BİNGÖL- Babası Hikmet Artunç'a bir iddiadan dolayı 27 yıl ceza verdiklerini ifade eden Gülten İpek, "Dedem bundan dolayı kalp krizi geçirdi ve vefat etti. Biz kimseye hakkımızı helal etmiyoruz. Babam kalp hastasıdır, gözleri iyi görmüyor. Kadının kocası hâkim olduğu için kadın iddia ediyor, kocası mahkememize giriyor. Daha sonra biz reddi hâkim talebinde bulunduktan sonra hâkim değişmesine rağmen, eski hâkimin arkadaşı bizim mahkememize girdi." iddiasında bulundu.

"Temiz evlatlar yetiştirmiş bir insana, çirkefçe iftara atılması içler acısı bir durumdur"

Mağduriyetlerini her ortamda dile getirmelerine rağmen hiçbir sonuç alamadıklarını söyleyen İpek, "Biz çok acı çektik. Babam eşi benzeri bulunmayan bir insandır. Tüm çocukları kamuda görevlidir. Hepside üst düzey görevdedirler. Böyle temiz evlatlar yetiştirmiş bir insana böyle çirkefçe iftira atılması gerçekten içler acısı bir durumdur." dedi.

"Hâkimin karısı, iki bayan öğretmen arkadaşıyla beraber babama komplo kurdular"

Babasının 7 yıl önce Genç ilçesindeki Atatürk İlkokulu'nda müdürlük yaparken, okulda görev yapan bir hâkimin karısının, iki bayan öğretmenle birlikte babasına çirkin bir komplo kurduklarını belirten İpek, "Sebep ise, bunlar sürekli geç derslere giriyorlar, görevlerini ihmal ediyorlardı. Bir gün öğrenciler babamın odasına geliyorlar ve 'öğretmenimiz 20 dakika oldu gelmedi, eve gidebilir miyiz?' diye soruyorlar. Babam da 'öğretmeniniz izinli değil' diyor ve okulda bayan öğretmenleri aramaya gidiyor. Öğretmenleri sigara odasında sigara içerken görüyor ve neden derse girmediklerini soruyor. Onlarda 'sen bizim işimize karışma' diyorlar ve babam da çıkıp geliyor." ifadelerini kullandı.

"Bütün usulsüzlükler dosyada mevcuttur"

Bayan öğretmenlerin 'sen bizi rencide ettin, bizde bunu sana göstereceğiz' dediklerini kaydeden Gülten İpek, "Bu olaylara birçok öğrenci de şahit olmuş. Dava dosyasında bunların hepsi var. Bu olaydan bir hafta sonra babamın başına böyle bir komplo kuruluyor. Çocukları taciz etmiş diyerek çirkefçe bir olaydan dolayı babam içeride yatıyor. Bütün usulsüzlükler dosyada mevcuttur. Başta çocukların ifadelerini savcılıkta aldıklarını söylediler. Sonra okulda alındığını öğrendik ve ifadede alınmamış. Hepsini bir sınıfa bırakmışlar. Savcı söylemiş kâtip yazmış. Çocuklar diyor ki, biz hiçbir şey söylememişiz." diye konuştu.

"32 şahide rağmen, bir iddiadan dolayı babama 27 yıl ceza verdiler"

18 yaşından küçük çocuğun ifadesi alınırken yasalara uygun davranmadıklarını öne süren İpek, "Kamera kaydının, mağdur avukatının, psikologun olması gerekirdi. Ama bunların hiç biri yapılmıyor. Gerekçe olarak ta diyorlar ki, 'o gün avukatlar baro da eylemdeymiş, kamera bulamamışız, psikolog bulamamışız.' Biz hangi devirde yaşıyoruz? Böyle bir iddia öne sürüyorlar. Çocukların ailelerinden habersiz hastaneye götürüp rapor aldırıyorlar. Çocuklar diyor, 'biz böyle bir şey kesinlikle söylememişiz. Bingöl raporu temiz. Diyarbakır raporu temiz. İstanbul adli tıp raporu da temiz. 32 şahit bizim lehimize ifade veriyor. Buna rağmen bir iddiadan dolayı babama 27 yıl ceza verdiler."şeklinde ifade etti.

"Biz kimseye hakkımızı helal etmiyoruz"

İpek, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: "Dedem bundan dolayı kalp krizi geçirdi ve vefat etti. Biz kimseye hakkımızı helal etmiyoruz. Babam kalp hastasıdır, gözleri iyi görmüyor. Kadının kocası hâkim olduğu için kadın iddia ediyor kocası mahkememize giriyor. Daha sonra biz reddi hâkim talebinde bulunduktan sonra hâkim değişti. Eski hâkimin arkadaşı mahkememize girdi.

"Savcı İ.S. bir mahkemede şahitlik yaptı, diğer mahkeme de iddia makamındaydı"

Zamanın savcılarından İ.S. bir mahkemede şahitlik yaptığı halde, diğer mahkeme de iddia makamındaydı. 6 ay içinde mahkememizi sonuçlandırdılar ve babama hukuksuz bir şekilde 27 yıl hapis cezası verdiler. Söz konusu öğrenciler diyorlar ki, bunlar bizi tatille, parayla kandırmaya çalıştılar. Hâkimin karısı çocuklara demiş ki, 'siz bizim dediklerimizi yaparsanız biz sizi tatillere götürürüz, notlarınızı yüksek veririz. Dediklerimizi yapmazsanız sizi cezalandırırız, notlarınızı düşürürüz.' Çocuklara para veriyorlar. Çocukların kuramayacağı ve kullanamayacağı cümlelerle ifadeleri alınmış. Çocuklar mahkemede tüm iddiaları yalanladılar." şeklinde konuştu.

"Beden öğretmeni, tüm komployu hâkimin karısının kurduğunu söyledi"

Babasına komplo kuran bayan öğretmenlerden Beden Eğitimi Öğretmeni olan Mine Gündüz'ün mahkemeden bir gün önce kendilerinin yanına gelerek, "ben vicdan azabı çekiyorum. Biz sadece okuldan uzaklaştırılmasını istiyorduk." dediğini kaydeden İpek, "Tüm komployu hâkimin karısının kurduğunu söyledi. Karar mahkemesinde ifademi değiştireceğim dedi ama mahkemenin hâkimleri, savcıları ifadesini almadılar." diye belirtti.

"Babamın beraatını talep ediyoruz"

Son olarak yetkililere çağrıda bulunan Gülten İpek, "Dosyamızın tekrar açılmasını, ilgili makamlara rica ediyorum. Tekrar dava dosyası açılsın ve bu acımıza bir son verilsin. Artık tahliye de istemiyoruz, babamın beraatını talep ediyoruz." dedi. (Nihat Kanat/Enis Ağırbaş-İLKHA)