Bu Yönetmelik Anayasaya Aykırıdır
MEB'in yeni kılık kıyafet yönetmeliğinde başörtüye yasak getirilmesine tepkiler devam ediyor. Çıkarılan yönetmeliğin hem anayasaya hem de uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu söyleyen Av. Gülden Sönmez, "Öğrenci velileri bu yönetmeliğin yürütmesinin
İSTANBUL - Milli Eğitim Bakanlığı`na bağlı okullarda, kılık kıyafet yönetmeliği değişti. Değişen yeni yönetmelikle beraber tek tip kıyafet zorunluluğu kaldırılırken başörtüsünün yeni yönetmelikte yasak olması tepkiyle karışlandı. Birçok STK açıklama yaparak başörtüsü yasağının bu yönetmelikle kanunlaştırıldığını ifade ederek hükümetin bundan geri adım atması için çağrıda bulundu.
Çıkarılan yönetmeliğin hem anayasaya hem de uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu söyleyen Avukat Gülden Sönmez, "Bu yönetmeliğin iptal yolu yasal olarak açıktır. Öğrenci velileri yönetmelikte yer alan "başı açık" kısmı maddesinin yürütmesinin durdurulması için Danıştay'a dava açabilirler" dedi.
Devlet Çocuklarımızın Üzerinde Hak Sahibi Değil
Velilerin ve çocukların din özgürlüğü ve eğitim hakkının birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini vurgulayan Avukat Gülden Sönmez, "Bu ülkede yaşayan herkes nasıl inanıyorsa bununla ilgili özgürce taleplerde bulunabilir. Devlet çocukları anne-babadan çok kendine ait görüp çocuklar üzerinde hak sahibiymiş gibi davranıyor.
Bu çok büyük bir yanlış. Son çıkan kılık kıyafet yönetmeliğinde de bunu görüyoruz. İnsanlar çocuklarını kendi inançlarına göre yetiştirmek istiyorlar. Onun için veliler çocuklarını okula istedikleri şekilde inançlarına uygun bir şekilde gönderebilmelidirler" diye konuştu.
Anayasl Suç İşleniyor
Din özgürlüğü ve eğitim hakkı arasında insanların bir tercihe zorlanmasının başlı başına anayasal bir suç olduğunu dikkat çeken Sönmez, "Çocukların velisi farklı düşünse bile çocukların din özgürlüğü ve dinlerini yaşama konusunda hakları var. Bu haklar Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları sözleşmesi ile kayıt altına alınmış.
Türkiye açısından baktığımızda çıkan yönetmeliğin özellikle İmam Hatip Liseleri dışında "başı açık" denilmesi inancından dolayı başını örten çocukların inanç hakları ve özgürlüğü bakımından sorun teşkil ediyor. Bu yönetmeliğin uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu görüyoruz. Bu açıdan bütün veliler bu yönetmeliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için Danıştay'a başvurmalıdırlar" şeklinde konuştu.
Ak Parti Hayal Kırıklığı Yaşattı
Bu yönetmeliğin özellikle Ak Parti'nin başörtüsü ile ilgili sorunu çözeceğine inanan insanlar üzerinde büyük bir hayal kırıklığı yarattığının belirten Sönmez, "Çünkü her insanın inancını her ortamda yaşayabileceği şekilde garanti altı altına alınması beklenirken, çıkan bu yönetmelikle yasakçı zihniyetin devam ettiğini görüyoruz.
Öte taraftan bunun bir takım sonuçları var. İnancından dolayı başını örten ilköğretim ve lise öğrencileri için farklı problemlerle karşı karşıya kalıyor. Bu yönetmelik hemen yansımasını gösterdi. Hukuksuz bir şekilde okul idarecileri tarafından dayatmalar yapılmaya başlandı. Olması gereken şu ilkokul ve okul öncesi dahil olmak üzere çocuğun ailesi nasıl istiyorsa çocuğunu o şekilde okula gönderebilmelidir" ifadelerini kullandı.
Başörtüsü Anayasal Bir Haktır, Devlet Buna Saygı Göstermelidir
Devletin çocuğunu başörtüsüyle okula göndermek isteyen dindar insanlara saygı göstermesi gerektiğini belirten Sömez sözlerini şöyle sürdürdü: "Tek tip kıyafet uygulamasının kalkması ile ilgili farklı görüşler tezahür edebilir ama konu inanç meselesiyle bunun tartışılabilir bir tarafı yok.
Bir anne baba çocuğunu başörtülü olarak okula göndermek istiyorsa, çocuğunu o şekilde göndermek onun en doğal hakkıdır. Devlet buna saygı göstermek zorundadır. Bu anayasal bir özgürlüktür, bu uluslararası anlaşmalara dayanan bir haktır ve Türk hukukunun bunu gözetmesi gerekir"
Bu Yönetmelik Anayasaya Aykırıdır
"Bu yönetmeliğin iptal yolu yasal olarak açıktır" diyen Sönmez, "Veliler kıyafette serbestliği kabul edebilir, Ama diğer okullarda "başı açık" kısmı olan maddenin yürütmesinin durdurulması için Danıştay'a dava açabilirler. Başörtüsü anayasal bir haktır. Yasalar ve Anayasa başörtüsüyle okula gidebilirsin diyor.
Çıkarılan yönetmelik ise aksini söylüyor. Bu yönetmelik çıkmadan önce isteyen öğrenci başörtüsüyle okula gidebiliyordu. Gittiği takdirde herhangi bir uygulama söz konusu olmuyordu. Çünkü kılık kıyafetle ilgili yönetmelikte bir boşluk vardı. En çok okul idaresi öğrenciyi başka bir okula sürgün edebiliyordu. Çıkan yeni yönetmelikle artık bu disiplin suçu gibi oluyor. Bunu tek çözüm yolu Danıştay'a söz konusu yönetmeliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için dava açılmasıdır" diye konuştu.
Çocuklarımızın Başörtülü Okula Gelmesi Neden Sizi Rahatsız Ediyor
Eğitimde başı açık olan birisine nasıl hak tanınıyorsa başörtüsü takanlar içinde aynı hakların tanınması gerektiğini vurgulayan Sönmez, "Bizim şunu yapmamız lazım. Bende dindar yaşamak istiyorum diyerek çocuğumun küçük yaşta inancı gereği örtünmesini istiyorum. Öbürleri nasıl çocuklarını başı açık bir şekilde okutabiliyorsa bende çocuğumu başörtülü bir şekilde okutabilmeliyim. Herkes bizim çocuklarımıza istediği tavsiyeyi ve telkini yapıyor ama biz çocuklarımızı inancımız gereği örtünüp okumasını istediğimizde bu kabul edilmiyor" dedi. (Şükrü Gündüz - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.