Başbakan Davutoğlu'dan 'Dokunulmazlık' açıklaması
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Merkezi'ni ziyaretinin ardından Dokunulmazlık meselesine değinen Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Gelin mademki meydan okudunuz, ben de 'hodri meydan' diyorum. 506 dokunulmazlık fezlekesini de Meclis'e g
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Merkezi'ni ziyaretinin ardından açıklamalarda bulundu. Dokunulmazlık meselesine değinen Başbakan Davutoğlu, "Gelin mademki meydan okudunuz, ben de 'hodri meydan' diyorum. 506 dokunulmazlık fezlekesini de Meclis'e getirmeye hazırız." dedi
Bir gazetecinin "Geçtiğimiz hafta içerisinde dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda diğer partilerin de tutumunu görmek istediğinizi söylemiştiniz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kendisi dahil bütün dokunulmazlıkların kaldırılmasını önerdi. Bu noktada belirlenmiş bir tutumunuz ve takviminiz söz konusu mu" sorusu üzerine Davutoğlu, diğer partilerin tutumlarını görmek istediğini, bunun bir "samimiyet testi" olduğunu söyledi.
Ülkede yoğun bir terör saldırısı tehdidi söz konusuyken milleti temsil eden milletvekillerinin duyarlılık ve kamu vicdanına hitap eden bir tavır sergilemesi gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, "Maalesef kamu vicdanını zedeleyen, infiale sebebiyet veren bazı tavırlar ve davranışlar bazı milletvekillerinden gelmeye devam ediyor. Merasim Sokak saldırısında, canlarımızı, yüreklerimizi yakan o saldırıda vatandaşlarımızı katleden bir teröristin taziyesine gitmek gibi ve diğer birçok eylem gibi" ifadelerini kullandı.
"Samimiyetsiz tavırları izledik"
AK Parti olarak bu tür eylemler konusunda en başından beri net tavır aldıklarını ve bu tür eylemleri gerçekleştirenlere karşı bütün partilerin de net tavır almalarını beklediklerini dile getiren Başbakan Davutoğlu, "Bu çerçevede partilerin tavırlarına baktığımızda bu tür olaylar karşısında net tavır almak yerine olayı genişleterek ve sanki AK Parti bazı şeylerden çekiniyormuş gibi 'dokunulmazlıkların tümü kalksın' argümanını gündeme getirdiler. CHP bunu söyledi, MHP bunu söyledi, HDP bunu söyledi. Ben bir taraftan partilerin tavırlarını gözlerken diğer taraftan parti kurullarında, yetkili kurullarımızda arkadaşlarımızla, hukukçularımızla sürekli istişare halinde bulunduk. Dün de bu çerçevede Genel Merkez'de istişarelerde bulunduk. Bu samimiyetsiz tavırları izledik" diye konuştu.
"Hodri meydan!"
Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Şimdi huzurunuzda söylüyorum, özellikle de Sayın Kılıçdaroğlu'na hitaben söylüyorum. Bugün yine bunu ifade ettiler. Gelin dokunulmazlıkları hep beraber kaldıralım. Yani bugünkü çağrımız, hiçbir parti ayrımı gözetmeden, şu anda Meclis'te dosya olarak bekleyen 506 dokunulmazlık fezlekesi var, hepsini birden kaldıralım. AK Parti'nin çekinecek hiçbir dosyası yoktur. Hiç çekinmiyoruz. Gelin mademki meydan okudunuz, ben de 'hodri meydan' diyorum. 506 dokunulmazlık fezlekesini de Meclis'e getirmeye hazırız. HDP'liler de yaptıkları kamu vicdanını zedeleyen davranışları sebebiyle yargı önünde hesap versinler, CHP'liler de versinler, MHP'li dosya varsa o da versin AK Parti her zaman bu hesabı vermeye hazır."
"Bütün fezlekelerle alakalı dokunulmazlıkları tek hamlede kaldıralım"
Konuyu dün Genel Merkez'de istişare ettiklerini, bu konuda gerekli adımların atılmasını istediğini hatırlatan Davutoğlu, "Şu an 506 fezleke var. 506 dokunulmazlık fezlekesi var. Buradaki tek sorun bu 506 dokunulmazlık fezlekesinin her birini tek tek ele almamız durumunda bu 4-5 ay Meclis'i kilitleyebilir. Burada da arkadaşlarla bir değerlendirme yaptık. Anayasa Komisyonu Başkanı'mız, nihayetinde Anayasa Komisyonu Başkanlığında değerlendirilecek, kendisiyle de istişare ettik. Bununla ilgili de Anayasa'ya bir geçici madde ekleyerek, şu anda Meclis'e intikal eden bütün fezlekelerle alakalı dokunulmazlıkları tek hamlede kaldıralım." diye belirtti.
