Batman merkeze bağlı yaklaşık Kayabağı (Basorkê) Köyünün dışında yalnız yaşayan ve kimsesi olmayan Abdullah Arıkul (80) münzevi bir hayatı kendisinin tercihi olduğu söylüyor.

30 haneli ve 400 nüfusu olan Kayabağı köyü dışında, yalnız başına, elektrik ve suyu olmayan tek gözlü bir kulübede hayatını idame ettiren Arıkul, münzevi yaşamı şehrin kalabalığı ve kötülünden emin olmak için tercih ettiğini söylüyor.

Batman merkezde yeğenlerinin olduğunu ve bazen onları ziyarete gittiğini söyleyen Arıkul, toplumdan uzak ve yalnız kalmanın kendi tercihi olduğunu ve böyle mutlu olduğunu da sözlerine ekledi.

Tek başına kaldığını ve sürekli tefekkür ettiğini belirten Arıkul, çevre köy sakinleri tarafından Allah’ın garip ve sevgili bir kulu olarak tanımlanıyor.

Arıkul’un, bugüne kadar hiç kimseye bir zararı olmadığı belirtilen köylülerin en büyük üzüntüsü ise geçmiş yaşından dolayı kendi hizmetini göremiyor olması.

“Tek isteğim; kulübemin bulunduğu tarlanın içinde yapılacak bir tuvalet, banyo ve elektrik ile suyun getirilmesidir.” diyen Arıkul, tüm bu ihtiyaçlarının karşılanacağı küçük bir evinin olmasını hep hayal etmiş bugüne kadar.

“Yaşanan kötülüklerden kaçtım”

Henüz genç olduğu bir dönemde eşinin vefat ettiğini ve ondan sonra bir daha da evlenmediğini belirten Arıkul, “Çocuklarım yok. Köyde ve Batman merkezde kalabileceğim bana ait evler var ama ben burada kalmayı tercih ediyorum. Allah’a çalışanın emeği boşa gitmez. Kötü insanlar buraya gelmekten korkuyor. Yerleşim yerlerinde yaşanan kötülüklerden uzak bir hayat yaşamak için buradayım. Akşamları ben burada uyuyorum. Yılanlar, akrepler ve diğer hayvanlar bana karışmıyorlar.” dedi.

“Devlet ne ki rızık veren Allah’tır”

Hayatın kötülüklerini görüp yalnız yaşamayı tercih ettiğini belirten Arıkul, “Yemek ihtiyacımı hayırsever insanlar karşılıyor. Ben çalışamıyorum ama hayırseverlerin yardımıyla bana bulgur ve pirinç geliyor. Buradan gelip geçen insanlar bazen yemek getirip bana veriyor. Haftanın bir günü Batman merkeze gidiyorum. O günde kardeşimin oğlunun evine gidiyorum. Orada temizlik ve diğer ihtiyaçlarımı gideriyorum. Devletten bir beklentim yok. Devlet ne ki rızık veren Allah’tır. Allah için çalışıp tövbe edin. Dünya hayatı gelip geçicidir.” ifadelerini kulandı.

“20 yıldan fazladır bu kulübede yaşıyorum”

Hiçbir hayvandan korkmadığını dile getiren Arıkul, son olarak şunları söyledi:

“Burada yılanlar, akrepler ve diğer haşereler bana karışmıyorlar. Abdest için 500 metre ileriden su getiriyorum. Eskiden köyde yaşıyordum. Sonradan, köyden çıktım. Şehir merkezinde, insan kalabalıklarının olduğu yerlerde yaşamak benim için sıkıcı. Ben burada yalnız kalmayı istiyorum. Bu zamanın insanları iyi değiller, şeytan onları kandırmış.”  (Mehmet Sait Çelik – İLKHA)