"Bingöl’ün geleceği organik hayvancılıktadır"
Prof. Dr. M. Rıfat Vural, Bingöl’ün mera ve otlaklarıyla hayvancılık için çok ideal bir yer olduğunu belirterek, Bingöl’ün geleceğinin organik hayvancılıkta olduğunu söyledi.
Bingöl Üniversitesi ile Fırat Kalkınma Ajansı ortaklığıyla Bingöl Üniversitesi’nde "Bingöl Yöresinde Tarım ve Hayvancılığın Geleceği" konulu bir panel düzenlendi.
Bingöl Üniversitesi Enstitüler Konferans Salonu’nda düzenlenen konferansa Bingöl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Olgun, Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdurrahman Gül, Ziraat Odası Başkanı Mustafa Karaaslan, Fırat Kalkınma Ajansı Bingöl Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü İsa Telimen, kurum müdürleri, akademisyenler, tarım ve hayvancılık sektöründe faaliyet gösteren üreticiler, öğrenciler ile çok sayıda davetli katıldı.
Yoğun ilginin gösterildiği panelin Moderatörlüğünü Ziraat Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Kağan Kökten yaparken, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. M. Rıfat Vural, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü’nden Prof. Dr. Hayrettin Kendir ve yine Ankara Üniversitesi’nin Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nden Prof. Dr. Mükerrem Arslan da konuşmacılar arasında yer aldı.
Panelin açılış konuşmasını Bingöl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Olgun yaptı.
Konuşmasında Bingöl Üniversitesi’nin pilot üniversite seçilmesinin Bingöl ve üniversitesi adına son derece önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Olgun, yoğun bir tempoda çalıştıklarını, en önemli hedeflerden birinin üniversitenin ihtisaslaşması projesi olduğunu söyledi.
Olgun, "Her üniversitenin kendi bölgesel kaynakları çerçevesinde ihtisaslaşmasına bir katkıdır bu. Tarım ve havza bazlı kalkınma adına seçilme projesi öncelikle üç akademik birimi ilgilendirmektedir. Bunlardan bir tanesi Veteriner Fakültesidir. Bir diğeri Ziraat Fakültesidir. Son olarak Fen Edebiyat Fakültesinin ilgili birimleridir. Üniversitemizde üretilen bilginin bölgesel kalkınmaya katkı sağlaması adına bu birimlerimiz çalışmalar yürütecekler. Tabi bunu yaparken üreticilerimizle ve ilgili birimlerle yürüteceğiz." ifadelerini kullandı.
Hayvancılık, ekonomik denge sektörüdür
İlk panelist olan Prof. Dr. M. Rıfat Vural, konuşmasına Bingöl’ün hayvancılık için çok müsait bir coğrafyaya sahip olduğunu belirterek başladı.
Bingöl’de tarım ve hayvancılığı güzel bir gelecek üzerine inşa etmek için veteriner ve ziraat fakültelerinin salonlardan çıkıp sahaya inmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Vural, "Bingöl’ün son derece müsait meraları ve otlakları var. Bu, hayvancılık adına çok önemlidir. Hayvancılık, bütün dünya için önemli bir alandır. Çünkü hayvancılık, ekonomik denge sektörüdür. Geçmişten bugüne Bingöl’de hayvancılığın ciddi oranda gerilediği görülüyor. Bingöl’de hayvancılığın neden gerilediğinin esas nedenlerini bulmanız gerekiyor. Hayvancılığın şu anki mevcut durumunu ölçmeniz gerekiyor. Ölçmezseniz yönetemezsiniz. Bingöl’ün çok güçlü bir veteriner fakültesi var. Ziraat fakültesi de hakeza. Bu fakültelerin salonlardan çıkıp sahaya inmesi gerekiyor. Akademisyeni ve öğrencileriyle sahaya inmeli. Eğitimler, sahada elinin değmesi ile olur." diye belirtti.
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayrettin Kendir ise kaba yem kaynaklarının durumu hakkında bir sunum yaptı.
Bingöl’e ekimi yapılabilecek yemlere değinen Prof. Dr. Kendir, özellikle yonca ve fiğ gibi ürünlerin değerlendirilebileceğini dile getirdi.
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mükerrem Arslan, tıbbi ve aromatik bitkilerin kullanımını derlediği sunumunda, Bingöl’ün çok farklı ve zengin bitki çeşitliğine sahip olduğunu belirtti.
Bingöl’ün özellikle endemik tür açısından da zengin bir coğrafya olduğunu söyleyen Prof. Dr. Arslan, bunun değerlendirilebileceğini vurguladı.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.