Ağrılılar terör rejiminin yaptığı katliamı lanetledi
Siyonist işgal rejiminin Filistin'de düzenlediği katliamı protesto etmek ve oradaki direnişe destek vermek amacıyla Ağrı'da kitlesel eylem gerçekleşti.
Terör rejiminin Ramazan ayının başından bu yana yaptığı zulüm ve baskınlar sonrasında Mescid-i Aksa'ya saldırmasına yönelik tepkiler artarak devam ediyor.
Bu kapsamda HÜDA PAR Ağrı İl Başkanlığı öncülüğünde, Ağrı Kudüs Platformuna üye tüm STK'ların katılımı ile siyonist terör çetesinin Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırılarına tepki göstermek amacıyla "Kudüs'e Sahip Çık" sloganıyla kitlesel basın açıklaması düzenlendi.
Basın açıklaması öncesi yüzlerce metre uzunluğunda oluşan araç konvoyu ile Ağrı halkı Kağızman Caddesinden başlayarak şehir turu attı.
Düzenlenen şehir turunun ardından halk Ulu Camii avlusunda bir araya geldi.
Burada Filistin ile ilgili seslendirilen marşlar eşliğinde sık sık tekbir getirilerek Filistin halkına destek sloganları atılırken, siyonist rejime ise lanet getirildi.
Ağrı Kudüs Platformu adına kısa bir konuşma yapan İHH Ağrı Temsilcisi Kerem Engin, gerçekleştirilen eylemi küçümseyenlerin olduğunu ve bu tutumun yanlış olduğunun altını çizdi, takınılan tavrın yanlış olduğuna ise Hadis-i Şerif'i dayanak gösterdi.
"Ammar (Radıyallahu Anh)'ın attığı taşın kahrı bizim burada attığımız sloganlarla aynı, eşdeğerdedir"
Açıklamasına, "Bizler sivil toplum kuruluşları olarak maalesef yıllardır bu şekilde ki organizasyonlarla yeryüzündeki tağut ve zalimlere karşı sürekli çağrılarda bulunuyoruz." sözleri ile başlayan Kereme Engin, "Yaptıkları zulümlerin sona ermesi için kahr okuyoruz. Tabi yine kahredeceğiz ve kahr okuyacağız. Çünkü Ammar (Radıyallahu Anh)'ın attığı taşın kahrı bizim burada attığımız sloganlarla aynı, eşdeğerdedir. Bu bir araya gelişleri burunlarını kıvırarak küçük gören, küçümseyen çok sayıda insan var toplumumuzda ne yazık ki. Ama şunu anlamamız gerekiyor ki! Allah Resulü (Aleyhisselatu Vesselam) şöyle buyuruyor, "Bir kötülüğü gördüğünüzde onu elinizle düzeltin, ona gücünüz yetmiyorsa dilinizle düzeltin, ona da gücünüz yetmiyorsa en azından kalbinizle buğz edin." Vallahi, Allah şahit olsun ki biz yeryüzündeki bütün zalimlere karşı bütün mazlumların yanında olmak için elimizin yettiği kadar, dilimizin döndüğü kadar ve kalbimizin buğz ettiği kadar buğz etmeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Enginin konuşması sırasında sık sık tekbir getirildi.
Kerem Engin'in konuşmasının ardından HÜDA PAR Ağrı İl Başkanı Şaban Gökhan basın açıklamasını okudu.
Gökhan basın açıklamasında, Kudüs, Mescid-i Aksa, Gazze, Filistin'de dehşet ve vahşetin yaşandığı mübarek mekanlar olduğunu ve bu mekanların 80 yıla yakın siyonist bir güruhun saldırısıyla karşı karşıya kalan İslam beldeleri olduğunu altını çizdi.
Saldırıların özellikle Ramazan ayına ve 14 Mayıs günü olan işgalin resmen ilan edildiği tarihin yıl dönümüne denk getirildiğini hatırlatan Gökhan, işgalci terör şebekesinin Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya karşı zalimane ve hunharca saldırılarının sürdüğünü belirtti.
Saldırılara rağmen direniş cephesinden müjdeli haberlerin olduğunu ve Kudüs'te direnişin gerçekleştiğini kaydeden Gökhan, "Mescid-i Aksa direniyor, Şeyh Cerrah direniyor, İzzettin El Kassam ümmetin izzetini muhafaza ediyor. Telaviv, Beerşeba, Holon, Aşdod, Aşkelon, Yafa, Lod ve bir bütün olarak siyonistler kendi yaktıkları ateşini içerisinde yanıyor." sözlerini belirtti.
"Kendilerini güvende hissettikleri demir kubbe, Gazze’den atılan füzelerle delik deşik olmuştur, kevgire dönmüştür"
Açıklamasında Şaban Gökhan, "Hamd olsun! Denklem değişmiştir. Direniş, artık işgalci terör rejiminin, siyonizmin ve emperyalizmin anlayacağı dilde konuşacaktır. Direniş, Telaviv’in kalbine atılan füzelerle ve tamamen kendi planları doğrultusunda saati dahi şaşmadan cevap verebiliyor. Bütün dünyaya büyük bir gururla sundukları ve arkasına saklandıkları için kendilerini güvende hissettikleri demir kubbe, Gazze’den atılan füzelerle delik deşik olmuştur, kevgire dönmüştür." ifadelerin altını çizdi.
Gökhan açıklamasının devamında şunları söyledi:
Hamd olsun! Direniş, bugün bütün ambargolara, ablukalara ve normalleşme diye yutturulan bütün ihanet girişimlerine rağmen sanıldığından çok daha donanımlı ve çok daha güçlüdür. Dün taş ile sapan ile başlayan direniş, bugün Telaviv ve siyonistlerin sığındıkları tüm mekânlar direnişin menzili içerisine girmiştir. İnşallah bundan sonra direniş, çok daha güçlü olacaktır Allah’ın yardımıyla. Rabbimiz, direniş erlerinin güçlerine güç, cesaretlerine cesaret katsın. Zalimlerin kalplerindeki endişe ve korkuları artırsın inşallah.
"Kudüs bizimdir ve bir bütün olarak İslam Ümmetinin kalbidir"
Gökhan, "Bütün dünya ve insanlık bilsin ki; doğusuyla batısıyla Kudüs bizimdir ve bir bütün olarak İslam Ümmetinin kalbidir. Ayrıca başkenti Telaviv olan bir devleti tanımadığımız gibi Telaviv Hayfa, Nasıra, Akka, Beerşeba, Netanya, Holon, Aşdod, Aşkelon, Yafa, Lod ve Tiberya şehirleri de Filistinlilere aittir, siyonist rejim sadece bir işgalcidir ve her işgalci gibi günün birinde def olup gidecektir." dedi.
Basın açıklamasının ardından siyonist çete tarafından katledilen Filistinliler için gıyabi cenaze namazı kılındı. Cenaze namazını Ağrı Ulu Camii İmam Hatibi Yılmaz Erdem kıldırdı.
Program kılınan gıyabi cenaze namazının ardından EHAD Ağrı Şube Başkanı Mustafa Sayın'ın yaptığı dua ile son buldu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.