28 Şubat zulmü son bulsun
MAZLUMDER Ağrı Şubesi tarafından 28 Şubat darbesinin yıl dönümü nedeni ile basın açıklaması düzenlendi.
'28 Şubat Zulmü Son Bulsun!' sloganı ile Ağrı Şubesi binasında Ağrı'da faaliyet yürüten STK temsilcilerinin destek verdiği açıklamada zulmün devam ettiğine vurgu yapıldı.
Basın açıklamasını Ağrı Şube Başkanı Yüksel Aslan okudu.
Aslan açıklamasında, bir teşebbüsün ötesine geçerek fiilen gerçekleşmiş ve milyonlarca insanı etkilemiş bir darbe olan 28 Şubat darbesinin üzerinden 22 yıl geçtiğini, darbenin aktörü olan bazı askerlerin müebbet hapis cezası aldığına vurgu yaparak, "Ne var ki biz halen,‘28 Şubat Zulmü Son Bulsun!’diyoruz." dedi.
"Darbenin 22'nci yılını geride bıraktık"
Aslan açıklamasında, "2018 yılı başından, aynı yılın 28 Şubat’ına kadar her hafta üst üste; sonrasında ise her ayın 28’inde; şubelerimiz, destekçi sivil toplum örgütleri, üye ve gönüllülerimizle; Ağrı'dan İstanbul'a farklı illerde, meydanlarda, cezaevi önlerinde ve dernek salonlarımızda; ‘28 Şubat Zulmü Son Bulsun!’ dedik. 28 Şubat'ın 22. yılını geride bırakırken yeniden yargılama kararlarıyla gündeme gelen bir takım umut verici istisna dışında bu konuda köklü bir adım atılmadığını gözlemledik. Bugün seri halde gerçekleştirdiğimiz açıklama, toplantı ve eylemlerin 20. sini icra ediyoruz.Ve bu 20. buluşmada da duyurmak istiyoruz ki bu sorun, 22 yıldır nice hükümetler, siyasi iktidarlar, güç odakları ve yargı mensupları gelip geçmiş olmasına rağmen halen devam etmektedir. 20 - 25 yılı aşkın süredir cezaevlerinde tutulan darbe mağduru Müslüman siyasi mahpuslar ve bunların aileleri yönünden 28 Şubat hala sürmektedir." ifadelerine yer verdi.
Aileler için bu durumun bin yıldır sürüyormuşçasına devam ettiğinin altını çizen Aslan, "28 Şubat’ın hemen her çevrede darbe olarak adlandırıldığı; bir kısım 28 Şubatçının müebbet hapis cezası aldığı; brifingli ya da paralel yargının elemanları olup kritik mahkemelerde görev yapan hâkim ve savcıların ihraç ve tutuklamalara muhatap olduğu; örgütçülerin başka kişileri örgütçü diyerek soruşturduğu ve cezalandırdığının ortaya çıktığı bu günlerde, dönem yargılamalarına meşru yargılama muamelesi yapmak açık bir zulümdür. Çocukları babasız, anneleri evlatsız bırakan bu sorun matematik hesabıyla 20-25 yıllık bir sorun olarak değerlendirilebilir. Ancak mimarları tarafından bin yıl süreceği söylenen darbenin etkisi mahpuslar ve aileleri açısından, her geçen günün ağırlığı hesaba katıldığında, bin yıldır sürüyormuşçasına devam etmektedir." şeklinde konuştu.
Aslan, "Unutulmasın ki mazlumların ahı bütün siyasi hesapları ve matematik hesaplarını alt üst edecek bir güce sahiptir. Artık hiçbir hesap yapılmaksızın 'brifingli yargı' kararlarıyla hapsedilen mazlumların ve 28 Şubat’ın tahkim ettiği zemine basarak büyüyen 'paralel yargı' kararlarıyla hapsedilen hemen her çevreden mazlumun tahliyesi zorunludur. Brifingli ve paralel yargı dönemlerinin içtihatları ve alışkanlıkları, yargı camiasında kötü bir gelenek başlatmıştır. Bu geleneğin sürdürülmesinden doğan yargı zulümlerinin artık son bulması gerekmektedir." sözleri açıklamasını bitirdi.
Basın açıklamasına, Memur-Sen, Diyanet-Sen, Mustazaflar Cemiyeti, İlim Yayma Cemiyeti, IHH destek verdi.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.