Bingöl bağımsız milletvekili adayı Sait Şahin, beraberindeki heyetle seçim çalışmaları kapsamında Bingöl'ün Solhan ilçesine bağlı köylere bir dizi ziyaretlerde bulundu. Şahin ve beraberindekiler, gittikleri köylerde bulunan hasta ve yaşılırı da evlerinde ziyaret etti.

Köylüler ile bir araya gelen ve sorunlarını dinleyen Şahin, seçime bağımsız olarak girmelerinin nedenlerini anlattı. Meclise girmeleri halinde yapacakları çalışmalar ile ilgili konuşan Şahin, köylülerden 7 Haziran Genel Seçimleri için destek istedi.

"Partilerin Manevi kalkınma ile ilgili projeleri yok"

Mecliste söyleyecek sözlerinin olduğunu vurgulayan Şahin, “Toplumumuz maneviyatından, ahlaki ve insani değerlerinden uzaklaştırılmaktadır. Biz bu yangını görüyoruz. Bu yangını birilerine göstermek istiyoruz. Ülkenin başında olan siyasetçilere ve Mecliste olan partilere bizler bunu duyurmak istiyoruz.  Partiler seçim beyannamelerini yayınladılar. Hiçbir partinin 'manevi bir kalkınma planı gerçekleştireceğiz, manevi kalkınma projeleri geliştireceğiz, neslimizi maneviyat üzerinden yeniden inşa edeceğiz' diye bir derdi yok. Herkes 'nasıl bir oy fazla alırım' onun hesabını yapıyor. O açıdan diyoruz ki, Türkiye genelinde söyleyecek sözümüz var.” dedi.

"Mecliste İslam’ın sesi olacağız, adaletin sesi olacağız"

Mecliste İslami muhalefetin sesi olacaklarını belirten Şahin, "Bakın Müslüman bir ülkede yaşıyoruz. Bu halkın dini İslam’dır, bu halk Müslüman’dır, Meclis İslam’ın sesinin olmadığı bir Meclise döndü. Geçenlerde vahşice öldürülen bir kızımız vardı. Mecliste onun için Fatiha okundu ama Fatiha Meclis tutanaklarında x olarak kayda geçti, bilinmeyen bir dil olarak kayıt altına alındı. Yani Mecliste bilinmeyen bir şey okundu. Müslümanların olduğu ülkenin Meclisinde Fatiha okunuyor bu kayıtlara x olarak geçiyor. Yani Mecliste okunan Fatiha’yı kayıtlara ismiyle geçiremediğimiz bir ülkeye döndük.

Zina kanunu çıkarıldı. Resmi evlilik yapmadan dini nikah kıyıldığı zaman nikahı kıyan imam da suçludur, nikahları kıyılanlar da suçludur, şahitlik yapanlar da suçludur. Haklarında suç duyurusu bulunanlara ceza verilecek ama arkadaş birlikteliği bu ülkede serbesttir. Dini nikahlı olanlar suçludur, haklarında suç duyurusu bulunmuş ihbar edilmişler ise o dini nikahlı evli çift ceza almamak için savcının yanına gittikleri zaman şunu söylemek zorunda kalıyorlar: Biz arkadaşız, arkadaş olarak yaşıyoruz. Yani Müslüman bir ülkede arkadaş olarak zina yapabilirsin ama dini nikahlı olarak yaşayamazsın çünkü bu ülkede bu suçtur. Bu nedenle ülkede fuhuş yayıldı. Onun için değerli büyüklerim Mecliste İslam’ın sesi olacağız, adaletin sesi olacağız.” ifadelerini kullandı.

"Oy musluklarını biraz kapatın ki Bingöl hizmet görsün"

Çevre iller hizmet görürken Bingöl'ün ise her zaman mahrum bırakıldığını dile getiren Şahin, "Bingöl’ün bir Kalkınma Bakanı var. Bingöl’ün dışında bütün çevre illerde Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu var. Kalkınma Bakanlığına bağlı ama Bingöl bu kapsam dışında bırakılmış.  Bingöl’ün yolları maalesef içler acısı halde,  ilçelere gidiyoruz köy yollarına dönüşmüş. Bingöl’ün bir devlet hastanesini bitiremediler, neden çünkü Bingöl hep çantada keklik oy vermiş, gözü kapalı oy vermiş. Bakın geçen gün Bingöl’e başbakan geldi. Ben konuşmasını takip ettim Bingöl’de yaptığı konuşmaya bakın, Elazığ’da yaptığı konuşmaya bakın. Bingöl’de yaptığı konuşmalar gönle hitap eden konuşmalar ama Elazığ’da diyor ki size 5 tane müjdemiz var. Yüksek Hızlı Treni Elazığ'a getireceğiz, Ağın’ın köprüsünü yapacağız, Sorsor Deresini ıslah edeceğiz, Elazığ Ovasını tarım alanına çevireceğiz, Stadyum yapacağız diye 5 tane müjde verdi. Şimdi Elazığ’la Bingöl’ü kıyasladığımız zaman müjdelenmesi gereken il Elazığ mıdır, yoksa Bingöl mü müjdelenmesi gereken bir ildir. Bingöl’ün tam göbeğinden dere geçiyor o derenin ıslah edilmesi gerekirken Elazığ’ın kenarındaki derenin ıslah müjdesini veriyor. Bingöl’ün merkezindeki derenin ıslahından konuşmuyor. Değerli kardeşler biz de diyoruz ki, oy musluklarını biraz kapatın ki Bingöl hizmet görsün.” şeklinde konuştu.   (İLKHA)