrıca odaklanmak istiyor. Bu hamur, çok su götürür.

Kayyumların; 94 belediyedeki başına buyruk kimi uygulamaları, hükümeti de umutlandırmamış gibi. Doğu'da, hükümetin aleyhine olan ezber bozulmayacak gibi.

FETO operasyonlarının ikinci aşamasının zorunlu olduğu, tehlikenin henüz bitmediği; aksine daha ciddi mücadele gerektirdiği de belli... Küresel desteği deha belirgin olan FETO'nun, teşhis ve tespit edilen PKK'dan daha tehlikeli olduğu açık. Bu işi her vesileyle düyuna bırakan çevresindeki kimi yetkililere rağmen Sayın Cumhurbaşkanı, mücadelede çok kararlı ve haklı.

Sahada sıkıntılar var. Hükümet, hasarı telafi için, tabela partilerini bile yanına alıp taltif edecek. Saha, bunu gösteriyor.

Hep söylüyorum; Türk ve Kürt birliğinin, ümmet olarak yaşama bilincinin yegâne aktörü olan HÜDAPAR gibi bir aktörün, görülmesi ve değerlendirilmesi zorunlu; ama hükümetin ajandasında olmaması garip.

HÜDAPAR, kendisi olarak sahaya inmenin, zaruretine inanmış ve bunun, yakın gelecekte ciddi kazanımlar getireceğinin bilincinde.

FETO ve darbeci sair parafelerin cami yolunda alıp müebbetler verdiği mazlum kader mahkûmları için –af değil, adaletin tecellisi- adına yapılan bir şey yok. Bu mağdurların mahkumiyeti, kamuoyuna mal olmuş bir adalet ucubesi, bir insanlık dramıdır. Ceza verenler, idam cezası almakta ama mağdurları 26 yıldır içerde. Gayretullaha dokunur, mülkün temeli yıkılır.

Halk, dramın giderileceğini umuyor ve bekliyor. İş; samimiyet testinin olmazsa olmazı olmuş bir durumda.

Seçim hesapları, tutar mı göreceğiz ama güçlü bir meçlisin oluşmayacağı ve bunun, çok da önemsenmediği açık.

Manzara şunu gösteriyor:

Genel seçimlerde seçilemeyenler, yerel seçimler ile taltif edilecek. Yerelde aday olamayanlar ise Cumhurbaşkanı Hükümet Sisteminde bakanlık ve bürokrat olabilme vadiyle teselli ve tatmin edilecektir. İpi çekilenlerin, fişi kesilenlerin listesi ise her şey bitikten sonra teşhir ve hatta tein edilecek.

Hijyen için deriz: “Euzubillahi mine'ş-şeytani ve's-siyase”(Üstad) vesselam.