Mardin'in Nusaybin ilçesinden 15 yıl önce Lübnan'a giderek, burada evlenen Azize Molla, dünyaya gelen ve Besna adını verdiği kız çocuğunu Kistik Fibrozis hastalığı nedeniyle 5 yaşında kaybetti. Molla'nın daha sonra dünyaya gelen 4 çocuğundan Eymen adını verdiği erkek çocuğuna da 6 yaşında aynı hastalıktan teşhis konuldu.

Bir çocuklarını Kistik Fibrozis hatalığından kaybeden Molla ailesi, ikinci çocuklarına da aynı hastalık teşhisi konulunca çocuklarının sağlığı için çıktıkları yolda her şeylerini kaybetmeleri üzerine İsveç'e yerleşmeye karar veren ailenin başına gelmeyen kalmadı.

Önce kendilerini İsveç'e götüreceğini vadeden şahıslar tarafından dolandırılan Molla ailesi, daha sonra halalarının yanına gittiği Irak'ta aylarca hapis yattı.

Ardından Nusaybin'e dönen aile, ilçede yaşanan olaylar yüzünden bu kez de Mardin'e göç etmek durumunda kaldı.

Mardin’e gelen ve çaresizliğini İLKHA aracılığıyla gözyaşları içerisinde yetkililere sesini duyuran Molla ailesinin yardım çağrısı, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından duyuldu.

Mardin’de yerleştikleri bodrum katının rutubetli olması nedeniyle çocuklarının hastalığının günden güne ilerlediğini fark eden Molla ailesi, geçtiğimiz günlerde İLKHA aracılığıyla yetkililere seslenmişti.

İke Haber Ajansı'nın (İLKHA) "Kızımızı kaybettik oğlumuzu da kaybetmek istemiyoruz" başlığıyla yayınladığı haberin ardından annenin feryadını duyarak harekete geçen Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, Molla ailesine kira yardımında bulundu. Yapılan yardımların ardından bodrum katından çıkarak bir apartman dairesine yerleşen Molla ailesi, hem yetkilere hem de İLKHA’ya teşekkür ederek sevincini paylaştı.

Azize Molla, “Türkiye vatandaşıyım, aslen Nusaybinliyim. 2 yıl önce de oğlum Eymen'in hastalığı nedeniyle Türkiye'ye giriş yaptık. Lübnan'da bir kızımı kaybettim. Lübnan'da sağlık hizmetleri çok pahalı olduğu için Türkiye'ye geldik. Kızımın yaşaması için neyimiz varsa hepsini harcadık, ama vefat etti, kaybettik kızımızı. Elimizde sadece 20 bin dolar kaldı. Eşimle beraber düşündük ve İsveç'e gitmeye karar verdik. İsveç'e götürecek şahsılar, bizi dolandırdı, 20 bin doları kaptırdık. Daha sonra Irak'a geçtik, Irak'ta halam vardı, onu ziyarete gitmiştik. Ama orada ‘Siz Suriye vatandaşısınız, pasaportunuz sahte’ diyerek 6-7 ay hapis kaldık. Mahkemeden sonra Nusaybin'e geldik, Nusaybin'de durumlar kötüleşince Mardin merkeze geldik. Mardin’de bir bodrum katında oturuyorduk, rutubetten dolayı çocuğun hastalığı ilerliyordu. Siz gelip haber yaptıktan sonra Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nden kira yardımında bulunacaklarını söylediler. Biz de hemen evi taşıdık. Yeni evde çocuğumuz artık bir iyileşmeye doğru gidiyor. Eskisi gibi fazla öksürmüyor artık. Allah hepinizden arazı olsun. Çok mutluyuz, Eymen de artık çok mutludur. Çok zor günler yaşadık, Allah kimseyi o duruma düşürmesin, çok zor. Ben kendimi çocuklarıma adadım, şu an onlar mutlu, ben de mutluyum.” dedi. (M. Salih Keskin – İLKHA)