Mehmet EŞİN
Algı ve manipülasyon hokkabazları
Allah Teâlâ insanı hür, akıllı, iyi ile kötüyü birbirinden ayırabilecek yetenek ve kabiliyette yaratmıştır. Rasyonel, gerçekçi ve akıllıca davrandığında kendi başına doğruyu, gerçeği, hakikati ortaya çıkarabilir.
Kötülük ve şerrin kaynağı olan şeytan ve avenesinin insanoğlu üzerinde direk bir etkisi ve yaptırım gücü yoktur. İnsanoğlunun zafiyetlerinden istifade eder, vesvese verir, zihninde korku ve endişeler yaratır, gönlüne ve kulağına yaldızlı sözler fısıldar.
Babamız Âdem’in cennetten ayrılması, imtihan meydanı olan dünyaya gelmesi, fani olana değil bekaya olan zaafiyetini kullanan şeytanın vesvesesiyle olmuştur.
Buna binaen Allah Teâlâ Kur’an’da her daim ‘aklınızı kullanmaz mısınız, düşünmez misiniz…’ uyarılarını tekrarlamıştır.
Hak ve adalet; güzeldir, temizdir, faydalıdır, ahlakidir, fıtrata uygundur, insanı mutlu ve huzurlu kılar. Küfür ve zulüm; çirkindir, kirlidir, zararlıdır, insanı huzursuz eder, fıtratından uzaklaştırır. Normal şartlarda bir insan temiz ve güzel olanı bırakıp zararlı ve çirkin olanı yapmaz.
İşte şeytan ve avenesi değişik yol ve yöntemlerle bunu insana yaptırmaktadır. Bu yöntemlerin isimleri değişse de temel mantık değişmemiştir. İletişim imkânlarının arttığı ve yaygınlaştığı günümüzün modern dünyasında bu yol ve yöntemler çok acımasız bir şekilde kullanılmaktadır. Milyarlarca insanın fikir ve düşünceleri, giyim ve ev tarzları, yemek zevki, siyasi tercihleri, karı-koca ilişkileri… kısaca hayatlarının her alanı tanımadıkları birileri tarafından farkına varmadan şekillendirilmektedir. Hem de herhangi bir zorlamaya tabi tutulmadan kendi istek ve iradeleriyle.
Günümüzün algı ve manipülasyonun fikir babası Yahudi Sigmund Freud’un yeğeni Edward Bernays’dır. Bernays, Freud’un fikirlerinden etkilenmiş, psikianaliz yöntemlerini kitleleri yönlendirmede kullanmıştır.
Bernays’ın yıldızı Amerika Başkanı Woodrow Wilson’un Avrupa’ya demokrasi getirme vaadiyle yürüttüğü 1. Dünya Savaşı’nın propagandasını yürütmüştür. “Demokrasi İçin Güvenli Dünya” sloganıyla yaptığı propagandayla Wilson, Avrupa’da bir kahraman olmuştur.
Bernays, savaş döneminde kitleleri etkileme yöntemlerini savaş sonrasında da devam ettirmiştir. Bunu yaparken ‘propaganda’ deyimini değil de ‘Halkla İlişkiler’ deyimini kullanmıştır.
Freud’un psikianalizinden etkilenerek ‘Rıza Mühendisliği’ adlı yöntemi ortaya çıkarmıştır. Toplumdaki insanlar yanlış kişiye oy verebilir, yanlış şeyi isteyebilirdi. O yüzden inşaları yukarıdan yönlendirmek gerekiyordu.
Siyasi liderlere, kitlelerin haberleri olmadan kendi istekleri doğrultusunda kontrol edilmesi ve düzene sokulması fikir ve yöntemini anlatırken, Amerika’da seri mal üreten fabrikalara da ihtiyaçları olmayan şeyleri almaları için insanları nasıl ikna edeceklerini göstermiştir. Süper marketler zincirleri kurularak insanlar ihtiyaçları olmadığı halde mal almaya başlamıştır. Tüketim çılgınlığı başlamış, günümüzün sadece tüketen insan modeli ortaya çıkmıştır.
Bernays, Freud’un eserlerini Amerika’da yayınlattı. Böylece bu fikirlerin yayılmasını sağladı. Birçok ünlü firma ve şirket, siyasetçiler ve politikacılar Bernays’in yöntem ve taktiklerini şeytani plan ve emelleri için uygulamıştır.
Amerika'daki domuz satışını artırmak için yürüttüğü kampanyayla domuz pastırmasını temel kahvaltı haline getirtti.
En ilginç kampanyası kadınlara sigara içirtmesiydi. O dönemin Amerika’sında kadınların sigara içmesi ayıplanıyordu. Bu da sigaranın satışını olumsuz etkiliyordu. Kendisinden yardım isteyen sigara şirketleri için bir olay tezgâhladı.
New York'ta Paskalya töreninde bir grup sosyetik ve genç kadın kıyafetlerinin içine sakladıkları sigaralarını ‘Özgürlük Meşaleleri’ adıyla yaktılar. Daha önceden haber verilen basın da bu olayı ertesi gün "Bir grup genç kız "Özgürlük” ifadesi olarak sigara dumanı üflüyor’ şeklinde bütün Amerika ve dünyaya servis ettiler. Ardından sigara satışında patlama yaşandı
Bernays, "Bir kadın sigara içiyorsa, bu onun güçlü ve bağımsız olduğunu gösterir” yargısını günümüze kadar devam ettirdi. Ardından Lucky Strike sigarasının tercih edilmesi için kadınların yeşil renkli elbise giymesi için yeşil renkli elbiseleri moda yaptırarak bunu aştı.
1950’de seçimle Guatemela’da işbaşına gelen Albaş Arbenz, muz tarlalarını millileştirdi. Çıkarlarını kaybeden United Fruit Company, Bernays’den yardım istedi. Sosyal demokrat olan Arbenz bir anda Moskova yanlısı bir komünist olarak gösterildi ve Amerikan askeri müdahalesine maruz kaldı. Arbenz, ülkesinden kaçmak zorunda kaldı.
Bernays, 103 yıllık ömründe Coolidge, Wilson, Hoover Eisenhower, gibi başkanların yanı sıra Thomas Edison, Caruso, Nijinsky gibi isimler; General Electric, Procter & Gamble, American Tobacco Company gibi şirketlerle çalıştı. Başkan Coolidge, 1924 seçimlerini kazandırdı.
Günümüzde isimlerini bilmediğimiz perde arkasında nice hakla ilişkiler uzmanı ve daha farklı isim ve sıfattaki Bernaysler toplumumuzu amaç ve hedefleri doğrultusunda şekillendirmeye devam ediyor.
Algı ve manipülasyonlarıyla batılı hak, hakkı da batıl diye gösteriyorlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.