​Batman’da çiftçinin domateslere bulaşan hastalıkla başı dertte

​Batman’da çiftçinin domateslere bulaşan hastalıkla başı dertte

​Batman’da sebze üretimiyle geçimlerini sağlayan çiftçiler, domateslere bulaşan hastalık nedeniyle başlarının dertte olduğunu söylediler.

Batman merkeze bağlı belde ve köylerde çiftçiler, bu yıl yetiştirdikleri domateslerin veriminin düşük olduğunu bu nedenle birçok üreticinin zarar ettiğini ifade ettiler.

Sebze ekimiyle geçimini sağlayan çiftçilerden Eşref Aslan, domatese bulaşan hastalık nedeniyle neredeyse hiç verim alamadıkları domateslerinin hepsinin kuruduğunu belirtti.

20 yıla aşkındır çiftçilikle uğraştığını belirten Aslan, “Eskiden tütün ekimi yapıyorduk tütün bittikten sonra mısır ekiyorduk o da bittikten sonra şimdi domatesle uğraşıyoruz. 4-5 yıldır domateslerimizde görülen bir hastalık var. Bu hastalık domatesin köküne zarar verir ve domatesi kupkuru yapar, domates halsiz kalır ve kurur. Tarım İl Müdürlüğü buna bir çözüm bulabilir. Mesela bize jelatin verebilir. Ya da ilaç yardımında bulunabilir. Mühendislerini gönderebilir. Mühendisler kravatlı geliyor kravatlı gidiyor. Hiçbir şekilde müdahale etmiyorlar. Mühendisler geldiğinde ayaklarında çizme olsun o çizmeleri görelim ki bilelim bizim için gelmişler. Bize bir çözüm bulmaya gelmişler. Mesela şu an kuyularımız kurumuş durumda hiçbir şekilde yardım edilmiyor. Sadece televizyonlar da görüyoruz. Biz çiftçilere yardım ediyoruz. Bunu verdik şunun yaptık ama biz çiftçi olarak ne mühendislerini ne ilaçlarını hiç şey görmedik.” dedi.

“Tarım Müdürlüğü bize yardımcı olmuyor”

Böyle gider ve destek verilmezse çiftçiliği bırakmak zorunda kalacaklarını söyleyen Aslan, “Bu sene tüm varımızı domatese koyduk. Domateslerimiz hastalıktan dolayı kurudu. İlacını, gübresini her şeyini yapmamıza rağmen kurudular. Devlet bize bir çözüm, bir çare bulursa destek olursa sebzemizi hale götürdüğümüz de para ederse haliyle diğer sene göre daha fazlasını ekeriz. Ama ben cebimden yatırırsam ve bir destek bulamazsam zarar edersem haliyle çiftçiliği bırakmak zorunda kalacağım. Bu hastalığa 'mantar' diyorlar. Mantar ilacı alıyoruz ama hiçbir faydası yok belki de bu ilaçlar güvenli de değildir. Merdiven altında üretilen ilaçlarda olabilir bilemiyoruz. Biz kendimiz tarım ilaçlarının satıldığı yere gidiyoruz, soruyoruz. Oradakiler de bize bu ilaçları öneriyor alıyoruz. Hiçbir şekilde bu ilaçlarla ilgili bir bilgimiz yok nerde üretilmiş nasıl üretilmiş bilemiyoruz ve aldığımız bu ilaçlarda işe yaramıyor.” ifadelerini kullandı.

Aslan, “Tarım İl Müdürlüğünden gelseler bu domateslerin halini görseler bize bir çözüm üretirler zaten onların görevi çözüm üretmektir. Görevi kravatlı olarak gelip bize hiçbir çare bulmadan gitmek değildir. Ayrıca canavar otu (gûrik) yaklaşık 4-5 yıldır çıkmış. Gittikçe artıyor, azalma yok. Bizde nedenini bilmiyoruz. Bize buğday, biber, patlıcan ekin diyorlar ekiyoruz. Durum yine aynıdır. Naylon kaplama yapın, böylece toprak format ediliyor yenileniyor diyorlar bu uygulama da dönüm başı 600 lira gidiyor buna da gücümüz yok. Gübrenin torbası 75 lira olmuş. İlacımızı, tohumumuzu, gübremizi, naylonumuzu alsak sürekli yemeden bu işe yatırırsak bu sefer de bize bir şey kalmıyor.” diye konuştu.

İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.