28 Şubat mazlumlarının mağduriyetleri giderilsin
TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, 28 Şubat mazlumlarının mağduriyetlerinin giderilmesi çağrısında bulundu.
Akademya dergisinin Üsküdar'da ve Eyüp'te başlattığı imza kampanyası standında yapılan basın açıklamasında Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, şu an 600'e yakın 28 Şubat mahkûmu ve mağdurunun zindanda ömür tükettiğine dikkat çekerek, mağduriyetlerin giderilmesi çağrısında bulundu.
28 Şubat Darbesi'nin masum insanların özgürlüklerine kast ettiğini anlatan Bıyıklı, "Bizler bu ülkede artık darbelerin olmaması, darbecilerin hayat bulmaması için yapılan bütün çalışmaları destekliyoruz. 28 Şubat ve 12 Eylül hukuksuzluğu sonucunda 15 Temmuz ortaya çıkmıştır. 28 Şubat'ı yaşayan ve o dönemin karanlığına şahitlik eden insanlar olarak bir daha yaşanmaması için demokrasi ve hukuk yoluyla devletimizin yürüttüğü bütün çalışmaları destekliyoruz. Lakin şu an 600'e yakın 28 Şubat mahkûmu ve mağduru zindanda ömür tüketiyor. Bunlar arasında çok değerli yazar ve fikir adamları da bulunuyor. Yıllardan beri yürütülen hukuki çalışmalar şu ana kadar herhangi bir ilerleme kaydedilmemiş ve mahkûmların serbest bırakılması konusunda yol alınmamıştır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bu sürecin sonlanması için talimatları olduğunu biliyoruz. Ancak bürokrasi ya da yargıdaki aksaklıklar dolayısıyla mahkûmlarımızın mağduriyetleri bir türlü giderilmemiştir." dedi.
"28 Şubat darbesi İslami camianın bütün renklerine ve fikirlerine uygulanmıştır"
Cumhurbaşkanının talimatlarının yerine getirilerek mazlumların mağduriyetlerinin giderilmesinin çağrısında bulunan Bıyıklı, açıklamasına şöyle devam etti: "28 Şubat darbesi İslami camianın bütün renklerine ve fikirlerine uygulanmıştır. Rengi ve fikri her ne olursa olsun 28 Şubat'ta haksız yere mahkûm edilen herkesin hukuksuzluğunun sona ermesini talep ediyoruz. FETÖ darbe girişimi bize, 28 Şubat'ta içeri giren kardeşlerimizin 15 Temmuz'da direnenler arasında olduğunu göstermiştir. Bunun en somut örneği şehit Halil Kantarcı'dır. Kantarcı, 28 Şubat mağdurlarının sembol ismidir. Gençliği çalınmış ve ailesi perişan edilmiştir. Fakat aynı Halil Kantarcı FETÖ'cü devlet ve millet düşmanlarına karşı direnmiş ve şehit olmuştur. İçerdeki arkadaşlarımız da eğer 15 Temmuz'da dışarıda olmuş olsalardı meydanlara çıkıp FETÖ'ye karşı mücadele edeceklerdi. FETÖ hukuku, onların 15 Temmuz darbe girişiminde dirençlerini kırmak amacıyla onları mahkûm etmiştir. Süreç sonrasında içeri alınan FETÖ'cü hukukçular şu anda 28 Şubat mağdurlarıyla aynı hapishane ve koğuşları paylaşmaktadır. Bu hâkim ve savcıların verdikleri hükümler yok sayılmalıdır. Bu noktada çalışmalar yapılmaktadır; devamının gelmesini diliyoruz."
"Bin yıl sürecek' denen bu adi darbenin mazlumluğu nesilden nesile geçmemeli"
Mahkûmların ailelerinin de bu zulümden payını fazlasıyla aldığını belirten Bıyıklı, "İçeriye girdiklerinde 3-5 yaşında çocuklarını geride bırakan kardeşlerimizin bugün torunları olmuştur. Dolayısıyla 'bin yıl sürecek' denen bu adi darbenin mazlumluğu nesilden nesile geçmemeli. Bir an önce devletimizi ve yetkililerimizi özgürlük sürecini hızlandırmaya davet ediyoruz. 28 Şubat mahkûmu bütün kardeşlerimizin önümüzdeki Ramazan ve Kurban bayramını aileleriyle ve sevdikleriyle birlikte geçirmelerini temenni ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"Gencecik yaşlarında girdikleri hapishanelerde neden ömürlerini bitirmeleri bekleniyor?"
Akademya Dergisi adına basın açıklamasını, dergi yazarlarından Ekrem Kubilay Karadeniz okudu. "Af değil Adalet istiyoruz!" vurgusunun yapıldığı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"28 Şubat davalarından 20 yıldır hapiste olan bütün mazlumlar bu darbeye direndikleri için hapiste. Darbeye direnmek suç mudur? 15 Temmuz hain darbe girişimine direnen Müslümanlar suçlu mudur? Yazar Sabahattin Arslan, 28 Şubat davaları sebebiyle firariydi. Firariliği boyunca 3 kitap yazdı. Bu kitaplarda 28 Şubat darbesi ile başından geçen trajikomik hadiseleri anlattı. Ama trajedi onun için bitmedi. Geçtiğimiz ay onu da 28 Şubat darbe hukuku aramızdan alarak hapse attı. Sabahattin Arslan 15 Temmuz'da Genelkurmay önünde, Beştepe önünde en önde direnenlerden biriydi. 15 Temmuz'da direnmek suç değilse 28 Şubat'ta direnmek neden suç? Ressam Cihad Özbolat, İktisatçı-yazar Ali Acar, yazar Yılmaz Dalyan, Karikatürist Yavuz Arslan, yazar Cemil Şahin, ressam ve müzisyen Ethem Köylü, İsmail Uysal, İlhan Doğan ve daha niceleri… Gencecik yaşlarında girdikleri hapishanelerde neden ömürlerini bitirmeleri bekleniyor? Akademya dergisi olarak başta genel yayın yönetmenimiz Hayreddin Soykan olmak üzere bütün 28 Şubat mağdurları için yeniden yargılama yolunun açılması, bu konuda bir yasal düzenleme yapılması çağrımızı yineliyoruz. Başlattığımız imza kampanyası ile 2 milyon imzaya ulaşmak amacındayız. Sesimiz duyulana kadar ses çıkarmaya devam edeceğiz." (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.