Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına alan Yeni tip Coronavirus (Covid-19) hastalığı gündemdeki yerini koruyor.

Bilim adamları tarafından yapılan açıklamlarda, Covid-19 hastalığını geçirenlerin yeniden bu hastalığa yakalanma riskinin bulunması hastalığı atlatanlarda tedirginlik oluşturuyor.

Coronavirus ile ilgili gelinen aşamayı İLKHA'ya değerlendiren Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Genel Dahiliye Bölümü Öğretim Üyesi İdris Kırhan, Coronavirus hastalığını geçirenlerin "bir daha bu hastalığa" yakalanmam gibi bir yanılgıya düşmemesi gerektiğini ifade etti.

Bazı insanların Covid-19'u hafif şekilde atlattığını belirten Kırhan, bu hastaların virüse tam olarak yanıt  vermemesinden dolayı yeniden Coronavirus'e yakalanma riskinin  olduğunu söyledi.

"Coronavirus'u hafif geçirenlerde virüse yanıt tam oluşamayabiliyor"

Coronavirus'e tekrardan yakalanabileceğini belirten Kırhan, "Coronavirus'e yakalandıktan sonra özellikle hafif geçirenlerde virüse yanıt tam oluşamayabiliyor. Tam oluşamadığından dolayı ikinci defa geçirme olasılığı artıyor, böyle vakalar var. Özellikle Güney Kore'de 200'e yakın vaka tanımlanmış. Türkiye'de de vakalarımız bu şekilde var. Yeterli antikor düzeyinin  3 ile 4'üncü ayda azaldığı ve azaldıktan sonra  yeterince antikor olmadığı için tekrarlanma riski olabilir." şeklinde konuştu.

"Yaş ilerledikçe hastalığın daha ağır seyretme olasılığı artıyor"

Bazı hastaların Coronavirus'ü hafif, bazılarının da ağır geçirdiğine vurgu yapan Kırhan, "Hastalığı hafif ve ağır geçirmede en önemli etken  yaştır. Yaş ilerledikçe hastalığın daha ağır seyretme olasılığı artıyor. Özellikle 60-65 yaş üstü vakalar daha ağır hatta ölüme bile sebebiyet verebiliyor. İkinci etken ise vücuda alınan virüs yüküdür. Ne kadar virüse temas olursa o kadar ağır geçer. Diğer bir etken de bağışıklık sistemidir. Bağışıklık sistemimizi güçlendirmek lazım. Bağışıklık sistemi zayıf olan insanlarda bu hastalık daha ağır seyrediyor. Hipertansiyon, diyabet ve kalp yetmezliği gibi ek hastalıkları olan hastalar da bu hastalık ağır seyrediyor.  Bir başka etken de genetik ve immünolojik yapımızdır. Özellikle yapılan çalışmalarda immünolojik defekti olan hastalarda daha ağır seyrettiği ortaya konulmuştur." ifadelerini kullandı.

"Eski normale dönmeyelim"

Kırhan, "Bu hastalığı yenen vatandaşlarımız kesinlikle 'Ben bu hastalığı yendim, bana bir şey olmaz' diye düşünmesinler. Yine maske, mesafe, hijyene, düzenli beslenme ve uykuya dikkat etsinler. Hastalarımız;  Stresten kaçınsınlar, temiz havada bol bol yürüyüş yapsınlar.  Onlardan ricamız yeni normale alışşınlar, eski normale dönmesinler." diye konuştu.

"Kış aylarında en çok korktuğumuz şey: viral enfeksiyonlardır"

Havaların soğumasıyla birlikte gribal enfeksiyonların artacağını ve bu enfeksiyonların Coronavirus belirtileri ile karıştırılabileceğine dikkat çeken Kırhan, "Kış aylarında en çok korktuğumuz şey, özellikle 'viral enfeksiyonlar' gibi yaygın enfeksiyonlardır.  Bu enfeksiyonlar beraber görüldüğü zaman hastalık daha ağır seyredebilir, böyle bir korkumuz var. Belirtileri birbirine karışatırabilir. Hastalar 'Ben grip oldum' diye Covid-19 hastalığını önemsemeyebilirler.  Bunun için muhakkak o dönemde yüksek ateş, nefes darlığı ve özellikle koku ve tat kaybı gibi  belirtiler Covid-19 hastalığı için spesifiktir, bunlara dikkat etmek gerekiyor." şeklinde konuştu.

"Bağışıklık sistemini güçlendirmenin en temel yolu düzenli ve dengeli beslenmektir"

Bağışıklık sisteminin önemine değinen Kırhan, "Bağışıklık sistemimiz, vücutta enfeksiyona karşı bir duvardır. Bağışıklık sistemini ne kadar güçlü yaparsak virüs, bakteri gibi dışarıdan gelen etmenlerle o kadar güçlü bir şekilde mücadele ederiz.  Bağışıklık sistemini güçlendirmenin en temel yolu düzenli ve dengeli beslenmektir. Bunun için mevsimlik meyve ve sebzeleri  bol tüketmemiz gerekir. Bol sıvı almamız lazımdır. Balık mevsimindeyiz, haftada en az iki defa balık tüketmemiz gerekiyor. Yine düzenli uyku, stresten kaçınmak bağışıklık sistemini güçlendirmenin en önemli etkenlerinden birisidir.  Mümkün olduğu kadar bol bol yürüyüş yapmalıyız,  temiz hava solumalıyız ve kalabalık ortamlara girmemeye çalışmalıyız." dedi.