‘Bu bayramda da gözlerim yolda oğlumu bekliyorum’
İslami davadan yargılanan ve yaklaşık 5 yıldır cezaevinde bulunan Mustafa Yetiş ve Ahmet Kalan’ın aileleri bu bayramı da buruk geçireceklerini kaydetti.
İLKHA’ya yaptığı açıklamada oğlunun İslami hizmetlerinden dolayı cezaevine atıldığını söyleyen Mustafa Yetiş’in 75 yaşındaki babası Mehmet Yetiş, “Oğlum Mustafa Yetiş yaklaşık 5 senedir cezaevinde suçsuz bir şekilde kalmaktadır. 75 yaşında sağlığının büyük bir kısmını kaybetmiş halde gözlerim yolda oğlumu bekliyorum. Oğlum herhangi bir suç işlemediği halde suçsuz bir şekilde sırf yaptığı İslami hizmetlerinden dolayı cezaevine atıldı.” dedi.
“Kaybettiğim evladımı da yolunu gözlediğim evladımı da bu düzenin çarkları yutmuştu.”
Paralel yapının mağdurları olduklarını kanıtlamalarına rağmen hiçbir şey yapılmadığını söyleyen Yetiş, “Oğlumun cezaevine atılmasının temelinde yaptığı telefon konuşmalarının dinlenmesi ve bu telefon dinlemelerinden kendilerince yaptıkları yorum ve niyet okumalar var. Oğlumun mahkemesi sona erdikten sonra Ergenekon operasyonları yapıldı. Garip ama Ergenekon davasının zanlıları da telefon dinleme sonucu yargılanmıştı. Daha da garip olanı Ergenekon zanlılarına özel olacak şekilde söz konusu zanlıların telefonlarının dinlenildiği tarih esas alınarak bu tarihten sonraki dinlemelerden ötürü açılan davalar iptal edildi. Yaptığımız itirazlar, bireysel başvurular bir sonuç vermedi. Paralel yapının mağduru olduğumuzu kanıtlamamıza rağmen, herhangi bir haktan yararlanamadık. Oysa paralel yapı mağduru olan başkaları aklanıp suçsuz oldukları kanıtlanmış, mağduriyetleri giderilmişti. Nedense düzenin ve sistemin çarkları her zaman bir şekilde bizi ezmişti. Birileri için yapılan lütuf ve ikramlardan bir türlü nasibimizi almadık, alamadık.” şeklinde konuştu.
“Artık oğlumuzu yanımızda görmek istiyoruz”
Yöneticilere seslenen Yetiş, “Yüreği yanık, büyük ölçüde sağlığını kaybeden eşimle beraber, tek evladımızın gelmesini bekliyoruz, gözü yaşlı bir şekilde. Bayram geliyor oğlumuzu yanımızda görmek istiyoruz. Merhamet dilenmiyoruz hakkımız olanı istiyoruz. Cumhurbaşkanına birkaç defa ulaşmaya çalıştık. Hatta dolaylı yollardan mesaj gönderdik kendisine. Mesajımız ulaştı mı bilmiyorum ama buradan sizin aracılığınızla Cumhurbaşkanına sesleniyoruz: Gelin yönetici olarak bu vebalin altına girmeyin, gözü yaşlı bu anne ve babanın ahları sizi yakmasın. Bayramları gözü yaşlı, gönlü kırık geçirmek istemiyoruz. Şu dünyada dünyalık olarak tek umudumuz cezaevindeki oğlumuzdur. Geride mağdur edilmiş 5 tane evlat var. Bu çocukların mahzuniyetleriyle yaşamak kadar, onların mağduriyetleriyle yaşamak kadar zor bir şey yok sanırım şu dünyada. Gelin sırf kendiniz için ahlarımızı almayın.” dedi.
2012 yılında kapatılan Mustazaf-Der Kâhta Şubesi üyelerinden Ahmet Kalan’ın eşi Hüsna Kalan da, konuşmasında bir bayramı daha buruk geçireceklerini ifade etti.
Eşinin yaklaşık iki buçuk yıldır Adıyaman kapalı cezaevinde kaldığını söyleyen Hüsna Kalan, “Eşim sırf İslam’a hizmetten dolayı cezaevine atıldı. Sayın Cumhurbaşkanı dindar bir gençlik yetiştireceklerini söylemişti bir zamanlar ama, öyle görüyoruz ki dindar gençlik cezaevine konulmuş ve ortalık da sözde onur gösterisi yapan LGBTİ hayâsızlarına kalmış. Artık böyle bir ortamda nasıl dindar gençlik yetiştirilecek bilemiyorum.” İfadelerini kullandı.
“Anne ve babasının gözünden yaşlar hiç eksilmiyor”
Bir bayramı daha onsuz geçireceklerini kaydeden Kalan, “Benim gibi eşinden ve sevdiklerinden uzak, bayramı yaşayan binlerce insan var ve yıllardır bayramı buruk bir şekilde geçiriyorlar. Eşimin anne ve babası çok yaşlı ve annesinin gözlerinden yaşları hiç eksilmiyor. Adıyaman’la aramızda yarım saat olmasına rağmen kaynanam ile kayınbabam görüşüne gelemiyorlar. Bir bayramda dahi olsa evladını göremiyorlar, hak ve adalet bu mudur?” dedi.
Kalan konuşmasının sonunda “Bize bunu reva görenler yarın mahşerde bunun hesabını nasıl verecekler? Elhamdülillah biz yaptığımız hizmetlerden dolayı pişman değiliz, bilakis yarın mahşerde pişman olacak şeyleri yapanlar düşünsünler. Buradan bütün Yusufî kardeşlerimin ve onların cefakâr ailelerinin bayramlarını tebrik eder, bizler için hayırlı kapılar açmasını Yüce Rabbimden diliyorum.” Temennilerinde bulundu. (Mehmet Eren/Aydın Evren - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.