5 soruda grip
Son günlerde yeniden hortlayan domuz gribi (H1N1) birçok soruyu da beraberinde getirdi. İşte 5 soruda grip ile bilmeniz gerekenler…
Mart 2009'da Meksika'da insanlarda hastalık yapan yeni bir grip virüsü (Domuz Gribi) tespit edilmişti ve birçok kişi bu virüs nedeniyle hayatını kaybetti. Tüm dünyayı tehdit bu grip (H1N1) çeşidi, Türkiye’de de görülmeye başlandı. Grip hakkında sıkça sorulan bazı soruların yanıtları ise şöyle;
Grip (influenza) nedir?
Grip, influenza virüsünün sebep olduğu, solunum yoluyla bulaşan bir üst solunum yolu hastalığıdır. İnfluenzanın A, B, C olmak üzere 3 tipi ve birçok alt tipi olmakla birlikte insanlarda mevsimsel olarak sıklıkla görülen İnfluenza A H1N1, İnfluenza A H3N2 ve İnfluenza B tipleridir.
Belirtileri nelerdir?
Grip özellikle ateş/titreme hissi, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, baş ağrısı, ciddi halsizlik ve vücut ağrıları gibi bulgularla kendini gösterir. Grip nezleden daha şiddetli bir hastalığa neden olur. Bazen pnömoni (zatürre) gibi hastalıkları beraberinde getirerek hayatı tehdit eden ve ölümle sonuçlanan şiddete ulaşabilir.
Kimler daha çok risk altındadır?
65 yaş üzerindeki kişiler,· Yaşlı bakımevi ve huzurevinde kalan kişiler,· Astım dahil kronik akciğer ve kalp-damar sistemi hastalığı olanlar,· Şeker hastaları,· Kronik böbrek yetmezliği olanlar,· Bağışıklık sistemi baskılanmış olanlar ile 6 ay- 18 yaş arasında olup uzun süreli aspirin kullananlar. Risk grubunda olanların grip aşı ücretleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından Sağlık Uygulama Tebliği kapsamında karşılanmaktadır. Bu kişiler hekime başvurarak reçete ile eczanelerden aşılarını alabilirler.
Gripten nasıl korunuruz?
1. Hapşırırken ve öksürürken ağzımızı ve burnumuzu kâğıt mendille kapatalım. Kullandığımız kâğıt mendilleri çöpe atalım. Kullandığımız kâğıt mendiller mikrop barındırır, bu mikropların başka insanlara da bulaşmaması için kullandıktan hemen sonra çöp kutusuna atalım.
2. Hasta kişilerle yakın temastan kaçınalım. Sosyal ortamlarda tokalaşmak, sarılmak ve öpüşmekten mümkün olduğunca kaçınalım.
3.Hastalık belirtileri gösteren kişilere bir metreden daha fazla yaklaşmayalım. Grip belirtileri yaşıyorsak diğer insanlara da bulaştırmamak için onlardan uzak duralım.
4. Mikrop bulaşan yüzeylere temas edildiğinde mikrobun yayılımı daha kolaydır. Bu nedenle kirli ellerle gözümüze, ağzımıza ve burnumuza dokunmayalım.
5. Ellerimizi su ve sabunla sık sık en az 15-20 saniye süreyle yıkamak, mikroplardan korunmamıza yardımcı olur. Özellikle öksürüp, hapşırdıktan sonra mutlaka ellerimizi yıkayalım.
6.Vücut direncini artırmak, gribe yenik düşmemek için yeterince uyuyalım, dengeli beslenelim, yeterli sıvı alalım.
7. Grip nedeniyle ciddi hastalık riski taşıyan risk grubu olarak tanımlanan kişilerin aşılanması hastalıktan korunmada önemlidir. Gribe bağlı komplikasyonların önlenmesi, hastalığın hafif geçirilmesi, hastaneye yatışın azaltılmasında en etkili yol aşı ile korunmaktır. Ülkemizin bilimsel verileri değerlendirildiğinde grip aşısının Eylül-Aralık ayları arasında yapılması önerilmekle birlikte, grip mevsiminin Nisan ayı sonuna kadar devam etmesi sebebiyle Mart ayının sonuna kadar grip aşısı yapılabilir. Yumurta allerjisi olanlar (yumurta yediğinde ciddi alerjik reaksiyon geçirenler), geçmişte grip aşısı uygulamasıyla ciddi alerjik reaksiyon geçirmiş olanlar ve 6 aydan küçük bebekler grip aşısı yaptırmamalıdır. Orta dereceli ya da ciddi ateşli bir hastalık geçirmekte olan kişilerin geçirdiği hastalığın belirtileri azaldıktan sonra aşılanmaları daha uygun olacaktır.
Grip oldum ne yapmalıyım?
Yukarıda sayılan risk gruplarındaysanız hemen aile hekiminize müracaat ediniz. Grip geçirdiğinizde belirtileriniz ağırlaşırsa;(Nefes darlığı- Göğüs ağrısı- Bilinç bulanıklığı- Yüksek ateş- Öksürük) Bir hekime başvurun ve tavsiyelerine göre gerekli ilaçları kullanın. Antibiyotikler gribi tedavi etmezler. Bu nedenle hekim tavsiyesi dışında kesinlikle antibiyotik kullanmayın. (M. Salih Keskin – İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.