"Hodri meydan, herkes hesabını versin"
"Biz hesap vermeye hazırız. Hodri meydan, herkes hesabını versin." diyen Davutoğlu, "HDP'liler de teröre verdikleri destekler dolayısıyla, bir bütün olarak ne kadar dosyası varsa onların da gitsin, bizim de gitsin. Günlerdir 'Teröre karşı omuz omuza verelim' derken ortak bir metne dahi imza atmaktan kaçınan bir partiden bahsediyoruz. Evine gitmekte olan genç, yaşlı, şu veya bu siyasi görüşten, belki onların içinde HDP'ye de oy verenler vardı, belki CHP'ye, MHP'ye, AK Parti'ye de oy verenler vardı eminim. Vefat eden 35 vatandaşımdan bahsediyorum. Geldi bir cani, caniler, hiçbir ayrım gözetmeden onlara bu saldırıyı yaptılar. Böyle bir ortamda hala bazı teröristlerin taziyelerine gidenler varsa hesaplarını verecekler. Dünyanın hiçbir yerinde bir teröristin taziyesine giden bir milletvekili olamaz. Bunu savunan bir siyasi parti olamaz." diye konuştu.
"Hesabı herkes milletin önünde versin"
Davutoğlu, şöyle devam etti: "AK Parti dokunulmazlıklarından kaldırılmasından çekiniyor, yolsuzluk dosyaları var" gibi ithamlar ortaya atıldığını belirten Davutoğlu, "Anladık, tamam hadi 506 fezleke dosyasını birlikte kaldıralım, tek hamleyle. Öyle aylara da sirayet etmesin, sürüncemede kalmasın. Geciken adalet, adalet değildir. Önümüzdeki hafta grup başkan vekillerimize de bu konuda talimatı vereceğim. Siyasi partilerle görüşülecek, bir celsede, Anayasa'ya bir geçici madde ekleyerek şu anda bekleyen bütün dokunulmazlık dosyalarını kaldıralım ve herkes hesabını versin. Biz millete hesap vermekten korkmayız. Çünkü biz son günün hesabına inanmış insanlarız. Her yerde hesap vermeye hazırız. Kılıçdaroğlu günlerdir 'Benimle ilgili olanlar da kalksın...' Tamam, kalksın. Sizinle ilgili olanlar da kalksın, bizimle ilgili olanlar da. Hesabı herkes milletin önünde versin. Bu çağrıma cevap bekliyorum."
"Bu fezlekelerle Meclis'i meşgul etmemeleri lazım"
Dokunulmazlıkların kaldırılması talebinin muhalefet partilerinin talebi olduğunu hatırlatan Davutoğlu, son olarak "Zannettiler ki AK Parti bu talepler karşısında çekinip, diğer dokunulmazlık dosyalarına da dokunulmasını istemez. Biz böyle şantaja falan gelecek parti değiliz. Yola çıkış gerekçemiz belli, işte burada ahilik geleneği içerisindeyiz. Ben bir esnaf çocuğuyum, ahi çocuğuyum. Ahilerin her sabah ettiği duasını ederek, ben sabah başbakanlık görevime başlıyorum, akşam da 'Acaba bugün herhangi birine, herhangi bir şekilde adaletsizlik ettim mi, bir yanlış uygulamada adaletsiz bir şeye sebep oldum mu' diye hesabını kendi kendime vererek, günümü kapatırım. Kul hakkı üzerime geçmesin diye de her an niyaz ederim. Ahilik geleneği budur. İşte şimdi biz göreceğiz bakalım. Sahte meydan okumalar karşısında nasıl tavır takınacaklar. Ama bu fezlekelerle Meclis'i meşgul etmemeleri lazım. Bir celsede, bir oturumda bitirir geçer, gideriz. Cevaplarını akşama kadar bekliyorum. Brüksel'e geçerken, verecekleri cevaba göre de biz tutumuzu biliriz. Onlar ne cevap verirse versin biz bunu Meclis'e götüreceğiz ve onların nasıl bir tutum takınacaklarını da göreceğiz." ifadelerine yer verdi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.